Siyasetİletişim Başkanı Fahrettin Altun'dan 'Cemal Kaşıkçı davasına' ilişkin yazı

İletişim Başkanı Fahrettin Altun'dan 'Cemal Kaşıkçı davasına' ilişkin yazı

30.12.2019 - 00:18 | Son Güncellenme:

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Suudi Arabistan mahkemesi tarafından alınan Cemal Kaşıkçı cinayeti kararına ilişkin, "Göstermelik yargılamalarla cinayetin emrini veren, İstanbul'a infaz timini yollayan, maktulün cesedini yok eden kişiler aklandı. Basın özgürlüğü ve ifade hürriyeti hiçe sayıldı." ifadelerini kullandı.

İletişim Başkanı Fahrettin Altundan Cemal Kaşıkçı davasına ilişkin yazı

 

Altun, "mikro blog Platformu Medium" hesabında, Suudi Arabistan'da Kaşıkçı cinayetine ilişkin görülen davada çıkan karara ilişkin bir yazı kaleme aldı.

Haberin Devamı

Suudi Arabistan Başsavcılığının geçen hafta rejim muhalifi gazeteci Kaşıkçı cinayeti davasında 5 sanık hakkında idam kararı verildiğini duyurduğunu hatırlatan Altun, ayrıca 3 sanığın toplam 24 yıl hapis cezası aldığını belirtti. Altun, şunları kaydetti:

"Başsavcılığın bu kararına göre Kaşıkçı'nın bir grup istihbaratçının kendi inisiyatifiyle öldürüldüğünü ve Suudi yönetiminin cinayetle herhangi bir bağı olmadığını kabul etmemiz lazım. Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman'a yakınlığıyla bilinen kişilerin de gerçekleşen bu infazda suçu yok. Üstelik mahkeme ceza alan kişilerin isimlerinin açıklanmasına bile tenezzül etmedi. Açıkçası bu kararlarla Kaşıkçı cinayetinin akıbeti için malumun ilanı diyebiliriz. Göstermelik yargılamalarla cinayetin emrini veren, İstanbul'a infaz timini yollayan, maktulün cesedini yok eden kişiler aklandı. Basın özgürlüğü ve ifade hürriyeti hiçe sayıldı.

Haberin Devamı

Washington Post yazarı Cemal Kaşıkçı cinayeti ile ilgili tüm deliller ortadayken infaz sürecinin sembolik bir yargılamayla halının altına süpürülmesi kabul edilemez. Tüm dünyanın gözünün önünde bedeni paramparça edilerek öldürülen bir gazetecinin faillerinin aklanmasına şahit oluyoruz. Ne hikmetse basın özgürlüğünün öneminden bahseden kurum ve ülkeler bu duruma sessiz."

Altun, bu olayda Türkiye'nin cinayetin faillerinin ortaya çıkarılması için elinden geleni yaptığının altını çizerek, ilgili kurumların başından itibaren süreci yakından takip edip, dünya kamuoyunu hemen her gün şeffaf bir şekilde bilgilendirildiğini ifade etti.

Suudi Arabistan, Rusya, ABD, Birleşik Krallık ve Almanya ile iş birliğine gidilip, cinayetle ilgili kanıtların paylaşıldığını belirten Altun, Birleşmiş Milletler Özel Raportörü Agnes Callamard'ın soruşturmasının daha etkin bir şekilde yapılması için yardım edildiğini aktardı.

"Cinayetin üstü örtülmeye çalışıldı"

Türkiye devletinin başından itibaren Kaşıkçı cinayetinin uluslararası mahkemeye taşınması gerektiğini belirttiğini hatırlatan Altun, şöyle devam etti:

"Ancak bu çağrılar hem Suudi yönetimi hem de Batı tarafından ciddiye alınmadı ve cinayetle irtibatlı kişiler Suudi Arabistan'da yargılandı ve bugünkü noktaya geldik. Türkiye'nin tüm ısrar ve çabalarına rağmen bu vahşi cinayetin üstünün örtülmeye çalışıldığını görüyoruz. Daha Kaşıkçı'nın bedeninin nerede olduğuna bile cevap veremeyen Suudi yönetimi maalesef adil davranmıyor. Bu arada her gün basın özgürlüğünün öneminden bahseden uluslararası kamuoyunun Kaşıkçı davasında sınıfta kaldığını da söylemek lazım. Şu soru mühim, acaba Kaşıkçı cinayetinin asıl faillerinin ortaya çıkarılması için uluslararası kamuoyu daha aktif hareket etseydi, adil ve tarafsız yargılama için daha fazla mücadele edilseydi bugünkü netice ortaya çıkar mıydı?"