Numan Kurtulmuş: Çözüm sürecinde kararlıyız

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, A Haber Ankara temsilcisi Murat Akgün'ün sorularını yanıtladı. Çözüm sürecinin yüzde 70'inin tamamlandığını söyleyen Kurtulmuş, "Bu noktadan geri dönmek mümkün değil" diye konuştu. Kamu düzeninin mutlaka sağlanacağını vurgulayan Kurtulmuş HDP'ye seslendi. "Bir eliniz molotofta bir eliniz barış masasında olmaz" dedi.

Önümüzde oldukça zor bir süreç kaldı. Eş zamanlı olarak yürütmek durumunda olduğumuz dört tane gerçek var. Kobani ve Suriye’deki gelişmeler dolayısıyla savaş Türkiye’nin artık çok yakınına gelmiştir. Biz bir taraftan Türkiye’nin bu savaşa girmesini, bu savaş süreçlerinin içerisine girmesini önleyecek adımları atmak durumundayız, birincisi bu. İkincisi, aynı şekilde Türkiye’nin kararlılıkla çözüm sürecinde yoluna devam etmesi lazım. Buradan geri adım atmaması lazım. Üçüncüsü, bunu yaparken de Türkiye’de kamu düzenini sağlamak ve halkın, toplumun güvenliğini temin etmek durumundayız. Dördüncüsü de, bunu yaparken toplumun güvenliğini sağlarken de demokratik kazanımlarımızı geri bırakmadan, geriye gidişi olmadan demokrasimizi daha ileriye götürecek adımlar atmamız lazım. Baştan biz bu sürece başlarken bunun ne kadar önemli bir sorun olduğunu, çözümün ne kadar zor ve karmaşık olduğunu biliyorduk.

BARUT KOKUSU ALTINDA MÜZAKERE OLMAZ

Barutların kokusu altında, silahların sesleri altında, molotof kokteylerin çıkardığı yangınlar içerisinde hangi konuyu, nasıl müzakere edersiniz? Bu süreci geri döndürmek isteyenler var, durdurmak isteyenler var ama hem siyasi irade bakımından hem de geneliyle, bütünüyle baktığımız zaman ben şuna benzetiyorum; çok azgın sulara akan bir nehirde karşıdan karşıya geçiyorsunuz ve yüzerek neredeyse yolun yarısından büyük bir çoğunu, %70’ini %80’ini bitirmişsiniz. Şimdi geriye dönüşün maliyeti karşıya geçmenin maliyetinden çok daha fazla. Dolayısıyla Türkiye nasıl provoke edilirse edilsin, bu süreçten vazgeçmek durumunda değildir.

HDP’NİN PROVOKASYONDAN KAÇINMASI LAZIM
Bir eliniz tetikte, bir eliniz molotof kokteylde, öteki eliniz barış masasında olmaz. Gerçekten samimiysek, bu memlekette bir tek bu ülkenin insanının dahi ölmesini istemiyorsak herkes dilini kontrol etmek durumunda. Bu anlamda özellikle HDP’nin ciddi bir şekilde sokakları provoke edecek söylemlerden kaçınması zorunludur diye düşünüyorum.