Artık dizi kıyafetleri "Simge Karahasan" imzasını taşıyor!

Ve karşınızda son dönemin popüler dizilerinde ve televizyon programlarında yer alan harika kıyafetlerin yaratıcısı, genç tasarımcı Simge Karahasan!

Daha çocuk yaşta başlayan sanata ve modaya olan merakı, ona kısa zamanda çok yol katettirdi. Rekabetin çok olduğu bir sektörde fark yaratarak, tasarımlarıyla televizyon dünyasında yer alması, iddialı ve şık gece kıyafetleriyle de göze çarpması aslında tesadüf değil! "Tasarımcı Özlem Süer'in emeği bende çok" diyerek söze başlayan Simge Karahasan, kardeşiyle birlikte kurduğu Karahasans markasını da tüm samimiyetiyle anlattı.

- Yeditepe Üniversitesi Moda ve Tekstil Tasarım bölümü mezunusun. Modaya ve tasarımcı olmaya seni iten şey neydi?

Lise hayatımda çok başarılı bir öğrenci değildim. Resim çalışmalarım oluyordu ve resim yaparken kendimi mutlu hissediyordum. Bu yüzden de güzel sanatlar alanında ilerlemek istiyordum. Ayrıca yine lisedeyken formalarımı değiştiriyordum. Ne kadar ceza da alsam, formaların görüntüsüyle oynamayı seviyordum. Böylece modaya olan ilgimi de farkettim ve güzel sanatların moda tasarım bölümünü okumaya karar verdim.

- Karahasans markası nasıl doğdu?

Kendi markamı çok kurmak istiyordum. Fakat bundan önce ünlü bir tasarımcının yanında çalışmak, pişmek istedim. Özlem Süer'in yanında çalıştım. 3 sene çalıştıktan sonra, o da hazırsın deyince kendi markamı kurdum. İlk ben atıldım sektöre, ürettim ve tasarımlarımı internetten satmaya başladım. Daha sonra baktım ki ilerliyor, bu işi kardeşimle birlikte yapmak istedim. Bige o sırada başka bir yerde çalışıyordu. Biz bu işi yaparız deyip, markayı kurmaya karar verince Bige işinden ayrıldı ve 2012 yılında Karahasans'ı kurduk. Bundan sonra Nişantaşı'na, insanların bize rahatça ulaşabilecekleri modanın merkezine taşındık.

- Simge Karahasan tasarımlarının hitap ettiği bir yaş aralığı ya da kadın profili var mı?

Aslında yok. Çünkü ben her yaş grubundan insanı giydirmeyi ve mutlu etmeyi seviyorum. Genelde hazır giyimlerde 36 beden çalışıyorum. Ama oversized modeller de tasarlıyorum. Mesela tasarladığım oversized paltoları orta yaş grubu tercih edebiliyor. Yine tunik tarzı tasarımlar yapıyorum. Onları da hem gençler hem de orta yaşlılar giyebiliyor.

-Tasarımlarını oluştururken nelerden ilham alıyorsun?

Gezmeyi, seyahat etmeyi çok seviyorum. Yurt içi olsun, yurt dışı olsun her yerde elimde fotoğraf makinem ve kağıt, kalemim mutlaka bulunur. Esinlendiğim şeyler arasında sanatsal yapılar, binaların motifleri olabiliyor. Aslında ilham kaynaklarım değişebiliyor. Bir kitaptan, bir dergiden de etkilenebiliyorum. Sonra bunları tasarımlarıma uygulamaya başlıyorum.

- Tasarımlarında geçmiş dönem modasına yer veriyor musun?

Evet, veriyorum. Moda da zaten geçmişten gelenleri günümüze uyarlıyoruz. Bu sezon 70'ler modasını görüyoruz. Beli yüksek pantolonlar, süet kemerler, geniş çerçeveli gözlükler bu sene çok moda. Bu da normal olarak, geçmişten gelen moda akımını günümüze yansıtıyor.

- Tasarımlarında mutlaka kullandığın, olmazsa olmaz dediğin öğeler var mı?

Siyah, vazgeçilmez rengim. Tasarımlarımda mutlaka kullanıyorum. Siyah kusurları kapatan bir renk olduğundan, herkes tarafından çok tercih ediliyor. Kumaş olarak da krep kumaşı çok kullanıyorum. Çünkü krep kumaş da vücut hatlarını kapatan, vücudu çok iyi toparlayan güzel ve kaliteli bir kumaş türüdür. Ayrıca ipek kumaşı çok seviyorum ve kullanmaya çalışıyorum. Ama fiyatından dolayı çok tercih edilmeyebiliyor.

- Hazır giyimin yanında, gece kıyafetleri ve gelinlik tasarımlarını da görüyoruz. Seni en çok hangisi zorluyor?

Aslında ben en çok gelinlik ve gece kıyafetleri yapmayı seviyorum. Hazır giyim yapmayı çok sevmiyorum. Ama bu zorlanmak anlamında değil, hiç birini yaparken zorlanmıyorum. Sadece bir kadını kimsede olmayan bir tasarımla, özel bir güne hazırlamak, daha cezbedici geliyor.

- Yılda kaç koleksiyon hazırlıyorsun?

Yılda 4 koleksiyon hazırlıyorum. Yaz ve kış sezonlarında gece kıyafetleri, ilkbahar ve sonbaharda hazır giyim koleksiyonları hazırlıyorum.

- Son dönemde TV programlarında, dizilerde Simge Karahasan tasarımlarına sık sık rastlıyoruz. Ünlülerin üzerinde kıyafetlerini görmek nasıl bir duygu?

Bize ilk destek veren aslında Merve Büyüksaraç oldu. Vogue'un "Bugün Ne Giydim?" bölümünde, kıyafetimizi Merve Büyksaraç üzerinde gördüğümüzde Bige'yle birlikte bir çığlık atmıştık. Ondan sonra da "Yalan Dünya" dizisinde İrem Sak kazağımızı giymişti. Biz yine sevinçten bağrışmıştık. Şu anda çalıştıklarımız arasında Kiraz Mevsimi, Kaçak Gelinler, O Hayat Benim gibi popüler diziler var. Kıyafetlerimizle ilgili hep olumlu dönüşler alıyoruz, bu da bizi çok mutlu ediyor.

- Türkiye'de ve dünyada en çok kimi giydirmek istersin?

Türkiye'de Serenay Sarıkaya'yı çok beğeniyorum. Elbiseleri çok iyi taşıdığını düşünüyorum. Yurt dışında ise tasarımımın kırmızı halıda yer almasını isterim. Kırmızı halıda hem ülkemizi temsil etmek hem de markamızı dünya platformuna taşımak bizi çok gururlandırır.

- Moda tarihine baktığında ya da günümüz moda tasarımcıları arasında idolüm dediğin bir isim var mı?

Dünyada Elie Saab ve Zuhair Murad'ı beğeniyorum ve takip ediyorum. Türk tasarımcıları arasından hocam Özlem Süer'i ve Arzu Kaprol'ü çok başarılı buluyorum. İleride onlar gibi olmak isterim.

- Sence Türkiye'de moda hangi aşamada? Genç tasarımcıların önü açık mı?

Genç tasarımcıların önü açık ama genç tasarımcıların sabrı yok. Bu iş gerçekten çok zor. Oldukça emek isteyen bir iş ve ulaşılabilirlik de bir o kadar önemli. Ama genç tasarımcılar için Moda Tasarımcılar Derneği var. Bu dernek genç girişimcileri çok destekliyor. Onun dışında İTKİB de genç tasarımcıları destekleyerek, önlerini açıyor. Geriye bu işe biraz daha zaman harcamak ve sabretmek kalıyor. Moda her geçen gün biraz daha ilerliyor. Artık yurt dışındaki fuarlarda Türk tasarımcılara oldukça fazla rastlıyoruz. Paris'teki Who's Next Fuarı'nda çoğu tasarımcı Türk. Yurt dışı pazarında da Türk tasarımcılarını ve ürünlerini görüyoruz. İngiltere'nin Harrods Mağazası'nda dahi bir Türk tasarımcısı var artık. Tüm bu gelişmeler tasarımcılarımızın ne kadar ilerlediğini gösteriyor bizlere.

- Moda haftalarına katılmayı planlıyor musun?

İlk hedefimiz o. Bu sene mart ayında Mercedes Benz Fashion Week İstanbul'a katılmak istiyoruz.

- 2015 ilkbahar-yaz modasına gelirsek, bizleri nasıl bir sezon bekliyor? Sen koleksiyonunda ne tarz parçalara yer verdin?

Pudra renkleri, çiçek motifler çok moda bu sene. Asimetrik kesimler, farklı desenlerin birleşmesiyle ortaya çıkan avant-pop akımını da görüyoruz. Bunlara koleksiyonumda fazlaca yer verdim. 2015'in rengi marsala seçildi ama bence bu sene herkesin gardırobunda beyaz, lila ve mint renkleri olacak. Volanlı etekleri, 70'ler dönemini, bol kesim, beli yüksek pantolonları, sivri burun ayakkabıları, kabarık kolları 2015 ilkbahar-yaz sezonunda göreceğiz.

- Karahasans tasarımlarını nerelerde bulabiliriz? Online satışınız var mı?

Karahasans tasarımlarımızı Nişantaşı mağazamızda bulabilirsiniz. Ayrıca internet sitemiz www.karahasans.com'da online satışımız da var. Kendi sitemiz dışında, morhipo.com, 365ist.com, n11.com, evosstore.com, zet.com ve firsat34.com sitelerinden de ürünlerimize kolayca ulaşabilirsiniz. Sosyal medya hesaplarımız sayesinde moda severler bizi yakından takip edebiliyorlar.

- Son olarak 2015 için hedeflerin ve projelerin neler?

2014'te hedefimiz mağazamıza geçmekti, onu gerçekleştirdik. 2015'in ilk hedefi MBFWI'da yer almak. Böylece markamızın bilinirliliğini arttırmayı istiyoruz ve yurt dışı fuarlarına katılmayı planlıyoruz.

Bu keyifli röportaj için Simge Karahasan'a çok teşekkürler...