'7. Koğuştaki Mucize’ filminin, 93. Akademi Ödülleri’nde (Oscar) Türkiye'nin aday adayı olması tartışmaları da beraberinde getirdi.
2013 yapımı Güney Kore filmi ‘Miracle in Cell No. 7’dan uyarlanan' 7. Koğuştaki Mucize' elbette ki başarılı bir uyarlama.
Mehmet Ada Öztekin’in yönettiği film, geçtiğimiz yılın en çok izlenen yapımı oldu ve 5 milyon 316 bin 933 gişe rakamına ulaştı.
Ancak Türk sinemasında özgün hikayeler mevcutken bu projenin seçilmesi serzenişlere neden oldu.
Başrollerini Aras Bulut İynemli, Nisa Sofiya Aksongur ve Deniz Baysal'ın paylaştığı film, 'En İyi Uluslararası Film' dalında Oscar'ı kazanır mı bilinmez ama sinema dünyasında tartışmalar sürecektir.
Ben de sektörün usta isimlerinden bu konudaki yorumlarını aldım.
'İyi filmin kıstası insanlar üzerinde bıraktığı etkidir'
Gökhan Horzum: Senarist-Bir'den meslektaşım Orçun Okşar'ın da hatırlattığı gibi Scorsese tek Oscar'ını 'The Departed' ile aldı. Film, 'İnfernal Affairs' adlı bir Hong Kong filminin uyarlamasıydı. '7. Koğuştaki Mucize' de çok iyi bir Kore filminin çok iyi Türk uyarlaması. Yıllardır severek seyrettiğimiz ve özgün olduğunu düşündüğümüz Münir Özkul-Adile Naşit filmlerinin çoğu da 40'ların Amerikan sinemasının çok iyi filmlerinin uyarlamalarıdır. Bu onların değerini düşürüyor mu? Tabii ki hayır. İyi bir filmin kıstası özgün ya da uyarlama olup olmaması değil, insanlar üzerinde bıraktığı etkidir bana göre.
'Oscar'a bu filmle gitmek iddiasızlık'
Murat Şeker: Eurovision’a aranjman şarkıyla katılmak neyse (gerçi artık katılmıyoruz) Oscar’a remake bir filmle gitmek aynı iddiasızlıkta. Yorum ne kadar iyi olursa olsun orijinal değil ve bu kararı vermek en azından bu işte bir iddiamız yok demeye geliyor. Oysa sinemamızda özgün işler mevcut. Tabii ki özgün senaryosu olan bir film seçilmeliydi.
'Bizi temsil etmeye hakkı var'
Altan Dönmez: Sinema ve dijital platformda orijinalinden daha çok ses getirmekle kalmayıp rekor kıran, bununla beraber tüm sektörü temsil eden meslek örgütleri tarafından oluşan 16 kişilik temsilciler tarafından seçilen bir filmin bizi temsil etmeye hakkı olduğunu düşünüyorum.
***
Şifa dilekleri ilham verdi
Ahsen Eroğlu, son dönemin en çok dikkat çeken isimlerinden... Sadece oyunculukta değil, resim konusunda da çok yetenekli.
Koronavirüse yakalandığı için karantina süreci devam eden Ahsen Eroğlu, geçtiğimiz gün sosyal medya hesabından yaptığı son tabloyu paylaştı. Birbirine sarılmış gibi figürleri resmeden oyuncunun bu eseri ne kadar sürede yaptığını merak ettim ve sordum.
Ahsen Eroğlu, "Bu resmi tamamlamak için bir gün boyunca hiç başından inmedim. Sabah 11.00'den gece 00.00'a kadar çizdim. Çizmek beni dinlendiriyor herhalde. Hiçbir şey duymuyorum; müzikle başlıyorum ve bitene kadar da kesintisiz devam ediyorum. Bedenen yorgunluğu hissedene kadar resim yaparak zihnen dinleniyorum. Bedenen yorulduğumda yatıp uyuyorum, sabah kalktığımda yine aynı düzende kesintisiz çizebilirim. Beni çok mutlu ediyor ve de inanılmaz dinlendiriyor. Bu süreç hep böyle olageldi" dedi.
Resimdeki figürleri sorunca ise yanıtı şu oldu: "Karantinada geçmiş olsun dileyen çok oldu herhalde, ondan etkilendim."
Astrolog Aslıhan Doktoroğlu
25 Kasım Haftası burç yorumları - Haftalık burç yorumları
25 Kasım 2024
R.Hakan Kırkoğlu
Kısmet ve Niyet
23 Kasım 2024
Dt. Pertev Kökdemir
Dubai çikolatasının parlak ambalajının altında saklı tehlike
22 Kasım 2024
Astrolog Aslıhan Doktoroğlu
18 Kasım Haftası haftası burç yorumları - Haftalık burç yorumları
18 Kasım 2024
R.Hakan Kırkoğlu
Boğa’da dolunay gerçekleşiyor
16 Kasım 2024