SiyasetHer şeyin yasak olduğu bir Meclis

Her şeyin yasak olduğu bir Meclis

01.11.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Şafak Pavey’in “Size bu konuşmayı her şeyin yasak olduğu Genel Kurul’da yapıyorum. Pantolon giymenin, su içmenin dahi yasak olduğu bir Genel Kurul’da çalışıyoruz” diyerek başladığı, cemevleri, Sivas ve Gezi’li konuşması sosyal medyanın gündemini oluşturdu

Her şeyin yasak olduğu bir Meclis

CHP Genel Başkan Yardımcısı Şafak Pavey dün Genel Kurul’da bir konuşma yaptı. ‘Bir kanun yapıcı olarak ben içtüzük değişmeden asla pantolon giymeyeceğim’ diyen Pavey konuşmasına “Size bu konuşmayı; her şeyin yasak olduğu Genel Kurul’da yapıyorum. Meclis’te pantolon giymesi, bir erkek vekil tarafından engellenmiş, bir kadın vekil olarak yapıyorum. Olmayan bacağı, erkekler tarafından siyaset sohbetine dönüştürülen biri olarak yapıyorum” diye başladı.
Pavey’in Meclis’te yaptığı konuşmada, şu sözleri de sosyal medyada büyük yankı buldu:
“Size bu konuşmayı her şeyin yasak olduğu Genel Kurul’da yapıyorum. Ortalama yaşın 50 olduğu bir Meclis’te su içmenin dahi yasak olduğu bir genel kurulda çalışıyoruz. Turist olarak bile gitmediğiniz coğrafyalarda, Afganistan’da, Yemen’de, İran’da, yıllarca türban kullanmaya mecbur edilmiş biri olarak yapıyorum. Meclis’te, Cemevi açmak için Diyanet’ten fetva isteyen anlayıştan korkuyorum. Yani bir inancın ibadet hakkını diğer inancın iznine bağlayan anlayıştan korkuyorum. Hukukun karşısına dini koyan anlayıştan korkuyorum. Kadın özgürlüklerinden asla korkmam. Söylemek isterim ki; Özgür bir hayat çok yavaş kurulur ama çok hızlı yıkılır. Tam da bu nedenle, çiçekli başörtüsü ve daracık pantolonuyla, Çamlıca parkının kuytularında, sevgilisiyle öpüşen genç kıza, özgürlüğünü Mustafa Kemal’e borçlu olduğunu hatırlatmak istiyorum. Türbanla özgürlük ilişkisi bıçak sırtı gibidir. Bir yandan inanç özgürlüğünü temsil eder, öte yandan inanç baskısını. Birçok kadın inanarak örtünürken, birçok kız kendilerini kontrol eden aile güçleri tarafından zorla kapatılırlar. Türbanlı kadın vekillerden beklentim büyük; Mesela, ülkemin neden, kadın hakları konusunda dünyanın yüz yirmincisi olduğunu anlatmalarını bekliyorum. Neden, 57 İslam ülkesindeki toplam kadın hakları ortalamasının, tek başına Birleşmiş Milletler’de bile yer alamayan Tayvan seviyesine erişemediğini açıklamalarını bekliyorum.
Bundan böyle; mini etek giydiği için işten atılan, sol kulağı küpeli olduğu için dövülen, dekoltesi bakanın hoşuna gitmediği için linç edilen, oruç tutmadığı için öldürülen, Hıristiyan olduğunu gizlemek için isimlerini değiştirenlerin güvenlikleri, herkesten çok bu kadın vekillere emanettir. İnanç özgürlüğünün en büyük güvencesi, geleceğimizi dini rehberlikle kontrol etmek değil, kusursuz bir sekülerizmdir.

Kirli ilan edilmek
Türbanlı vekillerimizin konuşmalarını taradım. Başkalarının özgürlüklerine dair tek bir kelime kullandıklarına rastlayamadım. Kendi inanç özgürlüklerine gösterdikleri hassasiyeti, Ruhban Okulu, azınlık okulları, cemevleri, bir inanç biçimin mundar olarak ilan edilmesi gibi sorunlu inanç alanlarında göremedim. Mesela bilimin özgürlüğünü kelepçeleyen YÖK hakkındaki fikirlerini de bilmiyorum. Ama şu hakareti bütün haberlerde duydum: “Başımı açarak, bir daha kirlenmeyeceğim.” Bu durumda başı açık olanlar kirlenmişler midir? İnanç üstünden öbürünü kirli ilan edebilmek kimin haddi olabilir?
Biz Sivas’ta yakılan, Gezi de vurulan, evlerine işaret konulan, hayat tarzından ötürü cezalandırılanlarız.. Ama her nasılsa kronik mağdur sizsiniz. Gerçekten bu ülkeyi korkunç bir akıbete sürüklemekten kaçınmaya niyetliyseniz; adaletle öç almak arasındaki farkı en kısa zamanda öğrenmelisiniz.

Haberin Devamı

Satır: Tarhan kabul etmemiş

Ak Parti Grup Başkanvekili Belma Satır, NTV’de CHP’li Şafak Pavey’in “pantolon” serzenişine yanıt verdi. Pavey’in bu konuda yanlış bilgilendirildiğini söyleyen Satır, “Pantolon konusunda 4 partinin grup başkanvekilleri; bizden Sayın Ayşe Bahçekapılı, BDP’den Pervin Buldan, MHP’den Sayın Şandır geçmiş dönemlerde bu konuda çalışma yapmışlar. Pantolonla Meclis’e girilmesine dair bir çalışma grubu oluşturulmuş. Kadınların Meclis’e pantolonla girmesine, bu konuda kimsenin muhalefet etmemesine yönelik bir karar alınmış. Bu karar o dönemki Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan’a götürüldüğü zaman bunu kabul etmemiş” dedi.

Yazarlar