25.05.2019 - 21:26 | Son Güncellenme:
AA
İftarın ardından konuşan Erdoğan, ülkenin sanatına ve sporuna yaptıkları katkılardan dolayı sanatçı ve sporculara teşekkür etti.
Kültür, sanat ve sporun milletlerin ortak değeri olduğunu ifade eden Erdoğan, dolayısıyla kültür, sanat insanları ile sporcuların ortaya koydukları eserler ve başarılarla tüm millete mal olmuş kişiler olduğunu vurguladı.
Bunun için sanatçı ve sporcuları daima el üstünde tutmanın, itibarlarını yükseltmenin, imkanlarını genişletmenin gayreti içinde olduklarını ifade eden Erdoğan, kültürel etkinliklere aktarılan devlet desteğini 2002'ye göre 50 kat arttırdıklarını, sadece sinema sektörüne verilen destek miktarını 40 kattan fazla yükselttiklerini söyledi.
Erdoğan, geçmişte, yılda sadece 9 filmi vizyona sokabilen sinema sektörünün bugün, 180 filme ulaştığını aktararak, şöyle devam etti:
"Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılması Kanunu ile bilet satışı ve hasılat paylaşımı başta olmak üzere, bu alandaki sıkıntıları büyük ölçüde çözdüğümüze inanıyorum. Daha önce de müzik eserleriyle ilgili sıkıntıları çözmüştük aynı şekilde edebiyat eserlerinin telifi konusunda da çok sıkı düzenlemelerimiz var. Dizi sektöründe de dünyada marka haline geldik. Bugün Türk dizileri 156 ülkede 500 milyon kişi tarafından izleniyor. Gittiğimiz ülkelerde bize ilk sorulan sorulardan biri, dizilerimiz ve onlarla özdeşleşen sanatçılarımız oluyor. Amerika'nın ardından ikinci sırada yer aldığımız dizi film ihracatında, 350 milyon dolarlık bir hacme ulaştık. Desteklenen özel tiyatro sayısını 4 katına çıkardık."
"Kültür merkezleri sayısını yaklaşık 3 kat arttırdık"
Türkiye'nin en modern opera standartlarındaki binasının, Cumhurbaşkanlığı Kongre ve Kültür Merkezi olduğunu belirten Erdoğan, Taksim'de de İstanbul'un şanına yakışır bir opera ve kültür merkezini inşa ettiklerini hatırlattı.
Erdoğan, "Fevkalade bir durum olmazsa 2021 yılında Taksim'deki, eski adıyla Atatürk Kültür Merkezi'ni, inşallah opera binası olarak yetiştirmiş olacağız." dedi.
Somut olmayan kültürel miras listelerinde temsil edilmeyen Türkiye'nin bugün 17 başlıkla bu listelerde yer aldığını belirten Erdoğan, "Bu listede dünyada 5. sırada bulunuyoruz. Dünya kültür mirası geçici listesindeki varlık ve alan sayımızı 18'den 77'ye, asıl listedeki temsil sayımızı da 9'dan 18'e çıkardık." ifadelerini kullandı.
Kültür merkezleri sayısını yaklaşık 3 kat arttırdıklarını aktaran Erdoğan, "Ankara'da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi içinde İstanbul'da da Rami Kışlası'nda ülkemizin en büyük kütüphanelerini kuruyoruz. Ankara'daki Cumhurbaşkanlığı Kültür Merkezi'nde bulunan külliye içindeki kütüphanemiz 3-4 ay içinde bitiyor. Rami Kışlası'ndaki herhalde 2-3 yılımızı alacak ama bir tanesi 5 milyon cilt kitaba hitap edecek, dijital sistem içinde bu var. İstanbul, 6 milyon cilt kitaba hitap edecek. Bunlar bizde olmayan şeylerdi ve şimdi bunlar gerçekleşiyor." diye konuştu.
"Lisanslı sporcu sayısı 280 binden, 9 milyonun üzerine çıktı"
Sporcular için de çok önemli destek ve altyapı hizmetlerini hayata geçirdiklerini vurgulayan Erdoğan, bugün Türkiye'nin, spor tesisi sayısı bakımından iftihar verici bir seviyeye yükseldiğini, lisanslı sporcu sayısının 280 binden, 9 milyonun üzerine çıktığını söyledi.
Türkiye genelinde 863 büyük spor salonunun yer aldığına işaret eden Erdoğan, "Ülkemizin 34 şehrinde, uluslararası standartlarda toplamda 750 bin seyirci kapasiteli 37 stadyum yapmak için kolları sıvadık. Bunlardan 16'sı tamamlandı, 13'ünün inşası sürüyor, 8'i de proje aşamasındadır. Hem sporcu yetiştirme hem de başarılı sporcularımızı destekleme konusunda, pek çok programı devreye aldık. Uluslararası alanda ülkemizi temsil eden ve başarı kazanan sporcularımıza özellikle sahip çıkıyoruz." dedi.
Erdoğan, sanatçı ve sporcuların, her şeyden önce çocuklar, gençler ve hatta büyükler için birer rol model haline dönüştüğünü unutmaması gerektiğinin altını çizerek, "Yaptığınız iş yanında özel hayatınızla, oturmanızla, kalkmanızla, konuşmanızla, tercihlerinizle büyük kitleleri etkileyebiliyorsunuz. Öyle ki kimi durumlarda devletin, milli eğitim, kültür, aile bakanlıkları ile yapamadıkları işleri, sizler tavrınızla bir hamlenizle gerçekleştirebiliyorsunuz." değerlendirmesini yaptı.
"Göstereceğiniz bir duruş, daha etkili oluyor"
"Az önce Orhan baba ile konuşuyorduk. 'Sigara içmedim.' diyor. Ben de hayatımda hiç sigara içmedim." diyen Erdoğan, "Sigara, alkol, uyuşturucu gibi bağımlılık yapan maddelere karşı toplumda bilinç uyandırmak için sizin göstereceğiniz bir duruş, kamunun yıllar süren kampanyalarından inanın daha etkili oluyor. Aynı şekilde kadınlara, çocuklara, engellilere yönelik farkındalık oluşturma çalışmalarında sizlerin öncülük etmesi, çok farklı yerlere toplumu taşıyabiliyor. Yine hayvanlara yönelik şiddet ile ilgili gösterdiğiniz duyarlılıkla, bu yönde hızlı ve etkin adımlar atılmasını sağlayabiliyorsunuz. Tüm bunlar sizlerin sorumluluğunun ağırlığını gösteriyor." ifadelerini kullandı.
"Gücünüzü hayırlı işlerde kullandığınız her durumda yanınızdayım"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sanatçı ve sporcu olarak toplumu etkileme ve yönledirme gücünüzü hayırlı işlerde kullandığınız her durumda daima yanınızda yer alacağımı bilmenizi istiyorum." diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu gücünüzü çocuklara, gençlere ve tüm topluma yönelik olumsuz örnek teşkil edecek şekilde istismar edecek olanlara karşı da bilesiniz ki bu toplumun sizlere çok çok büyük vefa borcu olacaktır ve bunu da yerine getirecektir. Önünü, arkasını tam olarak bilmeden siyasi tartışmalara taraf olan sanatçı ve sporcularımızın durumu bizi çok çok üzmüştür ve üzüyor. Hep söylediğim gibi sanatçı sanatıyla, sporcu sporuyla konuşur, buradan hasıl olan itibarı da ülkesi ve milleti için kullanır. Türkiye'nin iftihar verici eserlerinin açılışında hazır bulunmak, milli bayramlarda yer almak, kritik dönemlerde destek amacıyla kamuoyu önüne çıkmak başkadır, günlük siyasi polemiklerde taraf olmak bambaşkadır.
Sanatçı ve sporcunun siyaset yapma hakkı yok mu? Elbette var. Bizim partimizde çeşitli kademelerde vazife üstlenen pek çok sanatçı, kültür insanı, sporcu arkadaşımız bulunuyor. Başka partilerde de aynı kimlikle kişiler mevcut. Bir siyasi partiye üye olmak suretiyle yani siyasetçi kimliğiyle bu faaliyet yürütülebilir ama sadece sanatçı ve sporcu kimliğine sahip kişilerin siyasi polemiklerde yer almaları onları yıpratır, milletimizin de yüreğinde kırgınlıklara yol açar. Bugün burada bulunan tüm sporcu ve sanatçılarımızın sorumluluklarının bilincinde olduklarını biliyorum. Bunun için sizleri şahsım, milletim adına tebrik ediyorum. Sağ olun, var olun."
"Kültürü, sanatı, sporu desteklemeye, teşvik etmeye devam edeceğiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin kültürü, sanatı, sporu desteklemeye, teşvik etmeye devam edeceklerini dile getirerek, sanatçı ve sporcu dostu olarak anılmanın kendileri için en büyük mutluluk olduğunu söyledi.
Şu anda bulunulan salonun Dolmabahçe Sarayı'nın Muayede Salonu olduğunu aktaran Erdoğan, bu salonda inşasından bu yana sadece uluslararası toplantıların imza törenlerinin yapıldığını belirtti.
Erdoğan, bu mekanın her zaman toplanılan, her zaman törenlerin yapıldığı bir salon olmadığını, onun için de adının Muayede Salonu olduğunu ifade ederek, kendilerinin de bu salonda müstesna günlerde, uluslararası toplantılar vesilesiyle toplandıklarını vurguladı.
"Şimdi de bizler bu ramazan ayının böyle anlamlı bir gecesinde siz sporcu, sanatçı dostlarımızla bir araya gelelim ve tarihten devraldığımız bu mirasın kubbesi altında toplanalım istedik." diyen Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Çünkü biz medeniyet iddiası olan bir geleneğin temsilcisiyiz. Dünyanın en kadim medeniyetini yeniden yükseltmek, yeniden üretken hale getirmek, yeniden cazibe merkezi yapmak için çalışıyoruz. Bunu da inanıyorum sizlerle beraber başaracağız. Sanat ve spor boyutu güçlü olmayan bir medeniyet eksik kalır. Ecdadımızın bu alanlarda ortaya koyduğu eserler ve başarılarla geride bıraktığı mirasla iftihar ediyoruz. Bizim de sonraki nesillere onların iftiharla yad edecekleri eserler ve başarılar bırakmamız gerekiyor. Ben bir kez daha ülkemize ve milletimize yaptığınız katkılar için sizlere yine şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Geleceğe bırakacağınız eserler ve başarılar için, yürüttüğünüz çalışmalarda sizlere kolaylıklar diliyorum. Şimdiden mübarek Ramazan Bayramınızı tebrik ediyorum. Hepinize bu ilginiz, alakanız sebebiyle sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum."
Programa, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, sanatçı Hülya Koçyiğit, Orhan Gencebay, İbrahim Tatlıses, Sibel Can, Yavuz Bingöl, Metin Şentürk, Hülya Avşar, Yusuf Güney, Hasan Kaçan, Berdan Mardini, Alişan ve eşi oyuncu Buse Varol, Müge Anlı, Dünya ve Avrupa Şampiyonu Milli Güreşçi Rıza Kayaalp, Avrupa Şampiyonu Milli Güreşçi Taha Akgül, Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, Trabzonspor Kulübü Başkanı Ahmet Ağaoğlu, Başakşehir Kulübü Başkanı Göksel Gümüşdağ, teknik direktörler Şenol Güneş, Ünal Karaman, Bülent Uygun, futbolcular Emre Belözoğlu, Arda Turan, Burak Yılmaz, Mert Günok, Volkan Babacan, Hamit Altıntop, Cenk Tosun, Oğuzhan Özyakup, Necip Uysal, Çağlar Söğüncü, Yusuf Yazıcı, Abdulkadir Ömür, Diriliş Ertuğrul dizisi oyuncuları ile spor ve sanat camiasından çok sayıda isim katıldı.