Astroloji okur yazarlığı

Günümüzde iyice yaygınlaşan astroloji merakı hakkında bazı düşünceler.

Sevgili okurlar, astroloji her ne kadar günümüzde medyada eğlencelik bir tüketim aracı olarak ele alınsa da geçmişinde uygarlık ve kültür tarihinde belirli bir yere sahip. Astroloji söz konusu olduğunda gerek medyada, gerekse genel düzeyde bazı hatırlatmalar, bilgilendirmeler yapmak yararlı olur, zira bu konularda bilgisizlik, yanlış bilgi, çarpıtma ve kötüye kullanma gibi süreklilik gösteren pek çok durumla karşılaşıyoruz.

Pek çok kişide, maalesef buna astroloji konusunda sosyal medyada yazanlar da dahil, burçlarla kendimizi bir tutma eğilimi var. Bu ilk bakışta bir kolaylık gibi görülse de, pek çok yanlış anlamayı da beraberinde getiriyor. İkizler yalancı olur, Akrep’ler kincidir ya da Yengeç’ler sinsidir gibi yaklaşımlar sadece basitleştirme, adeta astroloji üzerinden dedikodu üretme ya da olumsuz yaftalamalardır. Burçlar kişi değildir, kişiler de bir burç değiller. Herkesin kendi doğum günü, saati ve yerine göre, astrolojik haritasında sahip olduğu düşünülen kapasitelerden söz ediyoruz. Hatta kendimizi Güneş burcumuzla eşleştiriyoruz, halbuki astrolojik haritamızdaki en belirleyici yer, referans noktası olan yükselen burcumuzdur. Ancak yükselen burcumuz sayesinde, haritamızdaki Güneş ve Ay dahil pek çok gücün yerini anlayıp yorumlayabiliriz.

Haberin Devamı

Bir diğer dikkat çeken konu burçlarla takımyıldızların eş değer, aynı olduğunu düşünmek. Medyada zaman zaman gündeme getiren 13. burç yanlışlığı da bundan kaynaklanmakta. Astroloji Güneş’in üzerinde ilerlediği takımyıldızları değil, bu 360 derecelik çemberi burç dediğimiz 30 derecelik 12 bölümü kullanıyor. Nitekim takımyıldızların boyutları çok daha farklı ve düzensiz. Dolayısı ile 13. burç adından bir şey yok, nasıl bir yılda 13 ay yok ise, 13 burç da yok.

Astroloji ile öngörüm yapmak başlı başına teknik ve kapsamlı konudur ve öncelikle doğum haritasının doğru biçimde yorumlanması ile başlar. Medyada ise kişilerin doğum haritasından bağımsız olarak sadece transitlere göre yapılan değerlendirmeler sadece genel, herkes için yapılıyor. Dolayısı ile sadece bu değerlendirmelere göre bir sonuç üretmek yerine, kendi astrolojik haritanız hakkında bilgi sahibi olmanız çok yararlı olacaktır. Bunun için, burcunuz yanında özellikle yükselen burcunuzu ve Ay’ınızın bulunduğu burcu ve evi öğrenerek başlayabilirsiniz. Belki bir sonraki aşama yükselen burcunuzun yöneticisi olan gezegenin haritanızda nerede olduğunu öğrenmek olacaktır.

Haberin Devamı

Astroloji bir bilim değil, bir dil gibidir. Dünyada farklı kültürlerin kendi kozmolojilerine göre astrolojileri ortaya çıkmıştır. Çinlilerin, Mayaların, Hintlilerin, kızılderililerin kendi astrolojileri olduğunu biliyoruz. Her birisi hayatı anlamak için bir bakış açısıdır, hayatta tek doğru yoktur, hayatı nasıl yorumladığımız bize aittir. Günümüzde Batı’da yaygınlaşmış olan astrolojinin tarihsel köklerinde ise Babil, Mısır, Grek ve Hint uygarlıklarının büyük payı vardır. Sonuçta astroloji kültürel bir olaydır. Astroloji yardımı ile kendimize aynalık edebilir ve kendimizi ve yaşadıklarımızı anlamaya, anlamlandırmaya çalışırız.

Haberin Devamı

Bu yöne ile bakıldığında Astroloji, eskilerin deyişi ile bilimlerin kraliçesidir. Her ne kadar bazı katı, materyalist bilimsel odaklar astrolojiyi reddetme, aşağılama yoluna gitmişlerse de aslında bu tıpkı baba kompleksi gibi, onların kendilerini astrolojiden sıyırarak tanımlama ihtiyacından kaynaklanıyor olabilir.