Gümrüklerden sorumlu Devlet Bakanı Serdaroğlu, hayali ihracat ve kara para aklama olayına el koydu ve takipsizlik bizi bağlamaz. Soruşturma birkaç yönden sürüyor" dedi.
SHOW TV, Cine 5 ve İktisat Bankası sahibi Erol Aksoy'a ait AKS firmasının ihracat belgelerini tahrif ederek, devleti soyma girişimine ilişkin soruşturma sürerken, Kadıköy Savcılığı'nın daha önce mali polisin başvurusunu takipsizlikle sonuçlandırdığı dosya da yeniden canlanıyor.
Erol Aksoy'un Show TV de kapatılan dosyayı savunurken, "savcılık takipsizlik kararı verdi" şeklindeki gerekçesine ilişkin sorumuzu yanıtlayan Gümrüklerden sorumlu Devlet Bakanı Rıfat Serdaroğlu, "takipsizlik bizi bağlamaz. Soruşturma birkaç yönden sürüyor" dedi.
Bakan Serdaroğlu, Milliyet'e şu değerlendirmeyi yaptı:
"AKS firmasına ait ihracat belgelerinin tahrif edilmesi olayıyla ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şube ekipleri daha önce çalışma yapmışlar. Bu çalışma, savcılığa intikal ettiri
lmiş. Savcılığa intikal ettirilen kişilerden bazıları hakkında takipsizlik kararı verilmiş, bazıları hakkında dava açılmış. Takipsizlik kararı bizi bağlamaz. Çünkü, mali şube, bakanlığımıza bilgi vermemiş. Biz bakanlık olarak kendi mevzuatımız açısından teftişimizi yapıyoruz. 18 Başmüdürlüğümüze yazı yazıldı. Bugün (dün) faks emriyle bu çalışmaların hızlandırılmasını istedim. Bizim açımızdan olayın birkaç yönü var. Birinci olarak, gerçek ihracat belgelerinde görünen ihracatın yapılıp yapılmadığını, belgelerde görünen mallararın teslim edilip edilmediğini, imalatçı firmaların bu ürünü imal edip etmediklerini, tahrifatlı belgeler kullanılarak, vergi iadesi alınıp alınmadığını veya bu belgeler marifetiyle yasa dışı
döviz girişi yapılıp yapılmadığını araştırıyoruz. Durum, müfettişlerin yapacağı inceleme - soruşturma sonucunda ortaya çıkacak ve yasaların emrettiği işlemler yapılacaktır."
SHOW TV, Cine 5 ve İktisat Bankası'nın sahibi Erol Aksoy'un AKS şirketinin hayali ihracat ve kara para aklama oyunu 22 Haziran 1996'da dönemin Kaçakçılıktan Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Naci Kumaş tarafından açıklanmıştı.
Kumaş, operasyonu yöneten İstanbul Mali Şube Müdürü Ercüment Özbeyli ve yardımcısı Vasfi Kara ile Emniyet Amiri Demiray Cavdar'ı da yanına alarak medya temsilcilerinin huzurunda büyük tezgahı ayrıntılarıyla anlatmıştı. Emniyet müdür yardımcısı Kumaş, açıklamasında yakalananların, "Resmi evrakta tahrifat yapmak suretiyle Devletten haksız
KDV iadesi almak ve kıymetli evrak üzerinde yapılan tahrifata bilerek gözyummak, VUK'nun ilgili maddelerine muhalefet" suçunu işlediğini öne sürmüştü.
Dönemin İstanbul emniyet müdür yardımcısı Kumaş, İnter - Ata Gümrükleme Turizm Dış Ticaret A.Ş. hissedarları Engin Arslantepe, Levent Mustafa Atalay, Fehmi Gürcan, Aydın Yalnız, Gümrük çıkış beynamelerinde tahrifat yaptığı öne sürülen Atilla Ünal, Tuşe Tekstil Sanayi Ticaret Limited Şirketi sahibi Nihat Tomu, MGS Marmara Dış Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Gürcan Pöge ve İhracattan Sorumlu Müdür Uğur İnç, Gümrük karnelerinin sahipleri Hasan Yavuz Baysan ile M. Kenan Güney ve MEK El Aletleri Makina Sanayi A.Ş'nin sahibi Mehmet Emin Kılıçkıran büyük vurgunun suçluları olarak açıklamıştı. Mali polisin operasyonu sonucu yakalanan 11 sanık basın mensuplarının karşısına çıkarılmıştı.
Kumaş, bir istihbarat çalışması sonucu Kızıltoprak Asım Us Sokak 20 numarada bulunan İnter - Ata Gümrükleme Turizm Dış Ticaret A.Ş'nin yetkililerinin Halkalı Tekstil İhtisas Çıkış Gümrüğü kanalıyla yaptıkları ihracatlarda Gümrük çıkış beyannameleri ve faturalarının KDV iade nüshalarında oynama yaparak büyük meblağlarda ihracat yapılmış gibi göstererek ihracatçı firmaların Devlet'ten haksız KDV iadesi aldıklarının belirlenmesi üzerine harekete geçtiklerini bildirmişti.
17 Haziran'da şirket merkezine baskın düzenleyen Mali şube ekiplerinin sanıklarla birlikte AKS TV Reklamcılık A.Ş, MGS Marmara Dış Ticaret A.Ş, Mek El Aletleri Makina A.Ş, Serateks tekstil, Şenteks Tekstil ve Tuşe Tekstil firmalarına ait ihracat dosyalarının da ele geçirildiğini kaydetmişti.
Sanıkların yakalanmaması halinde o günün parasıyla 1 trilyon 395 milyar 382 milyon liranın KDV'si olarak devletten 209 milyar 962 milyon 83 bin lirayı ceplerine indireceklerini dile getiren Müdür Yardımcısı Naci Kumaş, açıklama sırasında tahrifatlı belgeleri de basın mensuplarına gerçek nüshalarıyla birlikte göstermişti.
SHOW TV, Cine 5 ve İktisat Bankası'nın sahibi Erol Aksoy'a ait AKS firmasının tahrifatlı ihracat belgeleri ile devleti soyma girişimine hayalici şirketleri de ortak ettiği anlaşıldı.
Aksoy'un AKS firmasının tahrifatlı ihracat belgelerinde mal aldığı veya sattığı şirket olarak görünen Marmara İnşaat Turizm Gıda ve Tekstil Sanayi Dış Ticaret Limited Şirketi hayali ihracat karşılığı tahrifatlı belgelerle haksız KDV iadesi aldığı belirlendi. AKS firmasının gümrükleme işlemlerini yapan İnter - ATA şirketinin aynı zamanda Marmara şirketiyle de aynı şekilde çalıştığı saptandı. Mali polisin yaptığı baskın sonucunda AKS firmasına ait tahrifatlı belgelerde ilgili şirket olarak adı geçen Marmara Dış Ticaret'in tahrif edilmiş belgelere dayanarak Mecidiyeköy Vergi Dairesi'nden 30 milyar lira haksız KDV iadesi aldığı belgelendi.
İstanbul Emniyeti tarafından 24 Haziran 1996 tarihinde Kadıköy Savcılığı'na yazılan fezlekede Aksoy'un ortak iş yaptığı Marmara Dış Ticareti hakkında şu saptamaya yer verildi:
"Düzenlenen tahrifatlı beyannameler ile Marmara Dış Ticaret ünvanlı firmanın Mecidiyeköy Vergi Dairesi'ne 96 / 4. döneme ait talep dosyası ile başvurarak, 30 milyar lira KDV iadesi aldığı ilgili vergi dairesinden alınan cevabi yazıda anlaşılmıştır."
İstanbul Emniyeti Mali polisinin düzenlediği fezlekede birlikte çalışan AKS firmasının gerçek ihracat bedeli olan 7850 doları belgelerde elle oynama yaparak, 1 milyon 997 bin 850 dolara, ortak iş yaptığı Marmara Dış ticaret'in gerçek ihracat bedeli olan 41.830 doları, kalemle ekleme yaparak 9 milyon 174 bin 110 dolara yükselttiği saptanıyor.
Bu saptama üzerine mali polisin, Marmara Dış Ticaret şirketi Genel Müdürü Gürcan Pöge ile İhracattan sorumlu Müdürü Uğur İnç'i gözaltına alarak ifadelerine başvurduğu ve savcılığa sevkettiği öğrenildi.
1- Televizyonculuk yapmak için kurduğunuz AKS TV Reklamcılık A.Ş. ile neden "tişörtcülük" yapmayı tercih ettiniz?
2- Anonim Şirket gibi büyük bir firmayla 120 adet tişört ihraç edip, 1200
dolar kazanmak için mi ihracat işine girdiniz? Yoksa, bu göstermelik ihracatla elde ettiğiniz ihracat belgelerinin nüshalarında elle oynama yaparak resmi evrakta sahtecilik suretiyle devleti soymayı mı amaçladınız?
3- Şirketinizin göstermelik ihracat belgelerinde 120 adeti 36.120 adet, 1200 doları 361.200 dolara çıkartarak neyi amaçladınız? Resmi evrak üzerinde elle oynama yaparak hayali ihracat tutarları üzerinde bankanıza yatırdığınızı öne sürdüğünüz yüzbinlerce doları 120 tişört karşılığında mı aldınız? Yoksa, yurt dışında kaynağı belirsiz kara paranızı mı akladınız?
4- Garip savunmanızda "eski döviz kredi taahhütleri"ni kapatmak için ihracat satın aldığınızı söylüyorsunuz. Taahhütlerinizi ihracat yaparak kapatmak yolu varken, neden "tahrif edilmiş belgelerle hayali ihracat" satın alma yoluna gittiniz? Devletten tahrif edilmiş belgelerle haksız vergi iadesi alırken yakalanan Marmara Dış Ticaret dışında mal veya belge satın alcak başka şirket bulamadınız mı? Yoksa, elle şişirilmiş rakamlarla hayalinizde yaptığınız ihracatla teşvik taahhütleri mi kapatmaya çalıştınız?
5- Şirketiniz AKS'a ait tahrif edilmiş ihracat belgeleri ile bu belgelerde adı geçen ve mali polisce haksız KDV iadesi alırken yakalanan Marmara Dış Ticaret'in aynı gümrükleme şirketi olan İnter - ATA'yla çalışması bir tesadüf mü?