Gökyüzünden bir yıldız daha geçti

Bazı kişiler, özellikle çocukluk yıllarımız söz konusu olduğunda, üzerimizde daha çok iz bırakırlar. Onları hiç tanımasak da, yarattıkları aura ile bilincimizin bir parçası olurlar. Ülkemizde Henüz televizyonun evlere girmeye başladığı 70’li yıllarda, siyah beyaz ekranlarda İtalya’dan Müzik adlı bir program yayınlanırdı ve o danslı gösteri programları çok ilgimi çekerdi. Bir de tabii geçtiğimiz günlerde hayattan ayrılan Rafaella Carra! Bir dönemin simgesi olmuş, bu çok hareketli, renkli ve sıcak kişiliğin astrolojik haritasını sizlere biraz anlatmak istedim.

Gerçek adı Rafella Maria Roberta Pelloni olan Carra, 1943 yılının 18 Haziran’ında Bolonya’da doğdu. Evet bir İkizler burcu ve haritasında Merkür de dahil, Satürn ve Uranüs İkizler’de 9. Evde (yükselen Terazi) yer alıyor. Hızlı Merkür’ün Güneş’ten önce yükseldiğini, bu nedenle daha eril, dosdoğru ve girişken olduğunu görüyoruz. Bu güçlü eril enerjileri diğer göstergelerde de buluyoruz. Venüs Aslan’da yer alırken, Mars da kendi burcu Koç’ta duruyor. Ateş elementinin getirdiği büyük enerjiyi, durmaksızın hareketi ve fizikselliği görmemek imkansız. Carra aynı zamanda iyimserlik ve heyecan saçan bir karakterdi. Doğduğu günlerde, bir kraliyet yıldızı olan Aldebaran’ın Güneş ile birlikte doğan yıldız olduğunu görüyoruz. Genel olarak bu yıldız ilkelere bağlı kalma yönünde kişiyi test eden, dürüstlük ilkesini dikte eden bir imza taşır. Diğer yandan, doğduğu günlerde Avcı takımyıldızında Arkturus aslı yıldızın batmak üzere olması, ona özgürlük ve yeni yollar açma temasını da getirmiş.

Haritada su elementinin zayıf olması ya da hiç olmaması, özellikle kadınların haritasında her zaman duygusal açıdan daha yorucu koşulları simgeleyebilir. Üstelik Carra’nın Ay, zararlı olduğu Oğlak burcunda duruyordu. Carra hiç çocuk yapmadı, yoğun ateş enerjisi ve sürekli sahnelerde olması böyle bir tercih getirmişti. Genel olarak Ay ve Venüs, annelik, aile ve çocuk sahibi olmakla ilişkilidir. Venüs, Aslan burcunda da eril ve dominant tavırları simgeler. Üstelik gündüz haritasında bu daha da belirgin hale gelir. Ancak yine de Carra’nın haritasında Ay’ın özel bir durumu var. Hem köşe bir ev olan 4. Evde, hem de haritasının altında tek başına kalmış durumda. Bu onun kendi özel hayatını önemsemesi ve hayatında bir denge kurabilmesi açısından büyük bir önem taşıyordu. Nitekim Yengeç burcundaki Jüpiter ile toplum önünde, kendisini sanki bir aile içinde sevildiğini hissediyordu ki, gerçekten de Carra sadece İtalya’da değil, dünyanın pek çok köşesinde sevilen bir şarkıcı, show-girl ve TV kişiliği oldu.

Onun  güçlü eril yönleri kadının özgürlüğü ve hatta cinsel kimliğini gösterebilmesi açısından da dikkat çekici. O yıllarda sahnede göbeğinin gözüküyor olması tepki çeki. Tuca Tuca adlı dansı muhafazakar İtalyan politikacılar yüzünden bir süre sansüre uğradı. Carra LGBT hareketi içinde de dikkat çekici bir yer edindi.

Kimilerince fazla kışkırtıcı bulunsa da bu cesur, iyimser ve kabına sığmayan, direkt kişiliği ve danslarını çok özleyeceğiz. Gökyüzünden bir yıldız daha kaydı.