22.03.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
MERİÇ TAFOLAR | SAMSUN
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 16 Nisan referandumuyla seçilecek başkana TBMM’yi feshetme yetkisi verileceğine dikkati çekti. Kılıçdaroğlu, referandumdan ‘hayır’ çıkması durumundan parlamenter sistemin aksaklıklarını gidermek için siyasi partilerle görüşecekleri sinyalini verdi. CHP lideri Kılıçdaroğlu, 16 Nisan referandumu kapsamında dün Samsun Anemon Otel’de muhtarlar ve bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle buluştu. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
HİZMETTE YARIŞALIM: Bir siyasi partinin genel başkanı olarak değil, sizler gibi ülkesini, bayrağını, milletini seven bir vatandaş olarak konuşacağım. 16’sında sandığa gittiğimizde bir seçim yapmıyoruz, bir siyasi partiyi seçmiyoruz, bir referandum yapacağız. Siyasetin görevi halka hizmet etmekse, halka hizmette yarışalım niye kavgada yarışıyoruz.
DİLİNE HAKİM OLMALI: Anayasalar bir toplumu bölmemeli, ayrıştırmamalı, birleştirmeli, kaynaştırmalı. Devleti yönetenler diline hakim olmak zorundadırlar. 1915’te yedi düvel Çanakkale’yi geçmek istedi, geçemedi. 3 yıl sonrasına geçiyorum, bir kişi kalktı, bir imza attı. Çanakkale Boğazı’ndan bizim o savaştığımız gemiler ve devletler geldi Marmara’da demirlendi. Bir kişiye verilen yetki, Çanakkale’nin geçilmesine yol açtı.
TBMM’Yİ FESİH YETKİSİ: Şimdi anayasa değişikliği yapıyoruz, bir kişiyi olağanüstü yetkilerle donatıyoruz. Bir kişiye TBMM’yi fesih yetkisi veriyoruz. Vatandaşlarımız milletvekillerini seçiyor, milli irade TBMM’de tecelli ediyor. 80 milyon vatandaşı temsil eden TBMM’yi bir kişi hangi gerekçeyle feshedecek. Bir kişi milli iradeyi feshetme yetkisine sahipse bu milli iradenin değeri var mıdır? Bir kişi 80 milyondan büyük müdür? 80 milyonun aklı yok mudur?
BAŞKANIN TAKDİRİ: Mesela kaç bakanlık olacak? Takdir başkana ait. Kaç başkan yardımcısı olacak, belli değil. Parlamenter demokratik sistemden otoriter tek adam rejimine geçiyoruz. Meclis’le başkan arasındaki bütün köprüler atılıyor.
BAŞIMIN ÜSTÜNDE YERİ VAR: Niye Anayasa Mahkemesi’ne gitmediniz dediler. Milletin kaderini mahkemeye bırakamayız, terkedemeyiz. Evet’ diyenin de ‘hayır’ diyenin de başımın üstünde yeri var.ü
‘Rejim tercihi’
TUZAK KURULUYOR: Bu bir rejim tercihidir. Milletvekili yaşı 18’e inecek. Gençlere tuzak kuruluyor, evet oyu versinler diye. Fakir fukaranın garip gurebanın çocukları El Bab’a, Suriye’ye gidecek, PKK ile mücadeleye gidecek.
‘Bu Meclis’ten alıp veremediğiniz ne?’
Bir darbe girişimi yaşadık, bütün siyasi partiler karşı çıktı, TBMM sabaha kadar bombalar altında görev yaptı. Bu Meclis’ten alıp veremediğiniz nedir? Niye yetkilerini alıyorsunuz? Bu değişiklik geçerse, bir kişiyi ikna ettiğinizde, kandırdığınızda en geç 24 saat içinde Türkiye Cumhuriyeti devletini elde edersiniz. Aklıma şu soru geliyor. Büyük Ortadoğu Projesi neydi? Eş başkanı kimdi? BOP uygulamaya konduktan sonra Suriye, Irak parçalandı.
‘Hayır’ın en güçlü mesajı’
‘Hayır’ın en güçlü mesajı şu olur: Demokrasiyi, demokratik parlamenter sistemi istiyoruz, bu sistemin aksaklıkları var, oturun aksaklıkları giderin. Oturacağız, aksaklıkların tamamının giderilmesini isteyeceğiz. Anlattıklarım bazı çevreler tarafından ‘Kılıçdaroğlu doğruları söylemiyor’ diye söyleniyor. Arzu ettiğiniz televizyon kanalında oturalım, konuşalım. Hiçbirisi gelmiyor çünkü onlar da biliyor ki ben doğrulardan, adaletten, hukuktan yanayım.
‘Biz mi mağduruz onlar mı mağdur?’
‘Terörü bitireceğiz’. 15 yıldır iktidardasın, ne istediniz de çıkmadı, hangi kararı almak istediniz de alamadınız. Size kim engel oldu? Söyleyin hangi kanunu çıkaramadınız, hangi kararı alamadınız? Devletin forsunu, arabalarını, uçaklarını, televizyonlarını kullanıyorlar ve mağduruz diyorlar. Ya biz? Devletin parasını, uçaklarını kullanamıyoruz. Televizyonlar çıkarmıyor. Yazı yazdık, ‘bizi niye çıkarmıyorsunuz’. Biz mi mağduruz, onlar mı? Ne yaparlarsa yapsınlar, ‘hayır’ çıkacak.