SiyasetBM’nin Suriye’deki başarısızlığı utanç verici

BM’nin Suriye’deki başarısızlığı utanç verici

25.09.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada güçlü, etkin ve güvenilir bir BM’ye ihtiyaç olduğunu belirterek, “Hiçbir konu şu anda Suriye’deki durumdan önemli ve ciddi değil” dedi.

BM’nin Suriye’deki başarısızlığı utanç verici

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, güçlü, etkin ve güvenilir bir BM’ye ihtiyaç olduğunu belirterek, “Hiçbir konu şu anda Suriye’deki durumdan önemli ve ciddi değil” dedi. Cumhurbaşkanı Gül, 68. Dönem BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, günümüzde en derin krizlerin iç çatışmalardan ileri geldiğini söyleyen Gül, bu tür çatışmaların sıklık ve boyut bakımından artış gösterdiğini vurguladı. Yönetilenlerin, yönetenlerden rızalarını çekmelerinden kaynaklanan siyasi meşruiyet sorunlarına dayalı bu tür çatışmaların, ülke içi düzenlerin sarsılmasına yol açtığını dile getiren Gül, şöyle konuştu:
‘Ortak yanılgı içindeler’
“Siyasi meşruiyetten yoksun liderlerin hepsi, ortak bir yanılgı içindedirler; geleceği görmek ve dönüşümü yönetmek yerine, kendi halklarına karşı sorumsuz hareketlerle zaman kazanabileceklerine inanırlar. Nihayetinde bu tür iç çatışmalar, Suriye’de tanık olduğumuz trajedideki gibi iç savaşlara yol açmaktadır. Bu liderlerin eylemlerinin kendi sınırlarının ötesinde de barış ve güvenliğe yansımaları olmaktadır. Bazı liderlerin, kendi güvenliklerini diğer ülkelerde güvenlik sorununa sebep olacak şekilde belirlemekte ısrar etmeleri halinde, müşterek güvenlikten söz edilemez. Bugün, bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliğin sağlanması, her bir ülkede iç düzeninin idamesine bağlıdır. Bölgesel ve uluslararası güvenliğin anahtarı, gerçek iç barıştır. Bu konu, önümüzdeki yıllarda daha fazla karşılaşacağımız bir mesele olmaya devam edecektir.”
‘Saldırgana cesaret veriyor’
Güçlü, etkin ve güvenilir bir BM’ye ihtiyaç olduğunu kaydeden Gül, şunları ifade etti:
“Günümüzün küresel gerçeklerine hazırlıklı bir BM’ye ihtiyaç duyuyoruz. Böyle bir BM, uluslararası barış ve güvenliğin muhafazası için harekete geçme yeteneğine sahip olmalıdır. Güvenliği, adaleti ve insanların temel hak ve özgürlüklerini koruyabilmelidir.
Güvenlik Konseyi’nin tepkisiz kalmasının, saldırgan rejimleri cesaretlendirdiğinin bilincinde olmalıyız. Acımasız eylemlerin faillerini adalete ve hukuka teslim etmeye muktedir bir BM’ye ihtiyacımız var. BM’nin kurucularının tasavvur ettiği gerçek barışçı bir dünyaya ancak böyle bir BM ile ulaşabiliriz. Bu, asli bir hedef olmanın ötesinde, acil bir ihtiyaçtır.
Hiçbir konu şu anda Suriye’deki durumdan önemli ve ciddi değil. Suriye halkını kaderine terk edemeyiz ve etmemeliyiz. Suriye’nin acısını dindirme sorumluluğu, artık uluslararası toplumun omuzlarındadır. Kararsız kalarak kaybedilen her gün, Suriye’de barışa ulaşma imkanından biraz daha uzaklaşıldığını idrak etmeliyiz. Suriye’deki çatışma, bölgesel barış ve güvenliğe ciddi bir tehdide dönüşmüştür.
‘İstikrar sağlanmalı’
Soğuk savaş döneminin vekalet savaşlarının tekerrür etmesi, Suriye’yi daha derin bir kargaşaya sürükleyecektir. BM Güvenlik Konseyi’nin Suriye’de asli sorumluluğunu yerine getirmedeki başarısızlığı utanç vericidir. Suriye halkı, 21. yüzyılın en vahim katliamını yaşarken, uluslararası toplumun sadece seyirci kalmasının yarattığı hayal kırıklığının yerini ne tutabilir? Bu tespit, beni ne yapılması gerektiği sorusuna getiriyor. Barışçıl bir çözüm için, amaçları iyi belirlenmiş ve iyi hesaplanmış mantıklı bir strateji geliştirilmelidir. Bu strateji, Suriye’deki iç savaşı bitirmeyi, Suriye halkının emniyet ve güvenliğini derhal sağlamayı ve ülkede istikrarlı geçişin sağlanmasını hedeflemelidir.”