Kaynak: Avrupa Birliğinde bir akıl tutulması var

Kaynak, "Uluslararası Tarihi Su Yolu Şehirleri Buluşması" programının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

Başbakan Yardımcısı Kaynak, bir gazetecinin, Norveç'in NATO üslerinde görev yapan, FETÖ şüphelisi 4 Türk subay ve bir askeri ataşenin Norveç'e yaptığı iltica başvurusunun kabul edilmesine ilişkin soru üzerine, Avrupa Birliğinde bir akıl tutulması olduğunu söyledi.

Avrupa Birliğinin kendi imha pimini çekmiş vaziyette olduğunu dile getiren Kaynak, "Eğer, Avrupa Birliği demokrasi, insan hakları, özgürlükler ve hukuk devleti temeline dayalıysa bunları düşünmesi lazım." ifadesini kullandı.

Kaynak, "Zaten 15 Temmuz'dan sonra Ankara'da bizler ve bütün Türkiye'de, bütün Anadolu'da herkes şunu gördü; gelenler, darbeyle demokrasimizin ne kadar zarar gördüğünü değil, darbecilerin işkenceye uğrayıp uğramadığını tespit etmeye geldiler. Bu, bir akıl tutulmasıdır." değerlendirmesinde bulundu.

FETÖ gibi örgütlerin başka ülkelerde açacağı hasarın büyük maliyetlere rağmen kapatılamayacağına dikkati çeken Kaynak, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bizim güzel bir atasözümüz var; 'Biz yandık, siz yanmayın'. Bizim Avrupa'ya da bütün dünyaya da mesajımız bundan dolayıdır. Yoksa Türkiye'de bizim milletimiz bunun gereğini yaptı. Bizzat tehlikeyi kendisi engelledi ama o ülkeler korkarım FETÖ gibi örgütlerin açacağı hasarı çok büyük maliyetle belki kapatamazlar. Maalesef, bir yandan burada siz demokrasiyi önceleyeceksiniz, bir yandan diyeceksiniz ki 'terörle mücadele yasanızı gevşetin', bir yandan hemen daha 16 Temmuz günü 'darbecilerin kaçtığı helikopteri ve darbecileri iade edeceğiz' diyen Yunanistan, şimdi bunları iade etmediği gibi yenilerine kapısını açacak...

Bu, maalesef 100 yıllarca kendi iç savaşlarıyla birçok masum insanın hayatına mal olan, iç savaşlarla altüst sonuçlar yaşayan Avrupa'nın yeniden o karanlık çağa dönüşünün bence ilk adımlarıdır."

"Sistem değişikliğiyle Türkiye'de istikrar kalıcı hale gelecek"

Başbakan Yardımcısı Kaynak, 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasında yüzde kaç "evet" beklediklerine yönelik soru üzerine ise sistem değişikliğiyle Türkiye'de istikrarın kalıcı hale geleceğini söyledi.

Kaynak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Zaten Kandil'in, Pensilvanya'nın, FETÖ'nün, faşist Nazi yeni kafaların telaşından bunu anlayabiliriz. Göreceğiz, çok anlamlı bir tablo ortaya çıkacak. Çünkü bu coğrafyada bizim istikrara ihtiyacımız var. Bu coğrafyada istikrar olmazsa bu coğrafyada devletin başına Allah saklasın bir hadise gelirse, neler olabileceği hemen Suriye'de, Irak'ta, hemen önümüzde, bitişiğimizde gün gibi meydanda.

15 Temmuz şunu bize gösterdi; insanlar bedenleriyle tankların önüne geçti. Biz 15 Temmuz'dan sonra bütün sistemi olduğu gibi bıraksak, o kahramanlara, o şehitlere haksızlık olurdu. Bu sistem o krizleri doğuruyor, bu sistem o riskleri içeriyor. Millet iradesine, geleceğine, istiklaline ve istikbaline sahip çıkmış, bunu istikrarlı hale getirmek de siyasi iradenin işiydi. Referandum neticesinin 'evet' olması için gayret eden herkes, sistemin neler getireceğini milletimize izah ediyor. 'Hayır' diyenler ise sadece yalan üretiyor. Millete, niye 'hayır' denilmesi gerektiğinin ortaya haklı bir gerekçesini koyamıyorlar."

Suriye ve Irak'ta yaşananlara, Avrupa Birliğinde artan ırkçılık ve İslamofobiye işaret eden Kaynak, 16 Nisan'dan sonra Türkiye'nin önünde yine büyük işlerin bulunduğunu sözlerine ekledi.