'Kürtaja karşı olmak kadın düşmanlığıdır'

Aritman, ANKA’ya yaptığı açıklamada, “Esas kürtajı yasaklamak cinayettir. Kürtajı yasaklamak toplu kadın katliamıdır. Bu kadın cinayetlerine, ana cinayetlerine neden olacaktır. Çünkü kürtajı yasaklasanız da, daha önce yasak olduğu dönemlerde olduğu gibi kadınlar gerek geleneksel yöntemlerle gerekse illegal ortamlarda istemedikleri gebelikleri sonlandırmaya çalışacaklardır ve bu onların hayatına mal olacaktır. Kürtaja yasal bir hudut tanınması Türkiye’deki ana ölüm oranlarını düşürmüştür” dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Görmez’in “Anne karnındaki ceninin de yaşam hakkı vardır”, “Kadınlar, ‘beden benimdir’ deyip gebeliği sonlandıramaz" şeklindeki açıklamalarının son derece yanlış olduğunu ifade eden Aritman, “Bunlar bilgisizlik görüşüdür. İnsanı, kadını yok farz eden görüşlerdir” dedi. “Ceninin yaşam hakkından bahsediliyor da, niçin annenin yaşam hakkından bahsedilmiyor” diye soran Aritman şöyle devam etti:

“Her gebelikte, her doğumda kadın hayatını ortaya koyuyor. Bugün gelinen tıp teknolojisinde bile gebelik ve doğumda hala öngörülemeyen ana ölümleri var. Kadınların istemediği, bir anlamda kendilerine dayatılan bir çocuk için hayatlarını ortaya koyması beklenemez ve bunda erkeklerin söz hakkı asla olamaz. Kadın hayatı için erkekler karar veremez. Üstelik tıbba göre, iki hayattan biri tercih edilmek zorunda kalındığında daima anne hayatı tercih edilir. Dolayısıyla kürtaja karşı olmak kadın düşmanlığıdır, kadın katlini, kadınların ölmesini istemektir. Kadın cinayetlerine neden olmaktır, ayrıca yobazlıktır, mürteciliktir. O yüzden kimse din kisvesi altında kadınların yaşam hakkı elinden almasın. Kürtajı yasaklayıp kadın cinayetlerine, ana ölümlerine kimse neden olmasın. Yoksa kadınların hem bu dünyada, hem ahirette iki elleri yakalarında olacak.”