Kimyasal hadıma eleştiri yağmuru

Adalet Bakan Yardımcısı Bilal Uçar, çocuğa yönelik cinsel istismar suçlarında, “sayısal olarak artış değil, azalma olduğunu” belirtti.

Çocuklara yönelik cinsel istismar cezalarını ağırlaştıran tasarının TBMM’deki ilk görüşmesi, Kadın ve Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nda (KEFEK) yapıldı. Komisyonda tasarıyı anlatan Adalet Bakan Yardımcısı Bilal Uçar, özetle şunları kaydetti:

‘Sayısal artış yok’

“Özellikle 2014’te sağlanan ceza artışları, caydırıcı etki ve sonuç doğurdu. Bu etki yıllar içinde açılan kamu davası sayılarında açıkça izlenebilmektedir. Yanlış bir inanışı düzeltmek isterim; çocuğa karşı cinsel istismar fiilleri artmıyor aksine azalıyor. Çocuğu nitelikli cinsel istismar suçundan 2010 ile 2014 arasında açılan dava sayısı yıllık ortalama 8 bin bandındayken, bu rakam 2014’ten itibaren azalmaktadır. Kamu davası açılan suç sayıları 2014’te 7 bin 73, 2015’te 6 bin 598, 2016’da 5 bin 252, 2017’te ise 5 bin 114 olmuştur. Bu rakamlar 2013’te 8 bin 84, 2010’da 7 bin 229 idi. Basit cinsel istismar suçunda 2014’ten sonra belirginleşen azalma görüyoruz. Bu sevindirici bir gelişmedir. İstatistikler cinsel istismar suçlarında dramatik sayısal artış olmadığını, azalma eğilimini ortaya koyuyor. Buna rağmen, bu suçlarda artış olduğu yönündeki toplumsal algı, esasen sorunun daha fazla görünür hale gelmesiyle alakalı. Toplumsal hassasiyet ve talepler, çocuğun cinsel istismarıyla ilgili mücadelede bizi bir kez daha mevcut hukuki imkanları gözden geçirerek gerekli adımları atmaya sevk etti.”

Testesteron indirilecek

Faillere yalnızca hapis cezası verilmesinin, toplumun ve çocukların korunmasıyla failin ıslahı için yeterli görülmediğini kaydeden Uçar, şunları söyledi: “Failin aynı zamanda ıslah amacını kolaylaştıracak bazı tedbir ve yükümlülüklere tabi tutulması gerekmektedir. Bu çerçevede, tasarıyla bazı suçlardan mahkum olanlara uygulanacak koşullu salıverme süreleri uzatılmakta ve maddede düzenlenen tedbir ve yükümlülükler yeniden tanımlanarak ilave tedbir ve yükümlülükler getirilmektedir. Bu tedbirlerden biri olan kimyasal kastrasyon, erkeklere ilaçlar verilerek erkeklik hormonunun azaltılması, cinsel isteğin bastırılması işlemidir. Bu yöntemin amacı, testesteron seviyesinin ergenlik öncesi seviyeye indirgenmesi, böylece suçlunun cinsel dürtülerinin azaltılması, cinsel anlamda sapkın düşünce ve davranışlarının bastırılmasına yardımcı olmaktadır. Cinsel isteğin baskılanması yani kimyasal kastrasyon tedbirine ceza infaz kurumundan çıkmadan 3 önce başlayacak ve tahliyesinden itibaren 5 yıl süreyle devam edilebilecektir. Cinsel isteğin baskılanmasına yönelik tedbir, infaz hâkimi tarafından her yıl değerlendirilecek.”

Her ile ÇİM kurulacak

Çocuk izlem merkezlerinin (ÇİM) sayısının artırılacağını kaydeden Uçar, “Sağlık Bakanlığı’nca her ilde ve büyük ilçelerde 1 Temmuz 2019’a kadar bu merkezlerin kurulması planlanmaktadır” ifadesini kullandı.

Çarşamba görüşülecek

Komisyonda tali komisyon olarak görüştüğü cinsel istismar suçlarına ilişkin düzenlemeleri içeren Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nı benimsedi.

Tasarı bugün Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda yine tali olarak görüşüldükten sonra çarşamba esas komisyon olan Adalet Komisyonu’nda ele alınacak.

‘Çocuk Bakanlığı kuralım’

HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, “Önleyici, koruyucu tedbirler alınması lazım. Cinsel istismar şiddet türüdür, hastalık değildir, suçtur. Kimyasal kastrasyonla kişinin onayı olmaksızın bunu yapmak başarılı bir çözüm değil” dedi.
CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan ise kimyasal hadım uygulamasını eleştirirken, özetle şöyle dedi: “Mesele cinsel organın sönük durup durmamasında değil, mesele aklın, vicdanın ne kadar net olduğu konusunda. Neden idam etmiyoruz, infaz hukuku açısından söylüyorum. Bir katilin bile savunmaya ihtiyacı yok mu? Cezasını infaz etmekte olan insan bırakılma umudu görmüyorsa o insan kendini onarmaz. Bir yandan hadım ediyoruz bir yandan diyoruz ki, ‘40-50 yıl sen cezaevinde kalacaksın’. Daha çok ceza diyebileceğimi düşünebilirsiniz. Hayır, daha çok önlem, koruma; parlamento bunu yapmalı. Çocuk Bakanlığı kuralım.”

İdam tartışması

Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Reyhanlıoğlu’nun, CHP ve HDP milletvekillerine yönelik, “CHP ve HDP’liler, faile sahip çıkarak konuşuyorlar” sözleri, AK Parti ile muhalefet milletvekilleri arasında tartışmaya neden oldu. Reyhanlıoğlu, “Toplumda insanların ciğeri yanıyor. Cinsel suçlara karşı tedbirler almak ve ağır cezalar vermek durumundayız. Cinsel suçları işleyenlere kimyasal kastrasyon uygulanmalı. Vatandaşlar bizi arıyor, ‘idam isteriz’ diyorlar. Bana kalırsa, ben idam da derim” ifadesini kullandı.