25.02.2017 - 16:45 | Son Güncellenme:
AA
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Anadolu Ajansı'na açıklamalar yaptı. Ajansın Yunanistan Dışişleri Bakanı Kocias'ın Türkiye hakkında sarfettiği sorması üzerine Çavuşoğlu, Yunan mevkidaşı Nikos Kocias'a sert yanıt verdi. Çavuşoğlu, "Kocias maalesef tahrikkar konuşuyor. 'Türk Genelkurmay Başkanı isteseydi de Kardak’a çıkamazdı' demiş. Görevi çıkmak olsaydı çıkardı. Unutulmasın, çıkacağımız zaman çıkmamız gereken yerlere çıktık" dedi.
Kocias'ın Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) terörle mücadeledeki başarısı konusundaki bazı yorumlarına da değinen Çavuşoğlu, Yunan mevkidaşına şu tavsiyede bulundu:
"Terörle mücadele konusunda içeride ve dışarıda sağladığımız gelişmeleri daha yakından izlemesini, TSK'nın yetenekleri konusunda da yanlış değerlendirme yapmamasını özellikle tavsiye ederim. Cenevre'de kendisine üzerine vazife olmayan işlerle uğraşmaması gerektiğini açıkça söylemiştim, bir kez daha tekrar ediyorum."
Çavuşoğlu, Kocias'ın Yunanistan Savunma Bakanı Panos Kammenos ile her zaman aynı çizgide olduklarına dair sözlerine ilişkin olarak da "Bunu görüyorduk ama kendisinin de alenen söylediği iyi olmuştur. Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim demişler" ifadesini kullandı.
Tüm tahriklere rağmen...
Türkiye'nin Yunanistan'ın ekonomik zafiyetlerinden faydalanmak istemesinin söz konusu olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Türkiye Yunanistan'ın ekonomik zafiyetinden yararlanmak isteyen bir ülke olsaydı, işler çok başka olurdu. Öyle düşünsek, her yıl bir milyon Türk'ün Yunanistan'a gitmesini teşvik etmezdik. Tüm tahriklere rağmen, Ege'deki faaliyetimizi yıllardır sınırlı tutmazdık. Bu beyanlar kadirşinaslıktan uzaktır ve tarihe yanlış not düşmektir."
Çavuşoğlu, Ege Denizi'nde birbiriyle bağlantılı birçok konunun bulunduğuna dikkati çekti. Kocias'ın taraflar arasındaki istikşafi temasların kesintiye uğradığına dair açıklamalarının doğru olmadığını ifade eden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Bizde devlette süreklilik vardır. Ben onun yaptığını yapıp, bu temasların içeriği hakkında ayrıntıya girmeyeceğim. Bunların ne noktada olduğunun, kimin ne yaptığının ayrıntısına girmeyeceğim. Ama arzu edilen bu ise böyle bir tartışmadan da kaçmam. Hep söyledik, Ege'de birbirleriyle bağlantılı birçok mesele var. Bunların bir kısmı da bazı antlaşmaların yorum farklılığından kaynaklanıyor. Biz bu sorunların istisnasız hepsini Yunanistan ile ele alıyoruz. Bunu uyuşmazlıklarımızın barışçı yollardan çözülmesi amacıyla yapıyoruz. Biz bu görüşmeleri iç politika malzemesi yapmadık, yapmayız. Kocias da yapmasın. Bunlar gazetelere mülakat konusu olmayacak kadar ciddi ve hassas işlerdir, devlet ciddiyeti göstersin."
Yunanistan'a kaçan darbeci askerler
Çavuşoğlu, Kocias'ın "15 Temmuz darbe girişiminin ardından 8 askeri taşıyan helikopterin içinde bulunanların kim oldukları bilinmesi halinde Yunanistan'a inişlerine izin vermezdik" ifadelerinin hatırlatılması üzerine de şöyle konuştu:
"Yunanistan'a kaçan hainleri taşıyan helikopterin içinde kim olduğunu bilseler iniş izni vermezlermiş. Darbe karşıtı imişler ama mahkemeye de karışamazlarmış. Anayasal sisteme karşı yapılan ihanetin, cumhurbaşkanımızın, başbakanımızın canına kastedilmesinin, meclisin bombalanmasının, vatandaşlarımızın şehit edilmesinin, yaralanmasının sorumluları konusunda yaptıkları ve yapmadıkları hususunda söyleyecekleri bundan ibaret ise bu esef vericidir. O zaman şu soruyu sorarım: Yunanistan'ın bu darbeci hainlerin işledikleri suçtan yargılanmasına engel olması, hangi adalet ve hukuk anlayışına, hangi iyi komşuluk ve dostluk ilişkisine uygundur?"
Yunanistan'ın bu tutumunun kendilerini şaşırtmadığının altını çizen Çavuşoğlu, "Zamanında PKK'nın şu anda hapiste olan elebaşısı da Yunanistan tarafından himaye edilmiş ve neticede Yunanistan'ın Nairobi Büyükelçisinin evinde Yunan devleti tarafından saklanmıştı. Yunanistan'ın başkentinde Türkiye Cumhuriyeti devletine zarar vermeye çalışan DHKP-C teröristleri kol geziyor. Daha da eski olan meselelere (Asala/17 Kasım) girmiyorum. Yunanistan'ın terörle mücadele konusundaki sicili bellidir ve giderek daha da kötüleşmektedir" açıklamasında bulundu.
Kocias'ın Batı Trakya'daki Türk azınlığına ilişkin ifadelerinin de "ibret verici" olduğunu belirten Çavuşoğlu, "Azınlığın en tabii insan haklarını kullanmasına engel olan politikalarını düzeltmek yerine, azınlık mensupları arasında bölücülük yapmaya çalışarak dikkatleri başka tarafa çekmeye çalışmaktadır. Türk azınlığa ilişkin politikalarının yanlışlığı, Avrupa Konseyi tarafından da belirlenmiştir ama Yunanistan, Avrupa Konseyi kararlarını uygulamamaktadır." dedi.
Rum meclisinin aldığı "Enosis" kararına da tepki gösteren Çavuşoğlu, 1960'dan beri Kıbrıs'ta çekilen sıkıntıların temelinde, Kıbrıs'ı Yunanistan'a bağlama hayallerini yansıtan Enosis'in yattığını vurguladı.
Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dökülen bütün kanların, çekilen bütün acıların temelinde 'Enosis' ve 'Enosis' hayaline kapılmışların eylemleri vardır. Hal böyleyken, Kocias'ın bunu önemsiz göstermeye çalışması, Türkiye'nin son gelişmeleri adadaki askeri mevcudiyetini sürdürmek için bahane olarak kullandığını söylemesi hem yalan hem de Yunanistan'ın çözüm müzakerelerinde hangi zihniyet tarafından temsil edildiğini göstermek bakımından ibret vericidir."
Kocias'ı Yunanistan'da Türkiye düşmanlığından beslenenlere şirin görünmek ve bundan siyasi çıkar elde etmeye çalışmak yerine, ülkesinin ve tüm bölgenin istikrarını düşünerek devlet adamı gibi davranmaya davet eden Çavuşoğlu, "Bizde Yunan düşmanlığından beslenen siyasetçiler prim kazanmaz. Bu, Yunanistan'da da böyle olduğunda sorunlarımızı masa başında görüşebilme ve çözebilme noktasına geleceğimize inanıyorum. Ama bunun için herhalde biraz daha beklememiz gerekecektir." diye konuştu.
Çavuşoğlu, Kocias'ın Türkiye'nin "huzursuz bir güç" olduğuna dair sözlerine de yanıt verdi.
"Böyle yalan yanlış tabirlerle ülkeleri tanımlamaya çalışmak bir dışişleri bakanına yakışmaz." diyen Çavuşoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye huzurlu bir devlettir. Ayrıca bölgede ve küresel düzeyde huzur ve istikrarın temini için de tüm imkanlarını seferber etmektedir. Terörizmle mücadelede en samimi ve etkin katkıyı ortaya koyan devlettir. Türk milleti de bu mücadelesinde devletinin istikametini belirlemekte, sürdürülen mücadeleye de verilebilecek en büyük katkıyı vermektedir. Kocias'ın bizimkinden çok, kendi fikri ve vicdani huzuru ile ilgilenmesi daha doğru olur."