Bakan Çavuşoğlu, 'duyumlar geliyor' deyip açıkladı: 'Para karşılığı serbest bırakıyorlar'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'nin terör örgütü DEAŞ'ın elebaşı Ebubekir el-Bağdadi'yi etkisiz hale getirdiği İdlib'deki operasyona Türkiye'nin verdiği katkıya ilişkin, "Terörle mücadele anlayışımız çerçevesinde ve ayrıca müttefiklik ve stratejik iş birliği ruhuyla Türkiye de burada hareket etmiştir. Öncesinden bilgilendirme ve görüş alışverişinde bulunulmuştur." dedi.

Çavuşoğlu ve Gine-Bissau Dışişleri Bakanı Suzi Carla Barbosa, Dışişleri Bakanlığında ortak basın toplantısı düzenledi.

ABD'nin terör örgütü DEAŞ'ın elebaşı Ebubekir el-Bağdadi'yi etkisiz hale getirdiği operasyona Türkiye'nin katkısının ne olduğuna ilişkin bir soruya Çavuşoğlu, Türkiye'nin bugüne kadar sahada terör örgütlerinin hepsiyle mücadele ettiği yanıtını verdi. Türkiye'nin DEAŞ ile de göğüs göğüse çarpıştığını ve 4 binden fazla DEAŞ mensubunu etkisiz hale getirdiğini hatırlatan Çavuşoğlu, DEAŞ ile mücadeleye bundan sonra da devam edileceğini vurguladı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın da bu konuda gerekli açıklamayı yaptığını belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Milli Savunma Bakanlığımız da Trump'ın açıklamasından önce, bu konudaki iş birliğiyle ilgili açıklama yaptı. Terörle mücadele anlayışımız çerçevesinde ve ayrıca müttefiklik ve stratejik iş birliği ruhuyla Türkiye de burada hareket etmiştir. Öncesinden bilgilendirme ve görüş alışverişinde bulunulmuştur. Zaten detaylarıyla ilgili açıklamayı da Milli Savunma Bakanlığımız ve istihbaratımız yapıyor. Bu nedenle Trump Türkiye'ye teşekkür etmiştir."

"SAHADA VARIZ, ASKERİMİZ ORADA"

Türkiye'nin, DEAŞ ve YPG/PKK gibi terör örgütleriyle mücadelesinin süreceğinin altını çizen Çavuşoğlu, "YPG'lilerin Barış Pınarı Harekatı'nı da bahane ederek DEAŞ'lıları para karşılığında serbest bıraktığına dair duyumlar geliyor. Bunları da takip ediyoruz ve inceliyoruz. Zaten bir terör örgütünden de başka bir şey beklenmez." diye konuştu.

Çavuşoğlu ayrıca, Barış Pınarı Harekatı bölgesinden çekilmemeleri halinde Türkiye'nin teröristleri temizleyeceğini anlatarak, "Varsa çıkmayan, bunu temizleriz. Bu anlamda, (Barış Pınarı) Harekata ara verdik ya da o bildirimden sonra durdurduk demek, burada kalan teröristlere karşı hiçbir şey yapmayacağız anlamına gelmez. Zaten sahada biz varız, askerimiz orada, geri çekilme yok." dedi.

ABD ile Suriye konusunda varılan mutabakata ilişkin bir soru üzerine Çavuşoğlu, ABD ile önce Barış Pınarı Harekatı'na ara verme, sonra da teröristler buradan çıktıktan sonra harekatı durdurma yönünde bir anlaşma yapıldığını, ABD'nin de 120 saat sonunda YPG'li teröristlerin buradan çıkarıldığını yazılı taahhüt ettiğini belirtti.

Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Fakat hem ara verdiğimiz dönemde hem de daha sonra ABD'lilerle Cumhurbaşkanımızın başkanlığında yaptığımız müzakerelerde ise hep şunu söyledik, ABD'liler de bunu söyledi: 'Eğer çıkmayan biri varsa ya da o dönemde 40'a yakın taciz oldu biliyorsunuz, herhangi bir taciz olursa Türkiye'nin onları vurma hakkı vardır.' Şimdi, (teröristlerin) tek tük çıkmadıklarını görüyoruz. En son drone ile de saldırdılar, bir şehidimiz de var Allah rahmet eylesin. Biz de bu teröristleri, bundan sonra yine çıkmayan varsa onları da etkisiz hale getireceğiz."

Türkiye'nin Rusya ile vardığı mutabakatta da YPG/PKK'lı teröristlerin 150 saat sonunda Fırat Nehri'nden Irak sınırına kadar 444 kilometrelik bir uzunlukta 30 kilometrelik derinliğe çekilmesinin yer aldığını hatırlatan Çavuşoğlu, çekilmedikleri takdirde Türkiye'nin bu teröristleri de temizleyeceğini söyledi.

"TÜRKİYE VE ABD BAĞDADİ'NİN ETKİSİZ HALE GETİRİLMESİNDE İŞ BİRLİĞİ İÇİNDE OLMUŞTUR"

Terör örgütlerinin sahada kimi zaman birbiriyle mücadeleye girdiğini, kimi zamansa birbirine silah satarak ve petrol dahil her konuda alışveriş yaparak iş birliği içinde olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Rakka'da YPG'lilerin DEAŞ'lı teröristleri otobüslere bindirerek serbest bıraktığını hatta otobüslere binmesine yardımcı olduğunu hatırlattı.

Çavuşoğlu, "Türkiye ve ABD burada, bu anlamda da (DEAŞ elebaşı) Bağdadi'nin etkisiz hale getirilmesinde bir iş birliği içinde olmuştur." diye konuştu.

"RUSYA'DAN ASKERİ HEYET ÜLKEMİZE GELECEK"

Barış Pınarı Harekatı bölgesinde sahada Türk askerinin ve Suriye Milli Ordusu (SMO) unsurlarının bulunduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "(Teröristler) Varsa kalıntıları onları temizleriz. Geri bıraktıkları silahlar, şehirlere, yollara döşedikleri mayınlar dahil buna benzer temizlik çalışmalarımız da zaten duruyor. Bu faaliyetlerimizi bundan sonra da sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.

Bakan Çavuşoğlu, Suriye'ye ilişkin Rusya ile varılan mutabakatın ardından YPG/PKK unsurlarının ne kadar çekildiğine ilişkin bir soru üzerine, şunları kaydetti:

"Çekilenler de var. Rejim unsurları da bunu teyit ediyor, Rusya da teyit ediyor. Ama henüz tamamının çekildiğini söylemek mümkün değil. Bu konuda zaten askerlerimiz arasında temaslar var. Şimdi Rusya'dan bir askeri heyet de geliyor. Hem bu çekilme konusunda son durum nedir, bunu ele alacak arkadaşlarımız. Hem de 150 saat sonunda biliyorsunuz, 10 kilometrelik bir derinlikte Fırat Nehri'nden Irak sınırına kadar Kamışlı hariç devriyeler nasıl olacak, birlikte neler yapacağız, hangi adımları atacağız tüm bunları görüşmek üzere Rusya'dan da askeri bir heyet ülkemize geliyor."

GİNE-BİSSAU İLE İLİŞKİLER

Öte yandan, Gine-Bissau Dışişleri Bakanı Barbosa ile yaptıkları görüşmelerde ikili ve bölgesel ilişkileri ele aldıklarını anlatan Çavuşoğlu, Türkiye'nin Afrika kıtasına ve kıtadaki tüm ülkelerle ilişkilere büyük önem verdiğini söyledi.

Gelecek sene nisan ayında yapılacak Türkiye-Afrika Birliğinin üçüncü zirvesinin hazırlıkları sürerken, bir yandan da Türkiye'nin Afrika'daki mevcudiyetinin arttığını vurgulayan Çavuşoğlu, Türkiye'nin Afrika'da 42 büyükelçiliğinin bulunduğuna dikkati çekti. Çavuşoğlu, "On sene önce sadece 12 büyükelçiliğimiz vardı. On sene önce Türkiye'de sadece 6 Afrika ülkesinin büyükelçiliği vardı. Şimdi, 36 tane büyükelçilik var." ifadelerini kullandı.

TİKA'nın Afrika kıtasında 23 bölgesel ofisi olduğunu ve THY'nin kıtada 58 varış noktasına uçuş düzenlediğini belirten Çavuşoğlu, Türkiye'nin Afrika kıtası ile ticari ilişkilerinin 2,9 milyar dolardan yaklaşık 23 milyar dolara yükseldiğini kaydetti.

"FETÖ TEHDİDİNİ KENDİ GÖZÜNÜZLE GÖRDÜNÜZ"

Gine-Bissau ile eğitim ve kültür alanında yürütülen iş birliğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Maarif Vakfı, Afrika ülkelerinde sadece FETÖ okullarını devralmıyor, yeni okullar açıyor. Önümüzdeki süreçte Gine-Bissau'da, Gine-Bissau hükümetinin ve arkadaşım Suzi'nin de desteğiyle yeni okullar açacak." dedi.

Ülkedeki FETÖ mevcudiyetiyle ilgili aldıkları tedbirler için de Gine-Bissau Dışişleri Bakanı Barbosa'ya teşekkür eden Çavuşoğlu, "Siz de kendi gözünüzle bu terör şebekesinin sizin güvenliğiniz için de ne kadar tehlikeli, riskli olduğunu gördünüz. Esasen birçok Afrika ülkesi bu tehdidi, bu riski gördü, görüyor." diye konuştu.

"VİZELERİN KARŞILIKLI KALDIRILMASINDA MUTABAKATA VARDIK"

Mevkidaşıyla Türkiye'nin Afrika ile ilişkilerini ve ikili ilişkileri ele aldıklarını söyleyen Çavuşoğlu, iki ülkenin imzaladığı iki anlaşma ile ilişkilerin hukuki zemininin ve iki bakanlık arasındaki iş birliğinin güçlendirildiğini belirtti.

Kendisinin ülkeye yapacağı ziyaret öncesinde bir heyetin Gine-Bissau'ya gideceğini kaydeden Çavuşoğlu, ortak eğitim programları düzenlenmesi, seyahatin önündeki engellerin ortadan kaldırılması gibi konuları iki ülke gündemine alacaklarını vurguladı.

Çavuşoğlu, "Bugün imzaladığımız anlaşma ile de özellikle diplomatik, hizmet ve hususi pasaportlara karşılıklı olarak vizeleri de kaldırıyoruz." şeklinde konuştu.

İki ülke arasında Karma Ekonomik Komisyonu mekanizmasının da kurulduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, karşılıklı ticaretin ve yatırımların arttırılacağının, sağlık, turizm ve balıkçılık alanında tecrübe paylaşımında bulunulacağının altını çizdi.

Gine-Bissau'nun İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üyesi olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, "İstanbul'da kuracağımız İİT İstanbul Polis Merkezi'nde de Gine-Bissau'yu görmek istiyoruz. Davetimizi yaptık, sözleşme imzalandıktan sonra inşallah Gine-Bissau'nun katılımını da sağlayacağız." dedi.