13.10.2022 - 16:59 | Son Güncellenme:
Naim GÜLVEREN-Özge ARIK/KAYSERİ (DHA)
Develi ilçesinde düzenlenen 'Develi Seyrani Kampüsü Hayırseverler Buluşması ve Toplu Açılış Töreni'ne AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Vali Gökmen Çiçek, AK Parti Kayseri Milletvekili İsmail Emrah Karayel, Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, akademisyenler ve davetliler katıldı.
Programda konuşan Kurtulmuş, Ukrayna-Rusya savaşına değinerek, "Avrupa Birliği, Rusya, ABD ve Çin gibi dört büyük gücün birbiriyle mücadele ettiği bir dönemden geçiliyor. Ukrayna-Rusya Savaşı da budur. Afrika'daki Boko Haram'ın varlığı ve terör faaliyetleri de budur. Bu memlekette yıllarca PKK'yı, PYD'yi diğer terör örgütlerini destekleyenler de aslında bu büyük güçlerdir. Desteklemelerinin arkasındaki şey, o örgütleri çok sevmeleri değil, bu bölgede bir istikrarsızlık oluşturmak ve Türkiye'yi engellemektir" diye konuştu.
'BİZ İŞGALİ DOĞRU BULMUYORUZ'
Sözlerini sürdüren Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"Büyük güçler nasıl vekalet örgütleri, vekil örgütleri üzerinden savaş veriyorlarsa yani Orta Doğu'da PKK'yı, PYD'yi, DEAŞ'ı vesaireyi kullanıyorlar ise şimdi vekil devletler üzerinden kendi güçlerini artırmaya çalıştıkları bir safhaya geçiyorlar. Ukrayna'yı sırtını sıvazlayarak Rusya'ya karşı teşvik edenler kimler? Biz Türkiye olarak, aziz milletimiz olarak Rusya'nın Ukrayna'ya karşı bu savaşı başlatmış olmasını, işgalini ve ilhakını asla doğru bulmuyor, asla onaylamıyor, tasvip etmiyoruz. Ama durduk yerde Ukrayna'yı bir şekilde sırtını sıvazlayarak, 'hadi yürüyün' diyerek Rusya'nın karşısına çıkaranlar aslında başka bir şey yapmak istiyorlar. Hem Avrupa'yı Amerika böylece kendi safına tamamıyla çekmiş oluyor hem de Rusya'yı uzun dönemli bir süreç içerisinde diz çöktürecek bir adımın başlangıcını yapmaya çalışıyor."
'EGE DENİZİ'NDEKİ PROBLEMLERİMİZİN ULUSLARARASI ALANA TAŞINMA HAZIRLIKLAR'
Yunanistan meselesine değinen Kurtulmuş, "Türkiye ile Yunanistan bütün sorunlarını masada çözebilecek, müzakere edebilecek bir imkana sahipken maalesef Ege Denizi'ndeki problemlerimizin uluslararası alana taşınma hazırlıkları yapılıyor. Bunun için Ege adalarının aslında gayri askeri statüde olmaları gereken, silahlanmaları asla mümkün olmayan adalar hızlı bir şekilde silahlandırıldı ve böylece Ege Denizi büyük bir gerilimin, büyük bir belki de çatışmanın öncesindeki hazırlıklarla karşılaştık. Buradan bir kere daha Selçuklu'nun merkezi olan Anadolu irfanının hala canlı bir şekilde yaşandığı Develi'den ve Kayseri'den sesleniyoruz. Yunanistan'ın, komşumuz olarak Türkiye'yle arasındaki meseleleri varsa müzakere masasında çözmekten başka hiçbir yolu yoktur. Sırtını sıvazlayanlara güvenmesin, 'Yürü aslanım' diyenlere güvenmesin. Yunanistan, bölgemizdeki istikrarı bozacak, haddini aşan hiçbir işin içerisinde olmasın, hiçbir adımı atmasın" ifadelerini kullandı.
'BAŞÖRTÜLÜ BİR ÖĞRETİM ÜYESİ OLMASINA MÜSAADE EDERLER MİYDİ?'
6'lı masayı eleştiren Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"Şu 6'lı masa eğer bir şekilde geçtiğimiz 20 yılda iktidarda olsaydı, Türkiye, Ukrayna-Rusya Savaşı'nda ara bulucu konumuna gelir, hem Zelenski'nin adamlarına hem Putin'in adamlarına, İstanbul'da ev sahipliği yapabilir miydi? Örnek olarak söylüyorum, hiçbir şekilde gürültüsüz, patırtısız 90 yıllık bir yönetim sistemi Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne döndürülebilir miydi? Eğer bunlar iktidarda olmuş olsaydı, Türkiye arama gemilerini alarak Akdeniz'de ve Karadeniz'de doğal gaz, petrol arama işini gerçekleştirebilir miydi? Eğer bunlar iktidarda olsaydı ortak bir karar verip PKK'yla ve DEAŞ'la mücadele ederek terörü dizginletip, diz çöktürebilirler miydi? Eğer bunlar iktidarda olsaydı başörtüsü meselesini çözer, başörtülü bir valiyi atar, başörtülü bir öğretim üyesinin olmasına müsaade ederler miydi? Eğer bunlar iktidarda olsaydı yine demin söylendi, meslek liselerinin katsayılarını ortadan kaldırır ve çocuklarımıza eşit bir yarış alanı açabilirler miydi? Eğer bunlar iktidarda olsaydı Ayasofya'nın zincirlerini kırarak kıyamete kadar Müslüman millete Ayasofya'yı açabilirler miydi? Bu salonda çok değişik partilerden arkadaşlarım var. Allah rızası için vicdanlı bir şekilde kendi iç dünyanıza söyleyerek bunların cevaplarını arıyorum."
'CUMHURBAŞKANIMIZ AMERİKALILARA KENDİ TEZLERİNİ KABUL ETTİRDİ'
Türkiye ile ABD arasında F-16'lara ilişkin yürütülen görüşmelere de değinen Kurtulmuş, "Allah razı olsun, Cumhurbaşkanımız orada dik durarak Amerikalılara da kendi tezlerini kabul ettirdi ve Türkiye'nin istediği şekilde bu konu Amerikan makamlarından çıktı ama mesele ne F-16 meselesidir ne F-35 meselesidir ne S-400 meselesidir. Mesele biliyorlar ki Türkiye bu istikamette giderse Allah'ın izniyle yakın zamanda kendi savaş uçağını yapacak, yakın zamanda kendi milli hava savunma sistemini izniyle kuracaktır. İşte onun için üniversitelere, eğitime, sanayiye, üretime değer veriyoruz" dedi.
'CUMHURİYET HALK PARTİSİ'NİN BU MİLLETE BİR ÖZÜR BORCU VAR'
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, partisinin il binasını ziyaret etti. Burada basın açıklamasında bulunan Kurtulmuş, "Rahmetli Adnan Menderes, Turgut Özal ve Necmettin Erbakan'ın başarısının arkasındaki temel sebep bir vizyonlarının olmasıdır. Bir ortak hedefimiz var. Bu hedef çerçevesinde şimdiye kadar çok büyük işler yapıldı. Bu 20 yıllık hizmetleri vatandaşımız biliyor ve görüyor. Ama bundan sonraki süreçlerde AK Parti'yi sadece geçmişte güzel hizmetler yapan bir siyasi hareket olarak değil, Türkiye'nin geleceğinde de var olacak güçlü ve etkili bir siyasi iktidar olarak görmeyi milletimiz arzu ediyor" diye konuştu.
Kurtulmuş, CHP'yi eleştirerek, "Cumhuriyet Halk Partisi'nin bu millete bir özür borcu var. 1960 darbesinin arkasında duran kimdi? 12 Mart'ın arkasında duran hangi zihniyetti? 28 Şubat'ın, o tankların palet şakırtılarını alkışlayan hangi zihniyetti? 28 Şubat'ta İstanbul Üniversitesi'nde ikna odaları kuran ve sonradan Cumhuriyet Halk Partisi'nin en önünde duran kişiler Cumhuriyet Halk Partisi'nin milletvekilleri değil miydi? Bugün bile kafaları bozulduğunda televizyonlara çıkıp 'ben başörtülü bir hakimin karşısında yargılanmam. Çünkü adaleti sağlayamaz' diyen CHP'nin zihniyeti değil miydi? Dolayısıyla özür dilemek çok mu zordu? 'CHP olarak yaptığımız bu yanlışlardan özür diliyoruz' demeleri gerekir" ifadelerini kullandı.