04.03.2014 - 08:37 | Son Güncellenme:
Vatan gazetesinin haberine göre 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrası gündeme gelen dinleme skandallarına her gün bir yenisi ekleniyor. En son ‘Selam ve Tevhid-i Kudüs Örgütü’ soruşturması kapsamında 7 bin kişinin dinlendiği iddiası gündeme bomba gibi düştü. İddiaya göre aralarında siyasetçi, bürokrat, işadamı, gazeteci ve STK temsilcilerinin bulunduğu 7 bin kişi üç yıl boyunca dinlendi. Dinleme listesinde yer alan isimlerden birinin de CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın 25 yaşındaki kuzeni Onur Nazlıaka’nın da olduğu ortaya çıktı.
Koyu ‘Gençler’ taraftarı
Ankara’da ikamet eden ve 2013 KPSS birincisi olan Onur Nazlıaka, ‘yasa dışı’ olarak tanımladığı dinlemesiyle ilgili birkaç gün içinde şikayette bulunacağını söyledi. Hiçbir siyasi partiyle yakınlığı olmadığını belirten Nazlıaka şunları anlattı: “Koyu Gençlerbirliği taraftarıyım. CHP’li vekil Aylin Nazlıaka ile kuzeniz. Ankara’da ikamet ediyor olmama rağmen Nazlı Hanım’la en son 2011 yılında bayramlaşma merasiminde görüştük. Kendisi yoğunluktan olsa gerek nişanıma bile gelemedi. Ancak ne CHP, ne AKP, ne MHP’ye yakınlığım veya üyeliğim yok. Siyasi anlamda aktif biri değilim. Henüz 25 yaşındayım. Bu yaşımda dinlenmemi gerektirecek ne yaptığımı düşünüyorum ama anlamış değilim. Siyasetle alakam yok. Dinleme listesinde adımın olduğunu arkadaşlarımdan öğrendim. ‘Seni de dinlemişler’ diye mesaj attılar. Önce şaka olduğunu düşündüm. Listede adım ve telefon numaramı görünce şaşırdım.”
Geyik muhabbeti
Dinleme listesinde adı bulunan gazetecilerden biriyle 2 dakikalık bir görüşmesi olduğunu belirten Onur Nazlıaka, şöyle devam etti: “Bunun dışında yıllar önce bir arkadaşımın babası Ergenekon soruşturmasından tutukluydu. Sıkı dostum olan bu kişiyle telefonda konuşuyoruz. Ciddi olarak görüştüğüm bir dostum. Ancak siyasi içerikli bir sohbetimiz olmadı. Havadan, sudan konuşuruz. Tabir-i caizse geyik muhabbeti yaparız.”
Dinlendiğini öğrendikten sonra telefon numarasını değiştirmediğini belirten Nazlıaka, şunları anlattı: “Çekincem yok. Dinlemek isteyen dinlesin. Telefon görüşme ve konuşma değişiklik yapmam. Samimi arkadaşlarımla esprili, yeri geldiğinde de argo da konuşuruz. Hakimlik sınavını kazandım. Mayıs ayında mülakat olacak. Sokak olaylarında yer almıyorum. Dinlenildiğimi öğrendiğimde narkoz etkisi yaşamıştım. Şuan etkisini yitirdi. Listede tanımadığım binlerce isim var. ‘Neden ben’ diye çok düşündüm. Türkiye gibi bir ülkede ne kadar yanlış olursa olsun dinlenilmeye alışıyor insan.”
Şikayetçi olacak
Onur Nazlıaka askerliğini yedek subay olarak yapmış: “Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Avukatlık stajımı yeni tamamladım. Geçen yıl ki KPSS sınavında puan türünde 90 bin kişi arasında birinci oldum. Dinleme kararıyla ilgili herhangi bir evrak ve tebligat yapılmadı. Birkaç gün içinde konuyla ilgili dilekçe yazıp savcılığa şikayette bulunacağım. Muhtemelen takipsizlikle sonuçlanacaktır!”
‘Türkiye telekulak ülkesi haline geldi’
CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, kuzeni Onur Nazlıaka’nın telefonunun dinlenmesini şöyle değerlendirdi: “Türkiye telekulak ülkesi haline getirilmiştir. Hiçbir şekilde yaş, cinsiyet ayırt edilmeden herkes dinlemeye alınmıştır. Kuzenim yeni mezun olmuş siyasetten uzak duran genç bir insan. Hangi gerekçesiyle dinlendiğini anlamış değilim. Dinlemeler konusunda önerge hazırladık. Meclis’e sunacağız. İktidarın, dinlenmeleri kendisine dokunduğu anda gündeme getirmesini kınıyorum.”