07.11.2013 - 13:47 | Son Güncellenme:
Erdoğan, İsveç Başbakanı Reinfeldt ile bir basın toplantısı düzenledi. İsveçli bir gazetecinin Türkiye'nin Suriye'deki cihatçı gruplara destek verip vermediğini sorması üzerine Erdoğan gazeteciyi fırçalayarak, "Neye dayanarak bunu söylüyorsun, elindeki belgeler neler?" dedi. Gazeteci, Erdoğan'ın tepkisi üzerine açıklama yapmak zorunda kaldı ve El Nusra ile Suriye'deki İslam devleti kurmaya çalışan yapılanmaları kastettiğini söyledi.
İsveç'teki resmi temaslarına başlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, mevkidaşı Fredrik Reinfeldt ile görüşmesinin ardından ortak basın toplantısında konuştu.
Başbakan Erdoğan, "Geldiğimiz andan itibaren gördüğümüz misafirperverlik için teşekkür ediyorum. İsveç ile ilişkilerimiz 17. yy başlarına uzanıyor. 196 işadamı ile buradayız. Türkiye'de 200'ü aşkın İsveç firması görev yapıyor. Ekonomik ve ticari ilişkiler alanında 3 buçuk milyar Dolar'lık bir ticaret hacmimiz var. Bunu daha ileri bir noktaya taşımak istiyoruz. 2012'de 620 bin İsveç'li turist geldi. Turizm'de Türkiye olarak ciddi adımlar atıyoruz. Bölgesel ve küresel gelişmeleri yanında AB ile konumumuzu değerlendirdik. İsveç AB yolunda bize destek verdi. 23 ve 24'ncü fasıllarda da İsveç'in gereken desteği vereceğine inanıyorum. 100 bini aşkın Türk toplumu mensubu var burada. Onlara selamlarımı gönderiyorum." dedi.
SORU - CEVAP BÖLÜMÜ
ESAD GİTMEDEN SURİYE DÜZELMEZ
İsveç TV'sinden bir muhabir "2011 sonuna kadar Türkiye ve Suriye ilişkileri iyiydi ancak bir süreden sonra Esad'a karşı muhalifleri desteklemekteki kararınız nedir" sorusuna Erdoğan: Baba Esat zamanında ülkemize sıkıntı yaşandı ve ilişkiler bizim iktidarımıza kadar bozuktu. Bizim iktidardan sonra sorunları kaldırmak istedik. Girişimler olumlu sonuç verdi ve aile dostluğu kurduk. Arap baharı oluştuğunda kendisi ile saatlerce konuştuk. Kendisine "Bakın rüzgar iyi esmiyor bu sizi de vurabilir", Zira Suriye'de tek partili yaşam vardı, yardımcı olalım size dedik "iyi olur" dediler. Bu olmadı ve tanklarla toplarla insanları öldürmeye başladılar. Temsilciler yolladım. Ne dediysek biz, onlar terörist dediler. 150 bine yakın insan öldürüldü, bu kayıtlı. ülkemde 600 bini aşkın sığınmacı var. Lübnan Ürdün'ü de alırsak 2 milyona ulaşıyor. Bu insanlar rejimin silahlarından kaçıyor. Bunun içinde kimyasal ve konvansiyonel silahlar var. Bunlardan dolayı ilişkilerimiz bozuldu. Esad gitmeden Suriye düzelmez" denildi.
ÇÖZÜM SÜRECİ
(ÇÖZÜM SÜRECİ) HEDEFİMİZ KISA SÜREDE ÇALIŞMALARI BİTİRMEK
Çözüm sürecine dair Avrupa'nın katkısına dari soruya Erdoğan, "İşin iki boyutu var. Biri yürütme tarafından yapılacaklar diğeri yasam ile alakalı. Süratle parlamentoda görüşülecek. Hedefimiz kısa sürede bunu bitirmek" dedi.
İsveç Başbakanı Reinfeldt ise"Biz bunu Başbakan ile tartıştık. PKK terör örgütüdür. AB de böyle tanır. Şiddet ile siyasi çözüm bulunamaz. Kürt halkına yönelik bir çok reform yapıldı, bunların önemli olduğunu düşünüyoruz. Avrupa'da farklı bakışlar var.İsveç'te biz her zaman Türkiye'nin AB'ye katılması yönünde görüş belirtmişizdir."
EL NUSRA, KAİDE GİBİ ÖRGÜTLERİN BİZİM ÜLKEMİZDE BARINMALARI SÖZ KONUSU OLAMAZ
"Türkiye'de cihatcı grupların artmasına dair değerlendirme yapar mısınız" şeklindeki soruya Erdoğan, "Önce bunu sormam lazım. Böyle bir grup mu varmış. Ellerindeki belgeler nedir. El Nusra, kaide gibi örgütlerin bizim ülkemizde barınmaları söz konusu olamaz. Bunlara yönelik her hangi bir yapılanma olması halinde onlarla mücadelemiz olur. Suriye ile ilişkili Kaide gibi örgütleri Türkiye dışlamıştır. Biz orada Özgür Suriye ordusu ile irtibat halindeyiz. Bizim 2 milyar Dolar'ı aşkın ülkemizdeki sığınmacılara yatırımımız vardır" dedi.