Sinirlerimiz geriliyor

İçinden geçtiğimiz Güneş tutulmaları hayatımızı şekillendiren temalara, kutuplaşmalara ve bizi meşgul eden problemlere işaret eder. Bu dönemde tutulmaların İkizler-Yay burcu ekseninde olduğunu biliyoruz. Nitekim ay düğümleri de 2022 Ocak ayına kadar bu eksende yer alıyorlar. Gündemimizdeki konulara bakacak olursak fikirler ve inançlar alanında sürekli kutuplaşan gerginliklere, bizi düşüncelerimizde, bakış açımızda sürekli sınayan koşullara tanıklık etmekteyiz. Bu gerginlik dünyada karşılıklı görüşmelerin sertleştiği, ideolojilerin daha şiddetlendiği, iletişimin zorlandığı, tartışmaların iyice arttığı olaylar olarak yaşanmakta.

Kendi kişisel alanımızda da, anlaşmazlıklar, iletişim sorunları ve düşüncelerimizde yıkıcı olan durumlarla karşı karşıyayız. Şimdi bugünlerde, savaş ve mücadele gezegeni Mars da bu resmin içine katılmakta. Mars gibi kötücül (malefik) bir gücün hava elementinden İkizler’de ilerlemesi, daha önce de değindiğimiz gibi, Korona vakalarının dahi daha hızlı ilerleyebileceğini açıklıyor. İkizler’in bedende karşılık geldiği organlardan akciğerler (hava, nefes) bu transit altında sembolik olarak, daha fazla hastalık ve hasar anlamına geliyor. Böyle bir dönemde, içerisinde gençleri, öğrencileri, eğitim hayatını, ticareti ve uluslararası konuları içeren olaylarda Mars’ın getirdiği tartışma ve gerginlikleri daha fazla görebiliyoruz.

Sakinlik kazandıracak

Şimdi ise Mars daha dikkat çekici ve kritik bir pozisyona geliyor. Bugünlerde Mars kuzey ay düğümü ile birleşirken, aynı zamanda deklinasyon sınırının da en üst aşamalarına gelmiş durumda ve bu konumunu 24 Mayıs’a kadar sürdürüyor olacak. Kuşkusuz bu dönemde Mars aktivitesinin çok daha fazla artış gösterebileceğini ve daha kontrölsüz ve vahşi şekilde ifade bulabileceğini söyleyebiliriz. Astrolojide kuzey ay düğümü ile birleşen gezegenler maddi dünyada daha belirgin ve daha genişleyici bir hal alırlar. Kuzey ay düğümünün büyütücü etkisi, Mars’in şiddet ve yıkıcılık kapasitesini arttırıyor. Mars’ın sınır ötesinde (out of bound) olması onu bu aylarda kontrolsüz ve iyice dengesiz kılmakta. Dolayısı ile böyle bir dönemde, hararetli tartışmalar, kazalar, yangınlar ve düşünceler alanında daha yıkıcı olabilecek koşullar içinden geçmekteyiz.

Bu aşırılık ifade eden olayları nasıl daha olumlu biçimde ele alabiliriz ? Kendimizden başlayacak olursak, bu süreçte, özellikle önümüzdeki iki ay boyunca bizi öfkelendiren ve korku getiren olaylar karşısında daha fazla otokontrol sahibi olmalıyız. Bizi sinirlendiren durumlar karşısında öfkemizi yenebilecek daha akılcı ve mantıklı açıklamalara ihtiyacımız olacak. Mars güdüsel bir enerji olduğu için, en kritik anlarda, önüne geçilmesi nerede ise imkansız şekilde kendini ifade eder. Sık sık şu ifadeyi duyarız: “yapabileceğim başka bir şey yoktu, o anda kapılmışım”. Öfkemizi yenememek ya da doğru kullanamamak nedeni ile önemli pişmanlıklar yaşayabiliriz. Bu dönemde, bizi korkutan ya da öfkelendiren kişiler ve olaylar karşısında soğukkanlı davranmak ve yükselen enerjimizi yapıcı yönde kullanmak için daha disiplinli, fiziksel açıdan sağlam ve akıl olarak daha dengeli  bir yaklaşıma ihtiyacımız olacak.