26.12.2016 - 17:36 | Son Güncellenme:
AA
AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Şentop başkanlığında toplanan TBMM Anayasa Komisyonu'nda Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin maddeleri üzerindeki görüşmeler devam ediyor. CHP Ankara Milletvekili Murat Emir usül üzerinde söz alarak, komisyon başkanlığının, muhalefetin söz taleplerini engellediğini ileri sürerek, "Biz söz hakkını sizden değil, milletten aldık. Bütün milletvekillerini ilgilendiren böyle bir konuda hepimizin konuşması gerekmektedir." diye konuştu.
Türkiye'nin pek çok sorunla boğuştuğunu, iktidar tarafından başkanlık sisteminin bu sorunlara çareymiş gibi sunulduğunu ileri süren Emir, teklifle anayasallık görüntüsü altında rejimin değiştirilmeye çalışıldığını, Meclis'in yetkisizleştirildiğini savundu. Emir'in konuşması sırasında, çoğunluğun oyunu alanın her zaman en doğru olan anlamına gelmediğini söylemesi üzerine AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, "Türk milleti her zaman doğruyu söyler." dedi. CHP İstanbul Milletvekili Yakup Akkaya da "Kenan Evren'in anayasasını seçerken de mi doğruyu söylemişti?" diye sordu.
Yüzde 51 oy alan bir kişinin, milli iradenin tamamını temsil ettiği anlamına gelemeyeceğini söyleyen Emir, milleti temsil etmenin sayılarla, oylarla ilgili olmadığını, milletin temsilcisinin Meclis olduğunu söyledi. Emir'in, "Bir aday, tüm oyları alsa, Murat Emir'in oyunu almamışsa bütün milli iradeyi temsil eder mi?" diye sorması üzerine AK Parti milletvekilleri "Eder" karşılığını verdi. Emir, AK Parti ve MHP arasında anayasa değişiklik teklifinin hazırlanması aşamasındaki işbirliğine de değinerek, "kapalı kapılar arkasında kirli pazarlık" ifadesini kullandı.
MHP'Lİ PARSAK'TAN CHP'Lİ EMİR'E SERT YANIT
MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak da söz alarak Emir'in sözlerine yanıt verdi. Partisinin ilk günden itibaren aynı şeyi savunduğunu belirten Parsak, "kirli pazarlık" ifadesi için de "kişi herkesi kendisi gibi bilir" değerlendirmesinde bulundu. Parsak, CHP'nin düzenlemedeki itiraz noktalarına ilişkin önerge vererek, katkıda bulunabileceğini de vurguladı.
YARGI YOLU AÇILIYOR
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, söz alarak teklifin getirdiği düzenlemelere değindi. Teklifin birinci maddesi ile anayasadaki, yargı yetkisinin Türk milleti adına "bağımsız" mahkemelerce kullanılacağına ilişkin maddeye "tarafsız" ifadesinin de eklendiğini belirten Bozdağ, "Yargı görevi yapan birisi kendisini, anayasa, yasa ve hukuk değil de başka şeylerle bağlı hissederse tarafsızlığı da bağımsızlığı da kaybeder." değerlendirmesinde bulundu.Bozdağ, teklifteki yargıya ilişkin düzenlemelerin, cumhuriyetin niteliklerinden "hukuk devleti" ilkesini güçlendiren mahiyette olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanlığıyla ilgili düzenlemeler hakkında da bilgi veren Bozdağ, getirilen yeniliklerle cumhurbaşkanının işlemlerinin yargı denetimine açıldığını söyledi.
Bozdağ, "Teklifle, cumhurbaşkanın tek başına yapacağı bütün işlemlerine karşı yargı denetiminin de açıldığını görüyoruz. Bu son derece önemlidir. Hukuk devletini güçlendirme bakımından da büyük bir anlam ifade etmektedir. Cumhurbaşkanını resen imzaladığı emirler, kararlar ne kadar varsa bunların hepsine de yargı yolu açılmaktadır. Bu iki düzenleme cumhuriyetimizin hukuk devleti vasfını güçlendiren düzenlemelerdir." diye konuştu. Anayasa değişikliğinin cumhurbaşkanını, mevcut durumdan daha sorumlu bir hale getirdiğini belirten Bozdağ, yargı denetimi ve sorumluluk yüklenmesine ilişkin önemli adımlar atıldığının altını çizdi.
'MEVCUT SİSTEM KAVGAYA ZEMİN HAZIRLIYOR'
Mevcut anayasanın vesayeti taçlandıran bir niteliği olduğunu, cumhurbaşkanı ve başbakan arasında uyumsuzluklar olması halinde sorunları artırdığını ifade eden ve buna ilişkin geçmişten örnekler veren Bozdağ, uygulamadaki sistemin kavga zemini oluşturduğunu vurguladı. Bozdağ, "Düzenleme ile yürütme yetkisini millet sandıkta verecek. Millet bu yetkiyi kime verdiyse, o kullanacak. O yetkinin ortağı olmayacak" şeklinde konuştu. Teklifte HSYK'ya yönelik düzenlemeye ilişkin de Bozdağ, "HSYK'da seçim usulünün kalkmış olması, yargıya yapılan en büyük iyiliklerden biri olmuştur." dedi. Öte yandan komisyona verilen öğle yemeği arasında grup başkanvekilleri bir araya gelerek, çalışmaların daha sağlıklı ilerlemesi için neler yapılabileceğini görüştü. Toplantıda ortak bir karar alınamadığı, ancak görüşmeler devam ederken özellikle konuşma süreleri konusunda makul bir sürenin yerleşeceğinin öngörüldüğü öğrenildi.