Titanların savaşı

Bu iki gezegen ne zaman birbirlerine sert baksalar, ani sarsıntılarla değişmeye başlarız

Satürn ve Uranüs (Urania), mitolojik hikayelerde baba ve oğul ya da eski ve yeni düzen arasındaki ilişkiyi anlatmak için en uygun örnekleri oluştururlar. Gökler tanrısı Urania, toprak anadan doğan çocuklarının çirkinliğini, şekilsizliğini gördüğünde onları toprak altına hapsediyordu. Sikloplar ve titanlar (devler) hatta dünya ana bile bu durumdan öfke duyuyorlardı ki, içlerinden en cesuru titan Satürn, babasını hadım ederek yaraladı. Böylece Romalıların Satürn dediği Kronos başa geçmiş oldu. Kuşkusuz bu olup bitenler daha sonra Satürn’ün de oğlu Jüpiter tarafından başına gelecektir. Bu kavga eski ile yeninin kavgasıdır, devler savaşırken, çok sert ve yıkıcı koşullar ortaya çıkar. Astrolojik sembolizmde ise bu iki gezegen arasındaki sert açılar başkaldırılar, ani reform ve değişiklikler, endüstriyel ilerleme, buluşlar ama aynı zamanda yıkıcı doğa olayları (örn. depremler, volkanik aktiviteler) ile de ilgilidir.

Haberin Devamı

2021’e damgasını vuran en önemli astrolojik açı Satürn ve Uranüs arasında gelişen bu kare açılar olmakta. Bu açının ilkini Şubat ortasında yaşamıştık, şimdi daha yoğun bir şekilde içinde bulunduğumuz günlerde yaşıyoruz. Sonuncusunu ise ancak yılın son günlerinde yaşıyor olacağız. Bu ikinci aşamada, Satürn geri harekette olduğu için kaos ve yıkıcı unsurlar daha ağır basabilir ve içinden geçtiğimiz süreç her açıdan aniden değiştirici, ama aynı zamanda uyandırıcı unsurlar da içerebilir. Boğa ve Saka burçlarının 13. derecesini etkileyen bu transit, doğal olarak Aslan ve Akrep burçlarının aynı derecelerini de sert değişimleri altına almakta.

Yeni olanı anlamak için

Bu yıkıcı gerginliği nasıl yaşıyor olabiliriz? Satürn ve Uranüs arasındaki sert açılar değişime direnen, uzun zamandır hep aynı kalmayı tercih eden, ayak süren, direnenler açısından oldukça zor bir süreçtir. Böyle bir dönemde, hayatımızda kemikleşmiş, artık kireçlenmiş, sertleşmiş ne var ise, bu koşulları esnetmeye ve değişime gitmeye ihtiyacımız var demektir. Nasıl büyük bir ağaç dahi olsa, fırtınada kökleri sökülebiliyorsa, bu dönemde bir saz gibi eğrilmeye, uyum sağlamaya, esnekliğe ihtiyacımız var demektir. Özellikle korkular, değişim korkusu bizi harekete geçmekten alıkoyar ve olduğumuz yerde donakalırız. Eğer sizin de astrolojik haritanızda Boğa, Aslan, Akrep ya da Saka burçlarında, özellikle (7-15 dereceler arasında) Güneşiniz, Ay’ınız, gezegenleriniz ya da yükselen/tepe dereceniz var ise, bu ani değişimler karşısında değişime karşı cesaret göstermeniz son derece faydalı olacaktır. Çoğumuz değişimleri önce görmezden geliriz ve ihmal ederiz. Ancak değişim yoğunlaşarak şiddetlenir ve çok daha yıkıcı hale gelmeye başlar. Şubat ayında bu değişim ihtiyacını hissetmeye başlamıştık. Ancak şimdi artık görmezden gelemeyeceğimiz bir aşamaya ilerledik ve bu süreç, öyle ya da böyle, 2021’in sonuna kadar devam edecek.

Haberin Devamı

Doğal olarak yükselen burcu Boğa, Aslan, Akrep ya da Saka olanlar bu transitin getirdiği stresleri ve yükleri daha belirgin hissedebilirler. Astrolojik haritanızda Boğa ve Saka burçlarının hangi evlerde olduğuna bakın. Bunu yaparken, tüm burç ev sistemini kullanın. Örneğin yükselen burcunuz Yengeç ise Boğa 11. evinizde, Saka ise 8. evinizde olacaktır. Boğa’nın olduğu evin konularında değişim aramak, özgürleşmek ve yeniliklere gitmek daha kolay olacaktır. Saka burcunun olduğu evin konularında ise, bu dönemde Satürn nedeni ile daha fazla kontrol, sınırlama, kısıtlama ve yükümlülüklerimiz olabileceği için, Saka’nın bulunduğu evin konularında daha kırılgan, huzursuz edici bir gerginlik ve zorluk yaşayabiliriz. Bu açı altında kendimizi yenilemeyi ve güncellemeyi, eskileri geride bırakmayı öğrenmemiz gerekiyor olabilir.

Haberin Devamı