19.08.2008 - 14:05 | Son Güncellenme:
ANKA
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Milli Görüş geleneğinden hocası olan ve Refah-Yol Hükümeti’nde kendisine Devlet Bakanlığı görevi veren eski başbakanlardan Necmettin Erbakan’ı, “kayıp trilyonö davasında aldığı 11 ay 2 günlük ev hapsi cezasını 2 ay 23 gün ceza çektikten sonra affetti. Erbakan 8 ay 9 gün daha “ev hapsiö cezası çekecekti.
28 Şubat sürecinden sonra kapatılan Refah Partisi’nin Hazine’den aldığı 1 trilyon 236 milyar lira yardımı iade edememesi üzerine hakkında dava açılan eski başbakanlardan Necmettin Erbakan’ın 11 ay 2 günlük cezası Gül tarafından affedildi. 82 yaşındaki Erbakan, 2 yıl 4 aylık hapis cezasının infazı olan 11 ay 2 günlük cezayı, 25 Mayıs 2008 tarihinden itibaren Balıkesir’in Edremit Körfezi’nde yer alan Altınoluk’taki yazlığında geçirmeye başlamıştı.
ERBAKAN, ÖĞRENCİSİNDEN AF BEKLİYORDU
Erbakan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün kendisini affedecek kararı bekliyordu. Erbakan’ın avukatlarının Adli Tıp’tan aldığı rapor, Adalet Bakanlığı aracılığıyla Çankaya Köşkü’ne gönderilmişti. Erbakan, Milli Görüş geleneğinden öğrencisi olan ve Refah-Yol Hükümeti’nde Başbakan olduğu sırada Devlet Bakanı yaptığı Abdullah Gül’den gelecek haberi bekliyordu
Anayasa’nın 104. maddesine göre Cumhurbaşkanı’nın, hapis cezalarını ya tamamen ya da kısmen affetme yetkisi var. Söz konusu maddede Cumhurbaşkanı’nın af yetkisi, “Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebi ile belirli kişilerin cezalarını hafifletmek veya kaldırmakö olarak tarif ediliyor.
SAĞLIK RAPORUYLA CEZAYI ERTELETMİŞTİ
Erbakan, 2 yıl 4 aylık hapis cezası Yargıtay tarafından onandıktan sonra bazı sağlık sorunlarını gösteren rapor almış ve cezasının infazı 4 kez ertelenmişti. Erbakan hakkındaki son erteleme kararı, 14 Temmuz 2005 tarihinde 6 aylığına verilmişti. Bu süre de 14 Ocak 2006 tarihinde dolmuştu.
ERBAKAN İÇİN YASA DEĞİŞİKLİĞİ YAPILMIŞTı
AKP Hükümeti, Erbakan’ın hapis cezasını evinde çekebilmesi için de kanunlarda değişikliğe dahi gitmişti. Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’da değişiklik yapan 5485 sayılı yasa ile ‘ev hapsi’ yürürlüğe girmiş, mahkeme de bozma kararının ardından Erbakan’a yine aynı oranda hapis cezası verirken, cezasının evinde çektirilmesine karar vermişti.
GÜL’DE “KAYIP TRİLYON"DA YARGILANDI
Abdullah Gül, kapatılan Refah Partisi’ne 1997 yılında Hazine tarafından yapılan 1 milyon 236 bin YTL’lik yardımın, sahte belgelerle harcanmış gibi gösterildiği gerekçesiyle açılan “kayıp trilyonö davasında, Necmettin Erbakan ile birlikte sanıklar arasında yer aldı. Gül, o dönemde Refah Partisi Merkez Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Başkan yardımcısıydı.
Abdullah Gül, önce AKP’den milletvekili ardından cumhurbaşkanı olarak dokunulmazlık kazandığı için, ceza yargılaması yapılamadı. Ancak aynı dosyanın sanığı Erbakan “özel evrakta sahtecilikö suçundan 2 yıl 4 ay 10 gün hapis cezası aldı ve bu ceza nedeniyle de siyasi yasaklı hale geldi.
ERBAKAN’IN “KAYIP TRİLYON" DAVA SÜRECİ
Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi, eski TCK’nın “özel belgede sahtecilik" hükmünü içeren 345. maddesi uyarınca, suçun işleniş şekli ve özelliği, suç konusunun önemi ve değeri, suç işleme kastının yoğunluğunu dikkate alarak Erbakan’ı 2 yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Mahkeme, 139 adet sahte belgenin aynı kasıtla düzenlendiği gerekçesiyle Erbakan’ın cezasını eski TCK’nın 80. maddesi uyarınca altıda bir oranında artırarak toplam 2 yıl 4 aya çıkarmıştı. Erbakan, 2 yıl 4 aylık hapis cezası Yargıtay tarafından onandıktan sonra bazı sağlık sorunlarını gösteren rapor almış ve cezasının infazı 4 kez ertelenmişti.
Erbakan hakkındaki son erteleme kararı, 14 Temmuz 2005 tarihinde 6 aylığına verilmişti. Bu süre 14 Ocak 2006 tarihinde dolmuştu. Necmettin Erbakan’ın avukatları, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ne, 5237 sayılı yeni TCK uyarınca davanın yeniden ele alınması için müracaatta bulunmuş, bunun reddedilmesi üzerine avukatların Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yaptıkları itiraz başvurusu da kabul edilmemişti.
Avukatlar daha sonra Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararını Yargıtay’da temyiz etmişlerdi. Dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 3 Nisan 2006 tarihinde, 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen 6 Mart 2002 tarihli kesinleşmiş kararı bozmuştu. Bozma kararının ardından Erbakan’a yine aynı oranda hapis cezası veren Mahkeme, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’da değişiklik yapan 5485 sayılı yasa uyarınca Erbakan’ın cezasının konutunda çektirilmesine karar vermişti. Mahkeme ilk yargılamadaki hükmü değiştirmemiş, ancak infazın cezaevi yerine konutta çektirilmesine karar vermişti.
KARARA SİYASİLERDEN DESTEK
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, eski Başbakanlardan Necmettin Erbakan’ın ev hapsini affetmesi siyasiler tarafından da olumlu karşılandı. AKP, CHP ve MHP’liler, “Hastalığı raporlarla tespit edilmiş birisinin hapis yatması doğru değilö görüşlerinde birleştiler.
Siyasiler Erbakan’ın “affıyla" ilgili kararı ANKA’ya değerlendirdiler.
AKP : HAYIRLI OLSUN
AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat: “Sayın Cumhurbaşkanı sınırlı bir yetki kullandı. Başbakanlık yapmış, 80 küsür yaşın üstünde ve hasta. Bunların ötesinde yasalar Cumhurbaşkanına böyle bir yetki veriyor, ancak bu yasa sınırlı. Adli tıp tarafından hasta olduğu tespit edildikten sonra gerekli belgeler sağlandıktan sonra Cumhurbaşkanı yetkisini kullanıyor. Hayırlı uğurlu olsun."
CHP : CUMHURBAŞKANI YETKİSİNİ KULLANDI
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay: “Söz konusu davadan Cumhurbaşkanı Gül de yargılanıyordu. Burada af yetkisi Cumhurbaşkanına ait. Cumhurbaşkanı bu davada yargılanan eski genel başkanına bir borcunu ödemiş oldu. Yetkisini kullanmıştır. İşlediği suç bir yana, ortada hastalık ve bir sağlık durumu var."
MHP : HASTA BİRİSİNİN HAPİSTE TUTULMASI DOĞRU DEĞİLDİ
MHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ekici: “Sayın Erbakan’ın hastalığı raporlarla tespit edilmiş. Şahsen bir mahzuru yok. Hasta ve yaşlı birisinin hapiste tutulmasını doğru bulmuyorum. Başbakan olması bir şey değiştirmez. Hasta haliyle hapis yatması doğru değil."