17.08.2022 - 20:00 | Son Güncellenme:
Semih ŞAHİN-Nevruz İLİMDAROĞLU/YALOVA (DHA)
Kılıçdaroğlu, uzun bir süre açılan pankartı farketmeden konuşmasına devam etti. Açılan pankartın, görevinden azledilen eski Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman'ın devam eden zimmet davasıyla ilgili olduğu öğrenilirken, kalabalık pankartı açanları protesto etti. Pankartı fark ettikten sonra da konuşmasına devam eden CHP lideri, "Bay Kemal, her kuruşun hesabını verir. Hiç kimse unutmasın, geliyor gelmekte olan. Bu ülkede adalet, demokrasi istiyor musunuz? O zaman bize katılacaksınız. Bu ülkede hükümetin topladığı vergilerin hesabının millete verilmesini istiyor musunuz? Bize katılacaksınız. Bu ülkede hak, hukuk, adalet istiyor musunuz? Bize katılacaksınız. Beraber yürüyeceğiz. Demokrasinin, özgürlüğün, hakkın, hukukun, adaletin ayak sesleri geliyor. Birileri korkuyor. Birileri panik içinde. Hiç ama hiç sizi onlar üzmesin. Allah'ın izniyle, hep birlikte, hep beraber mücadele edeceğiz. Haramilerin saltanatını yıkacağız. Bu ülkeye haramiler değil, demokratlar lazım. Bu ülkeyi soyanlar değil, alın terini katık olarak koyan siyasetçiler lazım" dedi.
'DEMOKRASİYİ GETİRMEK İSTİYORUZ'
Türkiye'nin zor bir süreçten geçtiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Olay, bir parti olayı olmayı çoktan aşmış vaziyette. Olay bir Türkiye olayıdır. Beraberliğimiz, birlikteliğimiz, kucaklaşmamız, helalleşmemiz gerekiyor. Pırıl pırıl evlatlarımız, geleceklerini yurt dışında arıyorlarsa her birimizin sorumluluğu var demektir. Her birimiz evlatlarımıza karşı sorumluyuz. Ülkemize karşı sorumluyuz. Birlikte hareket etmek zorundayız. Bu ülkeye demokrasiyi getirmek, bu ülkeye düşünce özgürlüğünü getirmek, bu ülkede işsizliği bitirmek, bu ülkede çalışanın, üretenin kazanabileceği, bir atmosferi yaratmak, hepimizin görevidir. Biz 6 partinin genel başkanı olarak bir araya geliyoruz, uzlaşıyoruz, helalleşiyoruz. Demokrasiyi getirmek istiyoruz. Her evde huzurun, her evde bereketin olmasını istiyoruz. İstiyoruz ki esnaf, taksici, şoför, sanayici, çiftçi, herkes kazansın ama bugün Türkiye'de saydığım, alın teri dökenlerin tamamı kaybediyor" ifadelerini kullandı.
'60 MİLYAR LİRAYI BİZ ÖDEYECEĞİZ'
Kur korumalı mevduat hesabı yatırımlarıyla ilgili eleştirilerde bulunan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Bir avuç kişi, tefecilere, bir avuç tefeciye hep beraber, 85 milyon kişi adeta çalışıyoruz. Bugün kur korumalı mevduata 6 ayda ödediğimiz para 60 milyar 600 milyon Türk lirası. Bir daha ifade edeyim. Bir avuç kişiye kur korumalı mevduat dolayısıyla ödediğimiz faiz 60 milyar liranın üzerinde. 60 milyar lirayı kazananlar hiç vergi ödemeyecekler. Alın teri dökmeyecekler. Bir yerde çalışmayacaklar. Bir riske girmeyecekler. Söylediğim 60 milyar lirayı biz ödeyeceğiz. Bu ülkenin esnafı ödeyecek. Bu ülkenin çiftçisi ödeyecek. Ama benim size sözüm söz. Bu ülkenin çiftçisi kazanacak, esnafı kazanacak. Sözüm söz, unutmayın. Bay Kemal'in sözü söz."
'SANTRAL BİZE AİT DEĞİL'
Akkuyu Nükleer Santral'in yapımıyla ilgili de değerlendirmede bulunan Kılıçdaroğlu, "Akkuyu'da nükleer santral yapılıyor. Yeri bize ait. Ama santral bize ait değil. Limanlar, vergiler bize ait ama biz kullanamıyoruz. Dünyanın en pahalı elektriğini alacağız. 7 milyar dolar ödemeleri gereken vergiyi, 7 milyar doları dahi ödemeyecekler. Onları stratejik bölge ilan ettiler. Şimdi soruyorum. Akkuyu Nükleer Santrali'nin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ne faydası var. Alıcısı biziz, alın teri döken biziz, kazanan onlar oluyor. Bu ülkede kim çalışıyorsa, kim üretiyorsa, onların kazanması lazım. Onların kaybettiği, sadece tefecilerin kazandığı düzeni, hep beraber değiştireceğiz. Bu düzeni değiştireceğiz. En büyük güvencem sizlersiniz. Birlikte mücadele edeceğiz" ifadelerini kullandı.