‘Kaynağı belirsiz, objektiflikten uzak’

Açıklamada, raporda, Türkiye’nin dini özgürlükler ve azınlıklar noktasında temel insan hakları ve demokratikleşme eksenli yaptığı çalışmaların görmezden gelindiği ifade edilerek, ‘soyut, muğlak farklı yorumlanabilecek iddialarla Türkiye aleyhinde bir tutum sergilendiği’ vurgulandı. FETÖ ile mücadelenin dini özgürlükler noktasında bir hak ihlali olarak değerlendirildiği raporla gerçeklere ve tarihe karşı yalan söylendiği kaydedilen açıklamada, “2019-2020 yılı içerisinde ABD’de İslam karşıtlığı nedeniyle meydana gelen birkaç olay, dini özgürlükler noktasında ahkam kesen ve Türkiye’yi itham eden bu raporun samimiyetten ne kadar uzak olduğunu göstermektedir. Raporun ülkemize ilişkin bölümü, geçmiş yıllarda olduğu gibi asılsız ve kaynağı belirsiz iddialar içeren, objektiflikten uzak bir dille kaleme alınmıştır. İslam karşıtlığı, antisemitizm, ırkçılık ve yabancı düşmanlığının ABD’de hızla yükseldiği bir dönemde, ABD’nin kendi sorunları ile yüzleşmesini ve öz eleştiri yapması daha sağlıklı olacaktır” denildi.