09.01.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
Önder Yılmaz
ABD’de beş kişinin yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan senato işgali tüm dünyayı sarsarken, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı, eski Bakan Akif Çağatay Kılıç, bu eylemin etkilerini Milliyet’e değerlendirdi.
Kılıç özetle şunları söyledi:
KABUL EDİLEMEZ: Demokrasi sandıkta cerayan eder ve herkesin sandıktan çıkan sonuca saygı göstermesi gerekir. Türkiye’de TBMM’ye denk gelen ABD’deki senato işgali hiçbir demokratik ülkede kabul edilemez. ABD kongresinin ölümle sonuçlanan bir kanlı baskına maruz kalmış olması ABD demokrasi tarihi açısından kara bir lekedir.
SORU İŞARETİ VAR: ABD seçimleri sonrasında 6 Ocak’ın önemli tarih olduğu, Biden’in başkanlığının tescil edileceği oturumun olacağı, bununla alakalı Trump destekçilerinin senato önünde gösteri yapacağı konusunda herkesin bilgisi vardı. Güvenlik hatası konusunda, kasıtlı bir şekilde yapılmış olduğunu düşünmüyorum. Daha önce eyalet meclislerine bir takım saldırı ve gösteriler oldu. Orada güvenlik güçlerinin gösterdiği tepkiyle, Washington’da yaşananları kıyasladığınız zaman bir farklılık var. Güvenlik güçlerinin görevlerini layıkıyla yapmadıkları konusunda ABD açısından bir soru işareti var. Bütün dünyanın bildiği, ABD güvenlik güçleri o kadar olayın gelişmesine müsaade etmez.
BİTİŞ TESCİLLENDİ: Trump taban tabana zıt iki duruş sergiledi. Bir gün öncesinde, ‘kesinlikle bırakmayacağım, alacağız edeceğiz’ tarzında kabul etmiyorum seçim sonuçları açıklamasını yaparken, 12 saat sonra, ‘bu iş bitmiştir devrediyorum’ noktasına geldi. Dolayısıyla işgal, Trump açısından başkanlığının, mücadelesinin bittiğini tecilleyen bir an oldu.
GARİP KARŞILADILAR: ABD’nin hâlâ kendisini farklı noktada görmeye çalışan basının olduğunu görüyoruz. CNN’de, Dışişleri bakanlığımızın açıklaması gündeme geldiğinde, öyle garip bir şekilde bunu karşıladılar ki, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve seçim sonuçları konusunda, ‘nasıl olur Türkiye’den ders alacak konumda mıyız?’ tarzında yaklaşım içine girdiler.
ÇİFTE STANDART: Ülkelerde demokrasi, hukuk dışı müdahaleler olduğunda hepimizin aynı tepkiyi vermesi gerektiğini hep söyledik. Ama çifte standart ortaya koyan bazı müttefik ve dostlarımızın, kendilerine bunların çok daha azı olduğunda ne kadar farklı sert tepkiler ortaya koyduklarını gördük. O açından baktığımızda dünyadaki bir çok sorumluluk makamında olan kişinin kafalarını elleri arasına alıp, ‘ya biz nerede hata yapıyoruz. Tutatarlık açısından kendimizi kontrol etmemiz gerekiyor mu?’ diye düşüneceklerini ümit ediyorum. Türkiye’ye terör saldırısı olduğunda nasıl tepki veriyorlar, kendi ülkelerinde çok daha küçük saldırı karşısında çok daha sert tepkiler verebiliyorlar. Bu yanlıştır.
‘Sonları hüsran oldu, yok oldular’
TETİKLEMEZ: (Dünya siyasetine etkisi) Olaydan sonra ABD’deki zıt siyasi gruplar, parti temsilcileri herkes şiddeti kabul etmedikleri noktasında birleşti. Tetikleyici bir etkisi olmaz. Türkiye’nin kendi demokrasi tarihinde şiddete yönelen bir takım unsurlar olmadı mı? Sonları hüsran oldu, yok oldular. Çünkü halk bunu kabul etmez, insanlar millet, devlet bunu kabul etmez.
CEVABINI ALIRLAR: Ama şunu yapar, ABD’nin herkese parmak sallamasını, ‘biz şöyle böyleyiz’ demesinin önünde artık bir perde var. Çünkü siz de, size bir şey söylendiğinde, ‘Hayır öyle değil böyle, sizin de yaşadığınız gibi, kontrolden çıkmış bir takım uç unsurlar veya radikal, marjinal unsurlar bir takım sorunlara sebep olabilir’ diye cevaplarını alırlar.
Orada Amerika’nın birçok şeyden münezzeh olduğunu düşünen, böyle olayların ABD’de olamayacağını düşünen kesim var. Onlar radikal ve kontrolsüz unsurların üstüne üstlük yanlış haberlerle manipülasyonlarla nerelere kadar gideceğini görmüş oldular. Kendi ülkelerinde yaşanabilir olduğunu gördüler.
‘ABD ile ilişkileri devam ettireceğiz’
“ABD’de kurumsal bir takım yapılar vardır. Buradaki en farklı unsur şu olacak; daha öngörülebilir bir yönetimle çalışacağımızı düşünüyorum.
ABD’de seçilmişlerin, dünya gerçeklerine daha yakın, iyi bir analiz içinde olmalarını ümit ediyorum, yoksa Joe Biden Cumhurbaşkanımızı iyi tanır, Sayın Cumhurbaşkanımız da Biden’ı. Herkes gördü ki, Türkiye söylediğini yapan, dile getirdiğini uygulayan, siyasetini doğru şekilde hayata geçiren bir ülkedir, bu çerçevede ilişkilerimizi devam ettireceğiz.”