Sanal âlem ve gerçek dünyanın harmanlanarak sunulduğu 'Chatroom-Ölüm Odası' bilgisayar ve internetin esiri olmuş bir grup asosyal gencin yaşadıklarını psikolojik bir çözümlemeyle anlatmaya çalışıyor.
Sanal âlem ve gerçek dünyanın harmanlanarak sunulduğu 'Chatroom-Ölüm Odası' bilgisayar ve internetin esiri olmuş bir grup asosyal gencin yaşadıklarını psikolojik bir çözümlemeyle anlatmaya çalışıyor.
Chatroom- Ölüm Odası
Hoşça vakit geçirmek için farklı insanlarla arkadaş olmak isteyen beş genç, internet üzerindeki bir chat odasında tanışır. Gerçek hayatlarında sorunlarla boğuşan bu gençler, hep hayalini kurdukları insanlarmış gibi davranarak sanal alemde boy gösterirler. Yüzlerine taktıkları maskelerle konuştukları insanları kandırırlar. Ancak internette başlayan masum chatroom buluşmaları zamanla farklı bir boyut kazanır.
Asosyal gençlerin hazin sonu
İnternet ve sanal âlem üzerine çekilen başarılı bir filmle karşı karşıyayız. Zekice yazılmış bir senaryoya sahip olan 'Ölüm Odası' sanal âlemi şimdiye kadar düşünülmemiş bir özgünlükte anlatıyor. Özellikle chatroomlar ve ortak koridorlar bir evin holü ve odaları şeklinde gösteriliyor. Böylece sinemaseverler internetin içine girebiliyor. Sanal dünya ile gerçek dünya arasındaki farklılıklar da gözler önüne seriliyor.
'Halka I' ve 'Halka 2' filmleriyle tanınan Japon yönetmen Hideo Nakata, kamerayı çok iyi konumlandırarak gözü yormayan görüntülere imza atıyor. Ancak, 'Ölüm Odası'nın ilk yarım saatini oldukça sıkıcı yaparak yeni yetme bir yönetmen imajı çiziyor. Filmin finali ise tam bir hayal kırıklılığı yaratıyor. Başrolü oynayan Aaron Johnson etkileyici bir performans sergiliyor. Müzikleri ise ne çok iyi ne de çok kötü.