‘Baharı beraber getireceğiz’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gezi davası, ekonominin durumu ve Suriye politikası üzerinden iktidara yüklendi, halka, “Asla ve asla umutsuzluğa kapılmayın, güzel baharı hep beraber getireceğiz” mesajı verdi.

Kılıçdaroğlu, dün partisinin Meclis grubu toplantısında özetle şunları söyledi:

UMUTSUZ OLMAYIN: Farklı görüşlerimiz olabilir ama bu ülke bizim ülkemiz. Huzur bırakmadılar biliyorum ama bütün vatandaşlarımdan istirham ediyorum; asla ve asla umutsuzluğa kapılmayın. Güzel baharı hep beraber getireceğiz. Halkın oylarıyla getireceğiz. Milletimiz dener, bakar ama bir noktada, ‘artık bu kadar da yeter, oyumun rengini değiştireceğim. Halktan yana bir kişiyi, onurlu bir partiyi iktidara taşıyacağım’ diyecektir ve biz bunu yapacağız.

GEZİ, AYDINLANMA HAREKETİDİR: Gezi olayları, bu ülkenin hayatı sorgulayan gençlerinin, bir baskı rejimine karşı tepkileridir. Gezi eylemini, bir baskının ortaya çıkardığı, aydınlanma hareketi olarak görmemiz gerekiyor. Çok sayıda gencimiz hayatını kaybetti. İktidarın kurduğu baskı sonucu bu gençlerimiz hayatını kaybetti. Hiçbir zaman ellerine silah almadılar. Bu kadar güzel, hoşgörülü eylemi, bir darbe eylemi gibi tanımlamak asla doğru değildir. Kini, öfkeyi, intikamı bir tarafa bırakmalıyız.

SARAYDA İŞSİZLİK YOK: Sarayda yaşayanların Türkiye’si ile halkın Türkiye’sini kıyaslayacağım. Sarayda yaşayanların Türkiye’sinde işsizlik yoktur. Halkın gündeminde işsizlik faciaya dönüşmüştür. Sarayın Türkiye’sinde yoksulluk yoktur. Arada bir 50 bin dolarlık çantayla yoksul evlerine ziyarete gidilir. Halkın yaşadığı Türkiye’de pazar atıklarından beslenen yüz binler vardır. Halkın ve sarayın yaşadığı Türkiye beyazla siyah kadar ayrışmış durumda. Sarayda hayat pahalılığından eser yok. Türkiye’de mutfaklarda yangın var. Saray, TBMM’yi kendi çıkarlarına hizmet eden bir organ olarak görür. Vatandaş TBMM’de kendi sorunlarının çözülmesini ister. Vatandaş milletvekillerini seçtiğini sanır. Büyük bir aldatmacadır. Vatandaş, parti liderlerinin listesine mühür basar sadece. Milletin vekilini millet seçtiğinde demokrasi gelir.

‘Beş kuruşluk karşı dava açtım’

FETÖ ile ilgili olarak 20 soru 20 cevap vermiştim. Erdoğan cephesinde büyük yankılar uyandırdığını biliyorum. Benimle ilgili 500 bin liralık dava açmış. Çok korktum... Avukatım geldi, ‘Biz de dava açacak mıyız?’ dedi. ‘Açacağız’ dedim. ‘Biz de 500 binlik açalım mı?’ dedi. ‘O kadar etmez, adamına göre, 5 paralık açın’ dedim. Avukat dedi ki, ‘Vallahi 5 para yok’. ‘Ne yapalım o zaman 5 kuruşluk olsun’ dedim. O nedenle 5 paralık değil, maalesef 5 kuruşluk açtık.

‘Kefen giyenleri Suriye’ye gönder’

Öteden beri söyledik, ‘Ortadoğu bataklığında ne işiniz var?’ diye. Her seferinde bizi eleştirdiler, vatan, millet edebiyatı yaptılar. Orduyu da kullanıyorlar, ölen bizim askerimiz. Gidiyordun mitinglere, seni kefen bezi giymiş yandaşların karşılıyorlardı, onları gönder Suriye’ye, ver ellerine silahı gitsinler, gariban Mehmet’i niye gönderiyorsun? .. 50 sefer söyledim, egemen güçler ateşi elleriyle tutmazlar maşa kullanırlar, o maşalardan birisi de Erdoğan’ın kendisidir.

Fotoğraflar:  MUSTAFA İSTEMİ Milliyet