26.03.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
HABER ARAŞTIRMA
Ortak açıklamada özetle şu ifadelere yer verildi:
“Koronavirüsle mücadele, kamu sağlığının korunması için şüphesiz gereklidir. Ancak, basına yansıyan taslak metin incelendiğinde, on binlerce mahkûm cezaevlerinde kalmaya devam ederken bir kısım mahkûmun salıverilmesi sonucunu doğuracak bir düzenlemenin, koronavirüs kapsamında kamu sağlığını koruma amacını taşımadığı, bu düzenlemeyle amacın yıllardır gündemde olan cezaevlerinin kapasitelerinin azaltılmasından ibaret olduğu açıkça görülmelidir... Koronavirüs bahane edilerek cinsel saldırı, çocuğun cinsel istismarı ve kadına yönelik şiddet suçlarının da infaz değişikliği kapsamına alınması; çocuk istismarı ve tecavüz faili olan ve kadınlara sistematik şiddet uygulayan birçok erkeğin dışarı çıkması, kadın ve çocukların hayatının tehlikeye girmesi anlamına gelmektedir... Bedelini yine kadınlar ve çocuklar ödeyecektir. Kadına yönelik şiddet ve cinsel saldırıdan hüküm giymiş faillerin infaz düzenlemesi ile salıverilmesinin başta mağdur kadınlar olmak üzere tüm kadınlar için hayati risk oluşturacağını öngörüyoruz. Bu kapsamda tüm milletvekillerini üçüncü yargı paketine konu olacağı söylenen İnfaz Kanunu düzenlemelerinde çocuğun cinsel istismarının, cinsel saldırının ve kadına yönelik şiddetin önünü açacak herhangi bir düzenlemeye karşı çıkmaya çağırıyoruz.”