İlişkide hatırlamanız gereken ilk şey, kadınlarla erkeklerin hamurlarının farklı mayalarla karıldığı. Her iki cinsin farklı güdüsel itilimi, duygusal seçimleri var.
Erkeklerin en temel güdülerinden biri avlanmak ve strateji yapmak. İlişkinizi canlı tutmak istiyorsanız erkeğin avcı ruhunu daima kaşımalısınız. Şöyle ki, öncelikle dişi enerjinizi dengeleyecek çalışmalar yapmanızı ve de dişi enerjiyle ilgili bilgiler edinmenizi öneririm (bu konuyla ilgili atölye çalışmalarımdan muhteşem geri dönüşler alıyoruz, ki bir başka yazıyı tamamen bu konuda yazacağım). İlişikide her iki taraf için, özgür alanlara sahip olmak çok önemlidir. Yormadan yorulmadan, zorlamadan, sevgiyle, güvenle özgür alanlar bırakın birbirinize. Kendi kendinize tahammül edebilir halde olun! Kendinizi değerli ve yeterli hissedin! Partnerleriniz size kendinizi değerli ve yeterli hissettirdiğinden, onlardan bu duyguyu size sürekli yaşatmasını ister ve hatta bu duyguyu yaşamak için onları zorlarsınız. Türkiye’nin artık milli bilinçaltı kodu gibi olmuş olan değersizlik ve yetersizlik sorunumuz mevcut (bilinçaltı beynimizin farkında olmadığımız ancak hayatımızı yöneten kararların en çoğunu aldığımız kısımdır). Bu kodlarınızı dönüştürerek kendinizi değerli ve yeterli hissettiğinizde, kimsenin bunu yapmasına gerek kalmaz. Siz çok değerlisiniz! Size günde yirmi kere aranıp yüz kere mesaj çekilmesine gerek yok.
“İlişkinin başında aşırı ilgi gösteriyordu, sonra azaldı” bu, danışanlarımdan en sık duyduğum cümlelerden. Bu azalmayla birlikte, sizin de “beni seviyor musun?” Gibi sorularınız da, şüpheleriniz de arttı. Şunu hemen belirteyim, erkekler sizi avlayabilmek için her türlü stratejiyi yapmaktan büyük keyif alırlar. Avlandıktan sonra biraz farklı davranabilirler ve bu sizi sevmedikleri anlamına gelmez. Sizin onları avcı hissettirecek enerjiye, yani dişi enerjiye geçmeniz gerektiği anlamına gelir. Erkeklerle ilgili özellikle güdüsel itilimleriyle ilgili bilgi sahibi olmanız da onların davranışlarını anlamanız açısından önemlidir. Erkek strateji yapmak durumundadır, futbola merakları da buradan gelir. Sevgili kadınlar sizin asla anlamadığınız futbola olan meraklarının altında güçlü bir strateji yapma eğilimleri yatıyor. Gerçi son zamanlarda eril enerjisi yüksek pek çok kadın da futbolla yakından ilgileniyor o da ayrı. O futbola bu kadar düşkünken; sizin televizyonun önünden bir anlık geçmenize sinirlenmesine, o futbol izlerken dünyadan kopmasına ya da aramalarınıza ve mesajlarınıza cevap vermemesine kızıyor olabilirsiniz. Ancak modern dünyada strateji yaparak güdülerine uygun davranabileceği nadir alanlardan biri futbol! İzlerken bir antrenör gibi bağıra çağıra strateji belirler. Karışmayın! Siz de futbolla çok ilgilenmeyin. Sadece saygı duyun, anlayın ve özgür bırakın.
Hayatınızın merkezinize kendinizi koyun, hayatınızdaki her şey partneriniz değildir. Mutluluğunuzun anahtarını tamamen partnerinize verirseniz, o kapıyı açması için sürekli ondan bir şeyler istemek zorunda kalırsınız. Kendi başınıza mutlu olmak, hayatınızın merkezine kendinizi almak, saygı göstermek, onu olduğu gibi kabul etmek, sürekli değiştirmeye özellikle de sizi mutlu edecek şekilde değiştirmeye çalışmamak, hoşlanmadığınız davranışları, suçlamadan yargılamadan ben diliyle ifade etmek ilişkinizi saygılı ve canlı tutacaktır. Bir ilişki varsa iki taraf vardır, bir tartışma varsa iki taraf vardır, ilişkinizin kalitesi ve mutluluğu, hayatınızın kalitesini, bolluğunu bereketini ve mutluluğunu belirler. O nedenle ilişkiyi, güvensiz ve karanlık tarafınızın ortaya çıktığı bir savaş, egosal bir üstünlük kurma arenası gibi değil, birlikte büyüme, yol alma, samimiyetle kendiniz olduğunuz mutluluk alanı gibi görmelisiniz. Bu bir kavga ya da yarış değil! Aynı arabada birlikte yaptığınız bir yolculuk. Bunu hep hatırlamalısınız.
İlişkinin içindeki sorunlar sizinle ilgilidir, partneriniz sizin aynanızdır. Sizin korkularınız ve bilinçaltı kodlarınız olduğu gibi ilişkinize yansır. Yani “ben iyiyim o iyi değil” anlayışı sizi mutlu etmez. Ancak “ben de iyiyim, sen de iyisin” anlayışıyla mutlulukla yol alabilirsiniz. İlişkinin içinde ceza kesmekten vazgeçin, özellikle de partnerinizi kendinizle, yokluğunuzla cezalandırmak erkekleri ilişkiden soğutan bir başka davranış şekli. Bir düşünün, size de yapılsa hiç hoşlanmazsınız.
Kadın kadın gibi erkek erkek gibi davrandığında, sorunların kaynağını ve de çözümünü kendinizde aradığınızda, olanı olduğu gibi kabul edebildiğinizde, gerçek ve mutlu bir ilişki yaşayabilirsiniz.
Gönülden gönüle sevgiyle kurulan bağlarla, ruh eşinizi bulduğunuz şahane bir ilişkiniz olsun.