18.04.2015 - 23:26 | Son Güncellenme:
AA
Arınç, Bursa Çerkes Kültür Derneğinin Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi'nde düzenlenen "50'inci Yıl Kültür ve Sanat Gecesi"nde yaptığı konuşmada, Çerkezler tarafından düzenlenen programlara hiçbir zaman siyasi kimliğiyle katılmadığını, Çerkezleri çok seven biri olarak katıldığını söyledi.
Derneğin çok güzel ve faydalı işler yaptığını dile getiren Arınç, "Türkiye'de hep güvenilen, sözüne, işine, sadakatine de saygı duyulan insanlar oldunuz. Bürokraside, az da olsa parlamentoda, iş hayatında varsınız. Pek çok ünlü iş adamının birbirleriyle dayanışma içinde olan Çerkezlerden çıktığını biliyorum" diye konuştu.
Bazı Çerkezlerin bazı partilerden aday gösterilmesinin çok normal, bir kısım partilerden aday gösterilmemesinin de doğal olduğunu ifade eden Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu, bir siyasi bilinçtir, siyasetin yapılması gerekir. Nerede, nasıl yapıldığını ayrıca düşünmek suretiyle. Siyaset, toplum, toplumun sorunlarını çözmek için yapılır. Çerkezler'i temsil etmek için de yapılır ama etnik temele dayalı siyasetin yanında bütün Türkiye için siyaset yapılır. Etnik temel de önemlidir. Bunun üzerine siyaset yapan partiler de vardır. Çerkezler, siyasi bilinç bakımından çok yukarıdadır. Kime oy vereceğini, kimi destekleyeceğini, Türkiye'nin yönetiminde kimin söz sahibi olması gerektiğini hepimizden iyi bilir. 'Şu partiye oy verin, buna vermeyin' diyecek noktada değiliz. Böyle bir terbiyesizliği hiçbirimiz yapmayız." Arınç, Türkiye'nin uzun yıllar koalisyonlarla yönetilmesinin ardından son yıllarda tek parti iktidarıyla yönetildiğini dile getirerek, "Bir kısım insanlar, 'Koalisyon olsun' diyebilir. Batıda koalisyon kültürü, fevkalade başarılıdır ama benim 40 seneden beri gördüğüm Türkiye'de koalisyon kültürü yoktur ve örnekleri başarılı olmamıştır. Bütün bunları siyasi geçmişimiz içinde örnekleriyle yaşamak mümkündür. O yüzden ben şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Hangi parti iktidar olacaksa tek başına olsun. Bütün partileri bunun içine koyabilirsiniz çünkü istikrar, hizmet, güç, cesaret buradadır. Bizde koalisyonlar, parçalı siyaset başarılı olamamıştır" ifadesini kullandı.
"Ana dilimizin öğrenilmesinden daha tabii bir şey olamaz"
Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Yaşar Aslankayanın konuşmasında asıl alfabe terk edilerek Latin harfleriyle yazılmış Çerkezce alfabe kullanılmak istenmesi yönündeki endişesini dile getirdiğini anımsatan Arınç, bu endişeye katılmamanın mümkün olmadığını vurguladı.
Bir dili aslıyla öğrenmek gerektiğine dikkati çeken Arınç, "Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığımızla elbette görüşürüm, ne yapılmak istendiğini anlarım ancak seçmeli derslerin hangi dönemde konulduğunu, bütün lisanların öğrenilmesi için hangi demokratikleşme paketi içinde anayasa ve yasa değişiklikleri yaptığımızı herhalde hatırlayacaksınız" dedi.
Arınç, sözlerini şöyle tamamladı: "Lisan, aynen insandır. Bir lisan, bir insandır. Dolayısıyla insanlarımızın, kültürümüzün temel unsurlarından biri dilimizi öğrenmektir. Ana dilimizin öğrenilmesinden daha tabii bir şey olamaz. Bunun için kurslardan, seçmeli derslerden, başka imkanlardan da istifade etmek gerekir. Artık mazeret arayan, mazeret bulamaz. Türkiye'de öğrenmek isteyen, öğrenebilmesi için bütün imkanların hazır olduğunu bilecek ve görecektir." Konuşmanın ardından program, geleneksel Çerkez dans gösterileriyle devam etti.