Sure, müminlere kıyamet ve ölümden sonra tekrar dirilme konusunda bilgiler aktaran mukaddes bir kaynaktır. Bu kaynaktan faydalanmak isteyenler; Zilzal Suresi okunuşu, Diyanet meali, detaylı tefsiri ve açıklamasını aşağıdaki içeriklerden bulabilir.
Öneri:
Zilzal Suresi Mushaf sırası olarak 99. sure, tebliğ sırası olarak da 93. sure olarak kabul edilmektedir. Kendisinden önce Nisa Suresi’nin sonra ise Hadid Suresi’nin indirildiğine inanılmaktadır. Toplamda 9 ayet şeklinde indirilen bu sure çok sayıda fazileti ile tanınmaktadır. Bu bağlamda Zilzal Suresi; düşmanlardan korunmak, düşmanı yenmek, kabir azabından ve kıyamet gününden emin olmak için okunabilmektedir. Sure, ibadet edenlerin mükafatını alacağından bahsettiği için sık sık ibadetlerde okunmaktadır. Aşağıdaki içeriklerde Zilzal Suresi’nin okunuşlarına ve detaylı açıklamasına yer verilmektedir. İşte Zilzal Suresi hakkında ulaşmak isteyeceğiniz tüm bilgiler.
Zilzal Suresi Türkçe Okunuşu
1.İza zülziletil erdu zilzaleha
2.Ve ahracetilerdu eskaleha
3.Ve kalel insanü ma leha
4.Yevmeizin tühaddisü ahbaraha
5.Bienne rabbeke evha leha
6.Yevmeiziy yasdürun nasü eştatel li yürav a'malehüm
7.Fe mey ya'mel miskale zerratin hayray yerah
8.Ve mey ya'mel miskale zerratin şerray yerah
Zilzal Suresi Türkçe Anlamı
1, 2, 3.Yeryüzü kendine has bir sarsıntıya uğratıldığı, içindekileri dışarıya çıkarıp attığı ve insan, "Ona ne oluyor?" dediği zaman,
4.İşte o gün, yer, kendi haberlerini anlatır.
5.Çünkü Rabbin ona (öyle) vahyetmiştir.
6.O gün insanlar amellerinin kendilerine gösterilmesi için bölük bölük kabirlerinden çıkacaklardır.
7.Artık kim zerre ağırlığınca bir hayır işlerse onun mükafatını görecektir.
8.Kim de zerre ağırlığınca bir kötülük işlerse onun cezasını görecektir.
Zilzal Suresi Konusu
Sûrede kıyamet kopması sırasındaki şiddetli yer sarsıntısının ardından kıyamet gününde yaşanacak olan sıkıntı ve dehşet verici haller anlatılmaktadır; ayrıca dünyada işlenen hayır veya şerrin karşılığının âhirette ödül veya ceza olarak alınacağı bildirilmektedir.
Zilzal Suresi Fazileti
Zilzal Suresi fazileti ile ilgili pek çok hadis ve kaynaklarda bilgi bulunmaktadır. Sûrenin fazileti hakkında rivayet edilen hadise göre bir sahâbî Resûlullah’ın huzuruna gelip kendisine Kur’an okutmasını istemiş, Hz. Peygamber “elif lâm râ’”, “hâ mîm” veya tesbih kavramıyla başlayan sûrelerden okumasını söylemiş, sahâbî bunların her biri için, “Yaşım ilerlemiş, kalbim sıkıntılı hale gelmiş, dilim de kalınlaşmış” şeklinde mazeret beyan ederek kendisine özlü bir sûre okutmasını talep etmiştir. Resûl-i Ekrem ona Zilzâl sûresini okutmuştur. Sahâbî okumasını bitirince, “Seni hak peygamber olarak gönderen Allah’a yemin ederim ki hayatımın sonuna kadar buna başka bir şey ilâve etmeyeceğim” demiş ve oradan ayrılmıştır. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle demiştir: “Bu adam kurtuluş yolunu bulmuş, kurtuluş yolunu bulmuştur” (Müsned, II, 169; a.e. [Arnaût], XI, 139-141; Ebû Dâvûd, “Şehru ramażân”, 9; İbrâhim Ali, s. 302-303, 360-361). Abdullah b. Abbas’tan rivayet edilen bir hadiste de Resûlullah, Zilzâl sûresinin Kur’an’ın yarısına, İhlâs’ın üçte birine, Kâfirûn sûresinin de dörtte birine denk geldiğini söylemiştir (Tirmizî, “Feżâʾilü’l-Ḳurʾân”, 10; İbrâhim Ali, s. 360-363; Kâfirûn sûresiyle ilgili beyanın sıhhati hakkında bk. DİA, XXIV, 149). Şehâbeddin Mahmûd el-Âlûsî, Zilzâl sûresinin Kur’an’ın yarısına denk gelişini onun içerdiği hükümlerin dünyaya ve âhirete dair olmasına, sûrenin âhiret ahkâmını kısaca içermesi özelliğine bağlamıştır (Rûḥu’l-meʿânî, XXX, 602). İsmâil Hakkı Bursevî Tefsîru Sûreti’z-Zelzele adıyla bir risâle kaleme almıştır (Beyazıt Devlet Ktp., Genel, nr. 3507, vr. 116a-121a).
Zilzal Suresi Tefsiri
Kıyamet gününün ne kadar dehşet verici bir gün olduğu ve o sırada nelerin meydana geleceği anlatılarak insanların o gün için hazırlık yapmaları gerektiğine dikkat çekilmektedir. Diğer âyetlerden de anlaşıldığı üzere kıyamet kopacağı gün sûrun birinci defa üflenmesiyle yer küresinde şiddetli sarsıntılar meydana gelir ve dağlar yerlerinden kopup savrulur, yeryüzünde yıkılmayan hiçbir şey kalmaz (krş. Kehf 18/47; Tâhâ 20/101-107). Çünkü “kıyamet sarsıntısı gerçekten çok büyük bir olaydır” (Hac 22/1). 2. âyetteki “yerin ağırlıklarını dışarı atması” ifadesi birkaç türlü yorumlanmıştır: a) İçindeki hazineleri dışarı çıkarması; b) Kabirlerdeki ölülerin dirilip dışarı çıkması; c) Yer altındaki madenler, gazlar, ve lâvların dışarı çıkması. Müfessirler yerin ağırlıklarını dışarı çıkarması olayının sûrun ikinci defa üflenmesiyle gerçekleşeceğini söylemişlerdir. Yerkürede meydana gelen bu dehşet verici olayları gören insan, “Ne oluyor buna!” diyerek korku ve şaşkınlığını ifade eder. Çünkü daha önce bu derecede şiddetli bir sarsıntı görülmemiştir.
“O gün yer, rabbinin ona vahyettiği şekilde bütün haberlerini anlatır” meâlindeki 4-5. âyetler başlıca üç şekilde yorumlanmıştır: a) Allah yere bir çeşit konuşma ve anlatma yeteneği verir, o da üzerinde olup bitenleri ve kimin ne yaptığını açık açık anlatır. Nitekim bir hadiste kıyamet gününde arzın dile gelerek konuşacağı bildirilmiştir (İbn Mâce, “Zühd”, 31). b) O gün Allah’ın hükmü uyarınca arz, üstünde olup bitenleri tek tek sayıp dökercesine insanların orada yaptıkları her şeyi açığa çıkarır. c) Yer, o büyük sarsıntıyla âdeta dünyanın son bulduğunu ve âhiretin geldiğini haber verir (Râzî, XXXII, 59). Sonuçta önemli olan arzın gerçek anlamda konuşup konuşmaması değil, dünya hayatının bittiğini ve herkesin neler yaptığını açık açık ortaya koyması ve artık orada hiçbir şeyin saklı gizli kalmayacak olmasıdır. Âyetin bunu anlatmaktan maksadı ise insanların bu gerçeği göz önüne alarak o gün arzın kendisi hakkında iyi şeyler söylemesini sağlayacak bir hayat yaşamalarıdır.