Siyaset‘Gizli tanık’ karar bozdurdu

‘Gizli tanık’ karar bozdurdu

21.08.2008 - 01:55 | Son Güncellenme:

Yargıtay, İstanbul’da düzenlenen ve 507 kilogram eroinin ele geçirildiği “Son Tango” adlı operasyona ilişkin olarak açılan davada 24’er yıl hapis cezasına çarptırılan Urfi Çetinkaya ile diğer iki sanık hakkındaki hükmü bozdu.

‘Gizli tanık’ karar bozdurdu

Yargıtay 10. Ceza Dairesi, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve 19 Nisan 2007’de karara bağlanan “Son Tango Operasyonu” davasına ilişkin, 14 sanık yönünden yapılan temyiz incelemesini tamamladı. İnceleme sonucu Yargıtay, 9 sanık hakkında verilen hapis cezalarını onadı. Hasan Çüter hakkındaki kararın bozulması yönündeki talebi kabul etmeyen 10. Daire, Faruk Alpaslan hakkında mahkemece verilen “görevsizlik kararı”na ilişkin itiraz yerinin ise Cumhuriyet Savcılığı olduğunu belirterek, bu kararla ilgili temyiz talebini de reddetti. 

‘Gizli tanık’ beyanları
Daire, sanıklardan Urfi Çetinkaya, bacanağı Talip Doğan ve Enver Sarı hakkındaki 24’er yıllık hapis cezası kararının, “mahkeme aşamasında yöntemine uygun dinlenilmediği halde, kolluk kuvvetlerince soruşturma aşamasında ‘gizli tanık’ olarak dinlenen muhbirlerin beyanlarının hükme esas alınamayacağı dikkate alınarak, mevcut diğer delillere göre Çetinkaya’nın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin” gözetilmediğini kaydetti.

Haberin Devamı

TTB’DEN İDDİALARA YANIT:
Belgenin yasal dayanağı bildirilsin
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Ergenekon iddianamesinin ek dosyalarında yer alan bir belgede TTB’nin de “yıkıcı ve bölücü örgütlere destek veren sivil toplum örgütleri arasında gösterilmesiyle” ilgili olarak, “Sayın Başbakan’dan, meslek örgütümüzü şaibe altında bırakan belgenin, gerçekten TSK tarafından düzenlenip düzenlenmediğinin, TSK tarafından düzenlenmişse, bu uygulamanın yasal dayanağının ne olduğunun tarafımıza acilen bildirilmesini istiyoruz” dedi.
Gürsoy, 15 Ağustos tarihli Evrensel gazetesinde, “TSK örgütleri fişlemiş” başlıklı haberde, “Ergun Poyraz’ın evinde ve işyerinde yapılan aramalarda bulunan TSK’ye ait bir belgede, birçok sivil toplum örgütünün de fişlendiği ortaya çıktı” denildiğini aktardı. Gürsoy, TTB’nin söz konusu belgede, “bölücü ve yıkıcı faaliyette bulunmakla suçlandığını” belirtti. Gürsoy şunları söyledi:
“Hukukçularla bu aşamada tekrar bir değerlendirme yapacağız. Bu, TTB’nin ve diğer suçlanan örgütlerin şahsiyetlerine haksızlıktır ve yapılan bu fişleme kendisi bir suçtur. Kişilik haklarına tecavüz niteliği taşır.”