15.11.2017 - 13:39 | Son Güncellenme:
AA
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TBMM Plan Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığının 2018 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı. İslam coğrafyasında yıllardır süregelen Filistin ve Afganistan meselelerinin yanı sıra bugün Irak, Suriye, Körfez ülkeleri ve Suudi Arabistan, Mısır, Katar gibi meselelerden bahsedilir olduğunu hatırlatan Soylu, kendine ait bir ortak güvenlik paradigması oluşturan Avrupa'nın DEAŞ karşısındaki çaresizliğinin, yetersizliği ve içine kapanmasının, göç sorunu karşısındaki tutarsız tavrının, kendi içindeki aşırı milliyetçi eğilimlere karşı teslimiyetinin, güvenlik eksenli bir arada olma kaygısının, vekalet savaşlarından medet uman küresel güçlerle ortaya koyduğu ittifakın, bir umut projesi olarak başlayan Avrupa Birliği adına, hayal kırıklığı yarattığını kaydetti.
Soylu, bugün DEAŞ'la mücadele aracı olarak kullanıldığı iddia edilen terör örgütlerinin yarın DEAŞ'n yerini almaya aday olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı: "Kitlesel göç, insan ticareti, kaçakçılık, terör, vekalet savaşları... Türkiye bütün bu sorun alanlarının tam da kesişme noktasındadır. Ve bütün bunlarla 21. yüzyılı karmaşıklaştırmak isteyenlere karşı bir medeniyet, istikrar ve yükseliş mücadelesi vermektedir. Yine bütün bunların yanı sıra içeride 27 Nisan e-muhtırasıyla başlayan, gezi ve 17-25 Aralık'la devam eden ve 15 Temmuz'la da pik yapan, Türkiye’nin güvenlik kapasitesini zayıflatmayı amaçlayan, Türkiye'nin demokrasiye bağlılığını, direncini, kapasitesini test eden, kardeşliğini kırmaya çalışan bir süreçle karşı karşıyayız. Hem dışındaki fotoğrafa hem de içeride bahsettiğim bu sürece rağmen FETÖ, DEAŞ, PKK, yasadışı sol terör örgütleriyle eş zamanlı olarak mücadele edebilen, güvenlik ve savunma teknolojisini sürekli arttıran ve millileştiren bir Türkiye... Yaşadığı travmalara rağmen ikinci çeyrek büyüme rakamları yüzde 5,1 olan, üçüncü çeyrek büyüme rakamı için yüzde 7 tahminleri konuşulan, son bir yıllık ihracatını 153.2 milyar dolara getiren bir Türkiye..."
Terör kıskacına alınmak istenilen bölgede, Batman'da son bir yılda toplam turist sayısının yüzde 40, Diyarbakır'da yüzde 124, Van'da iki katın üzerinde artış gösterdiğine dikkati çeken Soylu, medeniyetler beşiği Mardin'de yabancı turist sayısının yüzde 597 artış gösterdiğini, toplamda yılın ilk 9 ayında Türkiye'nin 26 milyon turisti ağırladığını söyledi.
'ÖZVERİLİ MÜCADELE ORTAYA KONUYOR'
"Dikkatinizi çekmek isterim ki bu Türkiye, bütün bu başarıları, birilerinin sürekli olarak kaldırılmasını istediği OHAL içerisinde gerçekleştirmektedir." diyen Soylu, Türkiye'nin OHAL'i, terörle mücadeleyi, kişisel hak ve özgürlüklerden taviz vermeye bahane olarak görmediğini, hukukun üstünlüğünden sapmadığını vurguladı.
Her şeye rağmen, kendi potansiyelini ortaya koyabilen, içeride ve dışarıda kendi menfaatlerini önceleyen politikaları uygulayabilme kabiliyetine sahip, hedefleri olan ve 2019'da yeni bir yolculuğa çıkacak bir Türkiye'nin olduğunu dile getiren Soylu, "Bu Türkiye huzur, istikrar ve büyüme yolculuğuna devam ediyor. Ve 2019’a giderken bu üçüne her zamankinden çok daha fazla ihtiyaç duyuyor." diye konuştu.
Soylu, İçişleri Bakanlığının, oldukça eskiye dayanan bir uygulama pratiğine sahip olduğuna vurgu yaparak, 15 Temmuz’dan sonra kurumsal yapıda Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlıkları noktasında birtakım değişiklikler yaşanmasına rağmen, hem bu birimlerin hem de görev sahalarının İçişleri Bakanlığına yabancı olmadığını söyledi. Bakanlığın bütün insan kaynağının bu özellikli dönemde kendi görev alanlarında çok özverili bir mücadele ortaya koyduğunu dile getiren Soylu, "Yaşanan bölgesel değişimler, teknolojik gelişmeler, suç türleri ve sayısındaki artış, buna mukabil teknolojinin suçluyu yakalamada sunduğu imkanlar, kurumsal olarak bir değerlendirme yapmayı ve bazı adımları atmayı gerekli kılmıştır. Tarif etmeye çalıştığım mekansal ve dönemsel çerçeve, bizleri süreçleri tanımlamaya, tehditleri algılamaya ve buna göre hedef belirlemeye sevk etmiştir." dedi.
YENİ PROJELERE İMZA ATTIK
Silahlı kolluk kuvvetleri ile mülki ve genel idari hizmet birimlerini bünyesinde barındıran İçişleri Bakanlığının, bu iki farklı yapıya ait farklı operasyonel süreçlere sahip olduğunu belirten Soylu, şunları kaydetti: "Görev alanı içinde terörden uyuşturucuya, trafikten göçe, sınır güvenliğinden sahillerin korunmasına kadar çok değişik tehdit türlerinin baskısına maruz kalan bakanlığımız, görev sahasındaki herhangi bir idari ve reaksiyonel zafiyeti, en büyük tehdit olarak algılamaktadır. Süreç ve tehdit algısı doğrultusunda takip ettiğimiz yönetim hedeflerini esas itibarıyla beş başlık etrafında özetlemek mümkündür; entegrasyon ve koordinasyonu arttırmak, hizmet kalitesini ve kamu verimliliğini arttırmak, önemli alanlarda ortak bakış için politika belgeleri oluşturmak, sistemi performans ölçme ve izleme üzerine kurgulamak, teknolojik, beşeri ve lojistik kabiliyetleri arttırmak. Bu 5 hedefin altında da yapacağımız işlere dair daha mikro hedef ve stratejileri tanımladık."
İçişleri Bakanlığı olarak, geçen yıldan bugüne kadar rutin görevlerin yanı sıra hem mevcut başarılı projeleri devam ettirdiklerini, hem de yeni projelere imza attıklarını ifade eden Soylu, tamamen İçişleri Bakanlığı personeli tarafından kodlanan 95 yerli ve milli yazılımın bulunduğunu bildirdi. Soylu, Jandarma, Emniyet ve Sahil Güvenlikte kullanılan güvenlik sistemlerinin entegre olduğunu, modern bir acil durum koordinasyonu için Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezinin (GAMER) kurulduğunu, çocukların güvenliği için bir kamera altyapısını içeren güvenli okul projesinin gerçekleştirildiğini anımsatarak, okul servis araçları yönetmeliği ve trafik güvenliği uygulama politika belgesi konusunda yaptıkları çalışmaları anlattı.
'KESİNTİSİZ OPERASYON STRATEJİSİ'
Modern bir anlayışın ürünü olan ortalama hız koridoru ve maket trafik ekip aracı uygulamasını hayata geçirdiklerini belirten Soylu, terörle mücadelede kesintisiz operasyon stratejisini yürüttüklerini söyledi. Sınır güvenliği sistemlerinin, modüler beton duvar, sinir aydınlatma ve yüksek güvenlikli çitlerin yapıldığını anlatan Soylu, güvenlik korucularının yaş ortalamasının düşürüldüğünü, sayılarının arttırıldığını, özlük haklarının iyileştirildiğini dile getirdi. Çarşı ve sokakların güvenliği için bekçilerin yeniden rehabilite edildiğini ve sayılarının artırıldığına işaret eden Soylu, internetin bir hakaret ve kişilik haklarına saldırı alanı olmasına göz yummadıklarını bildirdi.
Soylu, şehirlerin güvenliği huzur operasyonları yaptıklarını, muhtarlarla iletişimi hızlı ve kesintisiz bir şekilde sağlayan muhtar bilgi sitemini oluşturduklarını, belediyelerde etkinlik ve verimliliği arttırmaya yönelik "bulut belediyecilik" uygulamasına imza attıklarına değinerek, halka değil teröriste hizmet eden bir yapıdan belediyelerin kurtarıldığını söyledi.
Soylu, köylerin temel altyapı ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik KÖYDES, büyükşehirlerin kırsal altyapısının desteklenmesi için ortaya konulan KIRDES projesine imza attıklarını anlattı.
200 MOTOSİKLET ALINACAK
Uyuşturucu ile mücadele ettiklerini, çocukların güzel Türkiye'yi tanıması, kardeşliğin pekişmesi için "Biz Anadoluyuz" projesini hayata geçirdiklerini, kamu verimliliğini hedefleyen bakanlık işlemlerinde yalınlaştırma projesine imza attıklarını anlatan Soylu, merkez ve taşra teşkilatları arasındaki iletişimi güçlendirmek için İZDES projesini gerçekleştirdiklerini söyledi. Soylu, devletin vatandaşa dönük yüzünü temsil eden açık kapı projesinden, mobil göç danışma merkezlerine, yeni kimlik kartlarının üretiminden, arşivlerin modern şekilde korunmasını ve sisteme girmesini sağlayacak dijital arşiv projesine kadar bugüne kadar birçok yeniliğe ve gelişmeye imza attıklarını dile getirdi. Bakan Soylu, şöyle devam etti:
"İç güvenlikte çalışma yaptığımız alanlardan bir tanesi güvenlik personeli sayısının arttırılması olmuştur. 2017 yılı Ekim ayı itibarıyla 268 bin 173 emniyet personeli, 179 bin 93 jandarma, 5 bin 453 sahil güvenlik ve 50 bin 727 güvenlik korucumuz, İçişleri Bakanlığı bünyesinde görev yapmaktadır. Ayrıca jandarmada 2017'de yüzde 60 olan profesyonelleşme oranını 2018 yılı için yüzde 65'e, sahil güvenlik komutanlığımızda ise 2016'da yüzde 71, halen de yüzde 81 olan profesyonelleşme oranını 2018 için yüzde 85’e çıkarmayı hedefliyoruz. AK Parti hükümetleri döneminde emniyet, jandarma ve sahil güvenlik teşkilatlarımıza toplam 62 bin 742 zırhlı ve standart araç alımı yapılmıştır. 2017 yılı sonuna kadar alınması planlananlarla 2016 alımlarına göre yüzde 60’lık bir artış sağlanmış olacaktır. Motosiklet alımları da 2016 alımlarına oranla yüzde 104 oranında artmıştır. Yaklaşık 200 motosikleti teslim ettik. Bu çok önemlidir. 200 motosikletin alımı şu anda sürmektedir. İnşallah 200 motosikleti de Şubat ayının ilk dönemlerinde polis ve jandarma teşkilatımızla buluşturacağız. Alımı polise yapmamız, jandarmaya vermediğimiz anlamın gelmiyor."
Soylu, "Kurumlarımız arasında öyle bir işbirliği var ki kimin ne kadar ihtiyacı varsa, alımı ne yaparsak yapalım, istersek İnsansız Hava Aracı alalım, istersek helikopter, zırhlı araç alalım ne yaparsak yapalım, polisin, jandarmanın ve Sahil Güvenliğin hatta birbirine olan dayanışmasını en üst seviyeye çıkartıp, bu ortak dayanışmadan ciddi bir sinerji elde ettiğimizi ifade etmek istiyorum." dedi.
HAVA ARAÇLARININ KAPASİTESİ ARTIRALACAK
Araç gereç noktasında bir diğer önemli başlığın ise hava araçları olduğunu belirten Soylu, şu bilgileri verdi: "Jandarma genel komutanlığımız bünyesinde Aralık 2016 öncesinde hiç insansız hava aracı ve insanlı keşif uçağımız yokken, şu anda 3 İnsanlı Keşif Uçağı (İKU), 4 İnsansız Hava Aracı (İHA), 4 Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) alımı yapılmış, 2 İKU ve 36 SİHA'nın da alımı planlanmıştır. Emniyet Genel Müdürlüğümüz bünyesinde de 2 İKU, 9 İHA, 2 SİHA alimi yapılmış olup, 2 İKU, 9 İHA, 3 SİHA alımı planlanmıştır. Bir taraftan terörle mücadelede, bir taraftan göçle mücadelede ve özellikle uyuşturucuyla mücadelede hava açısından elde ettiğimiz üstünlüğü devam ettirme gayretimiz sürekli politikalarımızın ana önceliği haline gelmiştir. Ayrıca daha önce hiç hava aracı olmayan Sahil Güvenlik Komutanlığımıza da 1 İKU, 6 İHA alımı planlanmıştır. Bunların yanısıra 2017 Ekim ayı itibarıyla bin 161 mini İHA drone mevcuttur ve 450 adet daha alım yapılacaktır. Bunların da bize ciddi katkısı vardır hem karakollarımızda hem kırsal operasyonlarımızda ciddi bir şekilde temaslarımızda olağanüstü bir katkı sunmaktadır. İnsansız hava araçlarıyla yapmış olduğumuz terör operasyonlarında şu ana kadar bir tek şehit vermedik. Dolayısıyla hava araçları noktasındaki kapasite artırma çalışmalarımız artarak devam edecektir." Soylu, entegrasyon anlayışlarının önemli bir ayağını, güvenlik sistemlerinin hem polis ve jandarmadaki insansız hava araçları ve dronelerle hem de kendi içinde entegrasyonun oluşturduğunu söyledi.
KİRALIK ARAÇ BİLDİRİM SİSTEMİ
Soylu, kiralık araç bildirim sistemi sayesinde 14 bin 851 kişinin aranma kaydının sisteme düşüldüğünü, bunlardan 7 bin 34'ünün yakalandığını söyledi.
YAKA KAMERASI SAYISI ARTACAK
Soylu, 2018 Nisan ayında sürücü belgesi ve pasaportların nüfus müdürlüklerince verileceğine, araç tescil işlemlerinin ise noterler tarafından gerçekleştirileceğine dikkati çekerek, "Bu devirle, emniyet teşkilatımızdaki 5 bin personel, halkımızın huzur ve güveninin temini için asli görevlerine döneceklerdir." ifade etti. Soylu, trafik birimlerindeki yaka kamerası sayısını artıracaklarını, 8 bin 275 olan yaka kamerasını, 2018'de 11 bin 275'e çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.
44 BİN 681 OPERASYON YAPILDI
Bu proaktif yaklaşım neticesinde son dönemde gerçekleştirilen operasyonlarda ciddi başarılar elde edildiğini, hem terör örgütünün eylem kabiliyetinin daraltıldığını hem de beslendikleri kaynakların önemli ölçüde kurutulduğunu vurgulayan Soylu, "Şunu çok açıkça ifade etmek isterim ki Türkiye, terörle mücadelede hem sonuçlar açısından hem beşeri açıdan hem de teknolojik açıdan son 40 yılın en üst noktasındadır ve mücadele kapasitesi her gün artmaktadır." ifadesini kullandı. Bakan Soylu, örgütün kış üslenmesini engellemek maksadıyla, operasyonların mevsim değişimlerine bakmadan kesintisiz şekilde sürdüğünü belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Örgütün fiili psikolojik gerileme durumu artık kronik hale gelmiş, kırsalda ve şehirdeki gerileme süreci iyice derinleşmiştir. Aralarında üst düzey teröristlerin de olduğu çok sayıda zayiat vermiş, depo ve mağaraları yok edilmiş, sözde gerilla taktikleri boşa çıkarılarak alan hakimiyetini kaybetmeleri sağlanmıştır. Terör örgütünün 2017 yılında şehit ettiği sivil vatandaş sayısı 46'dır. Bu acıya Necmettin öğretmenimiz, Aybüke Yalçın öğretmenimiz, AK Parti Lice teşkilat başkanımız Orhan Mercan dahil, Hakkari 1.sıra adayımız Ahmet Budak, Dicle ilçe başkanımız Deryan Aktert tarih itibarıyla dahil değildir. Ama hiçbirisinin kanı yerde kalmamış, failleri yakalanmıştır. Allah bütün şehitlerimize gani gani rahmet eylesin." Son bir yılda kırsalda 161'i büyük ve orta olmak üzere toplam 44 bin 681 operasyon yapıldığını vurgulayan Soylu, "Yeni bir uygulama olarak, emniyet, jandarma ve korucularımızdan oluşan ortak timlerle günlük ortalama 2.591 yol kontrolü yapılmıştır. Son 1 yılda 57 milyon 240 bin araç ve 123 milyon şahıs kontrolü gerçekleştirilmiştir." dedi.
30 BİN BEKÇİYE ULAŞMAYI HEDEFLİYORUZ!
Bakan Soylu, çarşı ve mahalle bekçisi uygulamasına yeniden işlerlik kazandırdıklarına dikkati çekerek, şöyle dedi: "Bu doğrultuda 6 ilde 2 bin 315 kişinin ataması yapılmış, 205 kişinin de işlemleri devam etmektedir. Halen mevcut bekçi sayımız 4 bin 537'dir. 7 bin bekçi alımına başlandı. Zannediyorum en geç şubat ayı ortalarında İstanbul'a 2 bin, Ankara'ya bin, İzmir'e 750 bekçi olmak üzere özellikle merkezlerde gece bekçiliği konusundaki o eskiden bildiğimiz hal aynı şekilde devam edecektir. Ayrıca 7 bin 500 kadromuz daha var. Bunu da buralarda tam anlamıyla gördükten sonra bunların alımlarını da gerçekleştireceğiz. 30 bin bekçi sayısına ulaşmayı hedefliyoruz."
142 ÜS BÖLGESİ VAR
Karakol ve üs bölgelerinin yapımı konusunda da bilgi veren Soylu, "37 karakol açılması planlanmış, 10 tanesinin inşaatına başlanmıştır. Ayrıca 78'i jandarma, 64'ü kara kuvvetlerine ait olmak üzere 142 üs bölgesi tutulmaktadır. İlaveten 86 geçici, 176 da kalıcı olmak üzere polis güvenlik noktaları oluşturulmaktadır." ifadesini kullandı. Soylu, uyuşturucu ve kaçakçılık operasyonlarıyla terörün finans kaynağına darbe vurulduğunu, özellikle Lice, Kulp, Silvan ve Genç kırsalında yapılan alan temizleme operasyonları sonucu geçen yıl uyuşturucu ekilen tarlalara buğday ekildiğinin tespit edildiğini kaydetti.