23.06.2018 - 13:10 | Son Güncellenme:
DHA
Yozgat'ta seçim çalışmalarını sürdüren Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, partisinin Boğazlıyan ve Çekerek ilçe teşkilatları tarafından düzenlenen açık hava mitinglerine katıldı. Çekerek ilçesinde düzenlenen miting sonrasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandıran Bozdağ, 15 Temmuz darbe girişiminin kilit isimlerinden olan Kemal Batmaz ve Hakan Çiçek'e ait olduğu belirlenen yeni telefon mesajları konusuna şöyle cevap verdi:
"Bu yeni delil, şu anda açık ve net olan bu hususu ayrıca teyit etmektedir. FETÖ'nün bu darbe teşebbüsünün içerisinde olduğunu gösteren yüzlerce, binlerce delil var dosyalarda. Çünkü FETÖ'nün ordu içerisinde, emniyet içerisinde ve sivildeki teröristleri el birliğiyle bu darbe teşebbüsünün içinde yer aldılar. Vatandaşımıza, devletimize, milletimize, hukukumuza, Cumhurbaşkanımıza, hükümetimize, demokrasimize kastettiler. Tüm Türk milleti de bunun şahididir. Dosyalarda bunu çok net şekilde ortaya koyan yeterinden fazla delil vardır. Türkiye'nin ABD'ye gönderdiği geçici tutuklama ve FETÖ'nün Türkiye'ye iadesi talebinde bu delillerin tamamı vardır. Bu delillerin tamamı da bu darbenin FETÖ'nün talimatıyla FETÖ'nün teröristleri tarafından gerçekleştirildiğini göstermektedir. Bu yeni delil elbette ki bu konudaki delilleri teyit eder yeni bir delil. Yani Pensilvanya ile darbeye karışanlar arasındaki görüşmeleri ortaya koyuyor. Tabii bu da son derece önemlidir. ABD'den bizim beklediğimiz şey. FETÖ'nün darbe teşebbüsünü yaptığı ve yaptırdığı ve bunun bir numaralı faili olduğu gerçeğini artık bütün dosyadaki veriler ortaya koyuyor. Son delil de tam net bir şekilde FETÖ ile yazışmaları ortaya koyuyor."
'HERKESİN BİLDİĞİ ORTAYA ÇIKTI'
ABD'nin de darbe girişimini FETÖ'nün yaptığını çok iyi bildiğini ifade eden Bozdağ, "Bu son delil bu gerçekliği, bir kez daha tekrar etmektedir esasında. Herkesin bildiğini somut bir delille bir kez daha ortaya koymaktadır. ABD, Türkiye'de bu darbeyi FETÖ'nün yaptığını çok net bir şekilde biliyor. Elindeki bilgiler ve belgeler çok net. Ama ABD maalesef bugüne kadar FETÖ'yü Türkiye'ye iade etmeme konusunda bir ısrarın içinde. FETÖ'yü himaye eden, destekleyen bir tutumun içinde. Umarız yeni çıkan bu belge sonrasında ABD tutumunu gözden geçirir. Çünkü ABD'nin kaçacağı yer yok burada. Ve bu son delilin de ABD'ye kaçacağı herhangi bir alan bırakmadığını düşünüyorum" diye konuştu.
'İFTİRA EDİYORLAR'
CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin seçim günü Yüksek Seçim Kurulu'nun önünde oturacağı yönündeki açıklamalara da değinen Bozdağ, her seçim öncesi kaybedeceğini anlayan partilerin ve adayların seçime gölge düşürmek için seçime günler kala tempoyu artırıp, bu tarz açıklamalar yaptıklarını söyledi. Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Seçimi kaybedeceklerini görüyor, kaybetmeyi kendinin bir başarısızlığı olarak görmektense bunu YSK'ya yüklemek ve kazandığı bir şeyin kendi elinden alındığını iddia etmek daha işlerine geliyor. Bu nedenle YSK'ya iftira ediyorlar. Geçmişte de seçimi kirletmek, seçimin üzerine şaibe düşürmek, Türkiye'nin doğru yaptığı bir işi yanlış göstermek için gayretleri oldu, bunu başaramadılar. Türkiye'de seçimleri siyasi partiler kendileri beraber yapıyorlar. Birbiriyle demokratik rekabet içinde olan partilerin o yerdeki en son seçimde en fazla oyu alan 5 partisinin sandık kurulunda temsilcileri var. Ayrıca partilerin müşahitleri var, ayrıca vatandaşların da oyların sayım ve dökümünü takip etme hakları var. Vatandaş oy kullanmak için içeri girdiğinde tüm partilerin temsilcileri, vatandaşın kimliğini kontrol ediyor, imzasını beraber alıyorlar, oy pusulasını beraber veriyorlar, sandığı beraber açıyorlar, oyları beraber sayıyorlar. Sandığa beraber sahip çıkıyorlar. Böyle bir sistemde sandıkta hile olabilir mi, şaibe olabilir mi? YSK itirazları inceliyor, usulsüzlükleri inceliyor, süreci organize ediyor."
'YSK ÖNÜNDE NE YAPACAK?'
Seçim sürecinin içindeki asıl aktörlerin siyasi partiler olduğuna dikkat çekerek, yapılan açıklamalarla halkın tahrik edilmek istendiğini ifade eden Bozdağ, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye'de seçim sonuçları üzerine gölge düşürmek isteyenlerin tamamı yalan söylüyorlar, bilinçli iftira ediyorlar ve provokasyon yapmak istiyorlar. Biz bunu görüyoruz. Sayın İnce, YSK'nın önünde ne yapacak? Sandıklar YSK'nın önünde değil, YSK sadece sonuçları ilan ediyor. Ne yapıyor; bir provokasyon yapıyor, seçim sonucunun arkasından Türkiye'de halkı tahrik ediyor. Kendi aleyhine çıkacak sonuç nedeniyle şimdiden kendine bir alan açmaya çalışıyor. İnsanların bunu kabul etmesi mümkün değildir. Sayın İnce'nin yapacağı şey, 'Ben millete gittim, derdimi anlattım, projelerimi anlattım vatandaş beni değil Tayyip Erdoğan'ı seçti. Milletime ve verilen karar saygım sonsuzdur' deyip demokrat bir insan olarak kararı içine sindirmesidir doğru olan. Ama belli ki bunların başka hesapları var, evdeki hesap çarşıya uymaz. Hiçbir hesap Türkiye'nin demokratik olgunluğuna gölge düşüremez. Seçimlerimize ne Muharrem İnce ne de onun gibi düşünenler gölge düşüremeyecektir."