21.03.2019 - 17:53 | Son Güncellenme:
AA
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Son günlerde biti tekrar kanlanan bölücü örgüte Kandil'i, Sincar'ı, bulunduğu her yeri mezar etmek için bu seçimden güçlü çıkmalıyız." dedi.
Erdoğan, partisince Yeni Spor Salonu önünde düzenlenen mitinge katılarak, vatandaşlara hitap etti.
Kütahya'nın tüm ilçelerini tek tek sayarak selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Merhum Başbakan Adnan Menderes'in şehri Kütahya, demokrasinin, milli iradenin şehri Kütahya sizleri bir kez daha hürmetle selamlıyorum. Şehitler diyarı Kütahya'dan, Dumlupınar'daki şehitlerimiz başta olmak üzere İstiklal Savaşı'mızın, aziz milletimizin tüm aziz şehitlerini bir kez daha rahmetle yad ediyorum." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, 14 ay aradan sonra tekrar Kütahya'da olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyduğunu belirterek, "Öncelikle sizlere şükran borcumu ödemek istiyorum. Sizlere vefanız için gönülden teşekkür etmek istiyorum. Hamdolsun Kütahya 24 Haziran'da yine bizleri yalnız bırakmadı. Tıpkı 1946 seçimlerinde merhum Menderes'e sahip çıktığı gibi, bir dönem vekilliğini yapan Menderes'i her dönem mebusu bildiği gibi Kütahya bizi de hep bağrına bastı." şeklinde konuştu.
Kütahya'nın 2002'den beri milli iradenin ve AK Parti'nin kalesi olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, girdikleri 14 seçimin tamamında Kütahya'nın rekorlara, zaferlere ve her biri öncekinden ihtişamlı başarılara imza attığını anlattı.
Erdoğan, "24 Haziran seçimlerinde Kütahya geleneğini yine bozmadı.Yüzde 71,5 ile şahsıma ikinci kez Cumhurbaşkanlığı görevini veren siz Kütahyalı kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Yüzde 55 ile AK Parti'yi şampiyon yaptığınız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Rabbim hepinizden razı olsun, rabbim bu sevdayı, bu dayanışmayı ve aramızdaki şu aşkı daim kılsın." dedi.
Yerel Seçimlere 9 gün kaldığını anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Yedi düvel birleşti. Bu seçimleri başarıyla atlatmamız gerekiyor. İçeride de dışarıda da yedi düvel birleşti, 31 Mart seçimlerinden de alnımızın akıyla çıkmamız gerekiyor. Bakmayın siz muhalefetin 31 Mart'ı önemsiz kılmasına, bakmayın siz onların bu seçimleri basit, sıradan ve önemsiz göstermesine. 31 Mart, Türkiye'nin kritik seçimlerinden biridir. Bu seçimler sadece belediye değil, aynı zamanda beka seçimidir. Türkiye yine tarihi bir zaferle, yine kendisine yakışan bir demokrasi şöleniyle bu seçimleri Allah'ın izniyle atlatmak zorunda. Suriye'deki operasyonlarımızı sürdürmek için bu seçimden güçlü çıkmalıyız. Nasıl ki Cerablus'tan çıktık, nasıl Afrin'den çıktık aynen bundan da öyle çıkmamız lazım. Güneyimizde kurulan terör koridorunun önünü tamamen kesmek için bu seçimden güçlü çıkmalıyız. Son günlerde biti tekrar kanlanan bölücü örgüte Kandil'i, Sincar'ı, bulunduğu her yeri mezar etmek için bu seçimden güçlü çıkmalıyız."
"Her an hazırız"
Erdoğan, alandakilerin, "Bir gece ansızın gelebiliriz" sloganına karşılık, "Ondan hiç şüpheniz olmasın. Her an hazırız, şu anda sınırdayız. Bir müptezel çıkmış ne diyor? 'Boğazın ötesine geçmeyin.' Alçağa bakın alçağa. Bunlara hadlerini bildirmek için bu seçimden güçlü şekilde çıkmalıyız. Ezan ve bayrak düşmanlarına ders vermek için bu seçimden güçlü çıkmalıyız. Milletimize kurulan tuzakları, sahiplerinin başına geçirmek için sizlerden özellikle sandıklara sahip çıkmanızı istiyorum. Sandığa gitmemek diye bir şey yok, hepimiz sandığa gideceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Kütahya'dan 21 Haziran'da olduğu gibi tarihi zafer beklediğini vurgulayan Erdoğan, mitinge katılanlara yönelttiği, "Kütahya, 31 Mart'ta sandığa sahip çıkıyor muyuz? Kütahya, 31 Mart'ta kardeşliğine sahip çıkıyor musun? Kütahya, 31 Mart'ta demokrasiye sahip çıkıyor muyuz? Kütahya, 31 Mart'ta gönül belediyeciliğine 'evet' diyor muyuz? Kütahya, 31 Mart'ta mührü AK Parti'ye vuruyor muyuz?" sorularına, "evet" yanıtını aldı.
Orta Asya'dan Balkanlar'a kadar çok geniş bir coğrafyada kutlanan nevruzun tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, "Nevruz bolluğun, bereketin, baharın bayramıdır. İnşallah bolluk, bereket geliyor ve nevruz dayanışmanın, muhabbetin, yeni başlangıçların da bayramıdır. Nevruz kardeşliğin, sevginin, kalplerde yeşeren umutların bayramıdır. Nevruz toprakla beraber gönüllere düşen cemrelerin bayramıdır. Nevruzun temsil ettiği bu değerlere uygun olarak kutlanması da çok önemlidir." ifadesini kullandı.
Erdoğan, her kim 21 Mart'ı şiddetin, terörü övmenin vasıtası haline getiriyorsa onun nevruza ihanet içerisinde olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her kim bu güzel günü kavgayla provokasyonla sokak terörüne kurban ediyorsa o nevruzun manasını anlamamış demektir. Her kim bu ortak bayramı, milletimizi kutuplaştırmanın, birbirine kırdırmanın aracı haline getiriyorsa o nevruzu istismar ediyor demektir. Maalesef ülkemizde çıkarlarını korumak için nevruz gibi, Cumhuriyet gibi ortak değerlerimizi hoyratça istismar edenler hep oldu.
Bu çevreler sırf kendi ikballeri, kendi menfaatleri, bireysel rant düzenleri bozulmasın diye yıllarca bu kavramların üzerinde tepindi durdular. Bunu en çok bölücü terör örgütüyle CHP zihniyeti yaptı. El ele verdiler, dirsek temasına girdiler, nevruz dediler, sokakları, caddeleri ateşe verdiler, bölücü örgütün paçavralarına sarıldılar, milletin inancına, mukaddesatına hakaret ettiler, daha bıyıkları yeni terlemiş Mehmetçiklerimizi şehit ettiler. Cumhuriyet dediler, senelerce vatandaşı yasaklara mahkum bıraktılar. Laiklik dediler, Atatürk dediler, Gazi'nin annesinin başındaki örtüyü kızlarımıza çok gördüler. Üniversite kapısında onları ağlattılar, 'Ağlatmadık' dediler. Yalan söylemeyin ahlaksızlar. Kendi milletvekiliniz oldu o rektör yardımcısı. O kızlarımızı nasıl ağlattığını adım gibi biliyorum."
İkna odalarında onların başlarından başörtülerini çekip almak suretiyle üniversiteyi birincilikle bitiren başörtülü kızların başlarından keplerini, başörtülerini almak suretiyle onlara nasıl zulüm ettiklerini bildiklerini ifade eden Erdoğan, "Siz kendinizi kandırabilirsiniz ama bizi kandıramazsınız ama o devran şimdi bitti mi? AK Parti ile kapandı mı?" diye konuştu.
"İstismar siyasetinin başını CHP çekiyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların kendi marjinal ideolojileri için ortak değerlerin hepsini de tepe tepe kullandıklarına dikkati çekti. Bugün de aynısını yaptıklarına, istismar ve yağma düzenlerini devam ettirdiklerine işaret eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Bu istismar siyasetinin başını CHP çekiyor. CHP bir taraftan 'Atatürk'ün kurduğu partiyiz.' diyor, diğer taraftan Kandil'in uzantılarıylaseçim ittifakı yapıyor. CHP hem 'Cumhuriyetçiyiz' diyor hem de Cumhuriyete saldıranlara, ülkemizin birliğine kastedenlere yoldaşlık ediyor. Hem 'Milletin inancına saygılıyız.' diyorlar hem de 'İslam dünyasından kaynaklanan terör.' şu ifadeye bak. Bu ifadeyle Müslümanları töhmet altında bırakıyorlar.
Hem 'Ezanla sorunumuz yok.' diyorlar hem de İstiklal Caddesi'nde ezanı Muhammediyi ıslıklayan edepsizlere kol kanat geriyorlar. CHP hem 'halkçıyız' diyor hem de 15 Temmuz gecesi halka kurşun sıkan FETÖ'cü alçakların avukatlığını üstleniyor. İnanın rüzgar gülü olsa bu kadar sağa sola dönmez, emin olun bukalemun olsa bu kadar sık renk değiştirmez. En küçük bir hassasiyeti, omurgası, ilkesi, prensibi olmayan bir siyasi parti bunu yapmaz."
Gazi Mustafa Kemal'in izinden giden bir partinin, Kandil'in ve Pensilvanya'nın uzantılarına taşeronluk yapmaması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, "İçinde vatan sevgisinin kırıntısı bulunan bir parti, gidip Türkiye'yi yurt dışında önüne gelene... Hatta ve hatta Avrupa Parlamentosunda, Alman Parlamentosunda bölücü örgütün paçavralarını eline alanlarla yan yana resim çektirmez." değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, CHP'nin yeniden aday gösterdiği Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ın "Oy yoksa yol da yok, hizmet de yok." sözlerini anımsatarak, "Kibir kulesi ya. Mevcut yönetimin altında CHP'nin ne Cumhuriyetle ne Gazi ile hiçbir bağı yoktur. CHP de bugün Kandil'dekilerin hatırı, Gazi'nin hatırından çok daha fazla sayılıyor. Eş başkanların sözü hem CHP'de hem de ittifak ortaklarında Bay Kemal ve hanımefendiden de daha fazla geçiyor." diye konuştu.
"Oy istismar eden ne idiği belirsiz birisi"
Erdoğan, alana kurulan ekrandan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli'nin konuştuğu bir videoyu göstererek, "Bu adam Kürt değil. Bu Kürt kardeşlerimizin üzerinden oy istismar eden ne idiği belirsiz birisi." dedi.
HDP'li bazı milletvekillerinin söylemlerinin de yer aldığı görüntülerden sonra Erdoğan, şunları kaydetti:
"Görüyor musunuz Kandil'den talimat veriyor. Bu adam Kürt filan değil. Kütahya'dan sesleniyorum tüm Türkiye'ye. Türkiye'de 'Kürdistan' diye bir bölge var mı? Türkiye'de ne var? Güneydoğu Anadolu bölgemiz var mı, Doğu Anadolu bölgemiz var mı, Karadeniz'imiz, Akdeniz'imiz var mı, Orta Anadolu'muz, Ege'miz, Marmara'mız var mı? Ama Kürdistan diye bir bölge yok.
Sen Kürdistan'ı çok mu seviyorsun, Irak'ın Kuzeyi'nde var, defol git oraya, defol. Seninle beraber gelmek isteyenler varsa onları da al git. Siz, bizim ülkemizi bölemeyeceksiniz. 780 bin metrekareyle Türkiye'yi bölemeyeceksiniz."