Kılıçdaroğlu: Bölünmeyeceğiz kavga etmeyeceğiz

CHP lideri Kılıçdaroğlu, İstanbul'dan özel uçakla Kastamonu Havalimanı'na geldi. Partililer tarafından karşılanan Kılıçdaroğlu, seçim otobüsü ile miting alanına giderken halkı selamladı. Kuzeykent Pazaryeri'ndeki mitingde yaklaşık 5 bin kişiye hitap eden Kılıçdaroğlu, "Ülkemizi seviyoruz. İnsanımızı seviyoruz. İster başı açık olsun, ister başı kapalı olsun bütün kadınların benim başımın üstünde yeri var. Kimliği ne olursa olsun, inancı ne olursa olsun Türkiye'deki bütün yurttaşlarımı kucaklıyorum, herkesin benim başmın üstünde yeri var. Hiçbir yurttaşımı ötekileştirmeyeceğim. Herkesi kucaklayacağız. Yurtta barış dünyada barış diyeceğiz. Hedefimiz güzel bir ülkede kardeşçe yaşamak. O başçalan bizi bölmek, ayrıştırmak istiyor. Bölünmeyceğiz, kavga etmeyeceğiz, beraber güzel bir Türkiye'yi yeniden inşa edeceğiz" dedi.
BERKİNLER ÖLMESİN

Her evde tencere kaynasın, her evde barış, huzur olsun, herkes iş güç sahibi olsun istediklerini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:"Bu ülkeyi güzel yaşanabilir bir ülke yapalım. Bu ülkede Berkinler ölmesin. Bu ülkede Ayaz bebek ölmesin. Bu ülkede çocuklar ölmesin. Bu ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmesin. Anneler çocuklarını iki yanaklarından öperek okula göndersin. İktidarı eleştiriyorum diye Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy veren vatandaşlarımız üzülmesin. Ben onları eleştirmiyorum. Çünkü onlar yolsuzluğu, yoksulluğu, yasakları önleyeceğiz dediler. Vatandaş da iyi niyetle oyunu kullandı. Şimdi o vatandaşlarımın vicdanına sesleniyorum. Yolsuzluğu, yoksulluğu, yasakları önlediler mi? Size yalan söyleyenlere artık oy vermeyin. Tek isteğim bu. Artık bu ülkede gerçek anlamda halka doğruları söyleyen, halk için çalışan, cebini dolduran değil vatandaşın cebini düşünen siyasetçilere oy verin."
YEREL YÖNETİMLER BİZİM İŞİMİZ

Meydandaki, 'Hırsız var' yazılı dövize dikkat çeken Kılıçdaroğlu, "Evet biliyorum. Onun kim olduğunu herkes biliyor. 'CHP yerel yönetimlerde ne yaptı?' diyorlardı. Ben söyleyeyim. Türkiye'ye ilk metroyu getiren parti CHP'dir. Kentsel dönüşümü yerinde yapan, oradaki yurttaşları varoşlara sürmeyen, kentin rantını hak sahibine veren parti CHP'dir. İlk tercihli yol sistemini getiren, ilk tanzimli satış mağazalarını getiren, ilk halk ekmek fabrikalarını kuran, ilk kez çocuklarımıza ilköğretimde bedava süt dağıtan parti CHP'dir. İlk kez suyu vatandaşa bedava verdiği için yargılanan hapse atılan belediye başkanı CHP'lidir. Yerel yönetimler bizim işimizdir" diye konuştu.

SİYASETİ AHLAK ÜZERİNE İNŞA EDECEĞİZ

Türkiye'nin iyi bir süreçten geçmediğini, halkın soyulduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:"Soyan kişiyi biliyorsunuz. Geçen bunun bir mitingine gitmiş vatandaş. Bakmış cüzdan gitmiş. 'Hırsız var' diyemiyor, dese dayak yiyecek. Böyle bir tablo olabilir mi? CHP iktidarında ilk 4 ay içinde çıkaracağımız kanunun adı siyasi ahlak kanunu olacak. Ahlak çok önemli bir kavramdır. Bütün dinlerin ortak alanı ahlaktır. Güzel ahlaklı olan herkesin başımızın üstünde yeri vardır. Utanma duygusu sadece insana özgüdür. Ahlak adaletle birlikte anılır. Adalet kutup yıldızı gibidir. Adalet bu kadar önemli bir kavramdır. Siyaseti ahlak üzerine inşa etmediğiniz zaman başka gerçek ortaya çıkar. Siyasetçinin zenginleştiği ortamda halk fakirleşir. Türkiye de bunu yaşıyor. 'Ben yırtık ayakkabıyla siyasete girdim' diyordu. Sen yırtık ayakkabıyla girdiysen siyasete, nasıl oldu da kısa sürede dünyanın en zengin başbakanlarından birisi oldun. Bunu sormayacak mıyız."

KUL HAKKI YEMEK GÜNAH DEĞİL Mİ

Başbakan Erdoğan ile oğlu arasında geçtiği iddia edilen ses kaydını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "17 Aralık sabahının 08.00'inde telefon ediyor. 'Şu şu bakanların evlerinde arama yapılıyor' diyor. Şimdi çıkmış, 'Bunlar sahte, bu tapeler montaj' diyor. Çağrı yaptım. Montajsa, ispat ediyorsan hep beraber mücadele edelim. Bir ülkenin başbakanının sesi montaj yapılmamalı. Kendisine bir çağrıda daha bulundum. TİB var. 76 milyonun telefonları oradan geçiyor. Kamu kuruluşu. Sen kendine güveniyorsan o zaman TİB kayıtlarını yayınla. Yayınladı mı? Niye yayınlamıyor. Çünkü gerçek. Onun ünvanı dünyayı sardı. Dünyada onun herkes başçalan olduğunu biliyor. Dün çıkmış 'Ben neyi çaldım?' diyor. Oğluna bakmıyor musun, 1 milyar dolar var evde. Bakanların çocuklarının evine bakmıyor musun? Kul hakkı yemek günah değil mi?" diye konuştu.

YA HELALDEN, YA HARAMDAN YANA OY KULLANACAĞIZ

'Tayyip Bilal'i ekmeğe gönder' sloganı atılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Bilal ekmek yemiyor ki, pastayla besleniyor. Ekmek fakir fukara için. O pastayla, balla, yağla besleniyor. Bilal bir vakıf kurdu, adına Türgev dedi. Devletten ihale veriyorsun rüşeveti Türgev'e yatırıyorsun. Kendisine sordum. 100 milyar dolar Türgev'in hesabına yattı. Bankanın adını hesap numarasını verdim. 'Arkadaş bu para senin oğlunun vakfına niçin geliyor?' dedim. Cevap verdi mi? 'Bunları paralel devlet yaptı' diyor. Kendisine yine sordum. Senin bakanına 700 bin liralık saati paralel devlet mi taktı? O bakanların çocuklarının yatak odalarına 7 para kasasını paralel devlet mi koydu? Senin bakanını haram parayla ailece umreye paralel devlet mi gönderdi? Senin çocuğunun evine 1 milyar dolar parayı paralel devlet mi koydu? O vakfı paralel devlet mi kurdu? Daha ne söyleyeyim. Zaten helal olmaz ki. Onun için bu seçimlerde bir tecihimiz var. Bu seçimlerde ya helalden yana oy kullanacağız, ya haramdan yana oy kullanacağız. Helalden yana oy kullanmaya hazır mısınız" dedi.

TABELAYA SIĞAR KAFANA SIĞMAMIŞTIR

Kırkpınar güreşlerinde 4 AKP'linin Türk bayrağı geçerken ayağa kalkmadığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Bu başçalana dedim ki 'senin bakanların neden ayağa kalkmıyor?' Şimdi kalkmış kuvayi milliyeden söz ediyor. Sen kim kuvayi milliye kim. Ağzına alamazsın sen. Daha düne kadar 'her türlü milliyetçiliği ayaklarımın altına aldım' diyordu. Şimdi 'Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanıyım' diyor. Bursa Valiliği'nden Türkiye Cumhuriyeti'ni kaldırdılar. Bizim arkadaşlarımız önerge verdiler. Türkiye Cumhuriyeti'ni niye kaldırdın? Bakanın verdiği cevap; 'Tabelaya sığmadı onun için kaldırdık.' Tabelaya sığar, senin kafana sığmamıştır" diye konuştu.

PARA İÇİN YATAN ADAMA ADAM DENİR Mİ?

17 Aralık operasyonunun cumhuriyet tarihinin en büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonu olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Bu operasyon devletin sırlarının birilerine pazarlanması operasyonudur rüşvet karşılığında. Rıza Sarraf soruyor İçişleri Bakanı Muammer Güler'e; 'MİT, Emniyet İstihbarat beni takip ediyor mu?' 'Hiç meraklanma kimse takip etmiyor, sana bir şey olursa senin önüne yatarım' diyor. Bunlar resmi kayıtlar. Önümüzdeki günlerde bütün ayrıntılarını öğreneceksiniz. Bir devletin İçişleri Bakanı oğluna çıkar sağladı diye nasıl olurda birisinin önüne yatar. Berkin'in önüne yatan var mı, vatandaşın önüne yatan var mı? Niye yatıyor? Para için yatıyor. Para için yatan adama adam denir mi. Biz de adam demiyoruz zaten" diye konuştu.