Dijital dünyada kâbus

2000'li yıllara damgasını vuran 'Matrix' hâlâ hafızalardaki yerini korurken dijital bir bilgisayar oyununun içinde geçen bilim-kurgu filmi 'Tron: Legacy' bakalım sinemaseverleri tatmin edecek mi?

TRON: Legacy(Tron Efsanesi)

1982 yapımı filmde Encom adlı yazılım şirketinde çalışan Kevin Flynn'ın( Jeff Bridges) haksız bir şekilde işten çıkarılması efsanenin başlangıcıydı. Flynn şirkete karşı delil olarak kullanabilmek için ana sisteme gizlice bağlanıyor ve sistemin yapay zekâsı tarafından oyuna hapsoluyordu. İlk filmde Kevin Flynn'ın içine düştüğü durumdan kurtulma çabaları anlatılırken bu kez Tron Legacy'de baba-oğul mücadele veriyor.

Walt Disney tarafından çekilen filmin devamı, Flynn'ın teknoloji meraklısı 27 yaşındaki oğlunun babasının kaybolmasını araştırması ile başlıyor. 25 yıl önce birden bire ortadan kaybolan babasının öldüğünü ya da sıcak bir ülkede yaşadığını düşünen Sam Flynn (Garrett Hedlund) filmde babası ile aynı kaderi paylaşıyor. Babasının yıllardır kullanmadığı bürosundan bir mesaj alan Sam de Tron hakkında bilgi toplamaya çalışırken kendisini biranda bilgisayar oyununun içinde buluyor.

Demode olmuş bir fikir

Aylar öncesinden "Efsane geri dönüyor" denilerek tanıtımları yapılmaya başlandı. Filmle ilgili haberler internet sitelerinde, gazetelerde ve televizyonlarda adeta sinemaseverlerin beynine kazındı. 1982 yılında 'Tron' adıyla gösterime girdiğinde bilgisayar teknolojisinde çığır açmıştı. Aynı etkinin Tron efsanesinde de sürmesi beklendi ancak olmadı.

170 milyon dolara mal olan film gösterime girdiği günden bu yana Amerika'da 169 milyon dolar, okyanus ötesinden de 174 milyon dolarla sadece 343 milyon dolar hâsılat elde edebildi. (Türkiye hâsılatı dâhil değil.) Böylece, 1982 yapımı 'Tron'un sadece Amerika'da elde ettiği 16 milyon dolarlık kârı geçemedi.(Film 17 milyon dolara mal oldu.)

Peki hesaplar neden tutmadı?

Çünkü aradan geçen 29 yılda Matrix gibi yaşadığımız dünyanın bilgisayar programı olduğunu söyleyen bir film 2000'li yıllara damgasını vurmuştu. 'Bir bilgisayar oyununun içine girme fikri' artık demode oldu. (Her ne kadar baba ve oğul arasında geçen bir konuya sahip olsa da ortaya çıkan sonuç maalesef çok kötü. Biz bu hüsranı yine fantastik bir konu üzerine oturtulmuş baba ve oğul çatışmalarını öne çıkaran 2003 yapımı Ang Lee'nin 'Hulk'unda da yaşamıştık.) Zayıf bir hikâyede izleyicinin ilgisini sıkı tutmak artık ünlü oyuncu Jeff Bridges ve 3D efektlere kalmıştı.

Motosikletlere bayıldım

1982 yapımı ilk filmde de oynayan Bridges, baba rolünün altından başarıyla kalkıyor hatta genç halindeki oyunculuğundan bile etkileyici. Ancak tek başına harikalar yaratamıyor. Baba oğlun karşılıklı konuştuğu sahneler izleyenlerin kalbine dokunamıyor. Filmin övgüye değer tek yanı dijital efektler...

Mükemmel, harika hatta süperler. Üç boyutlu gözlükle izlediğinizde adeta büyüleniyorsunuz. Sanki Tron'un içindesiniz. Efektler üzerinde çok çalışıldığı ayrıntılardan da belli oluyor.(İnsan görünümündeki programların ölünce paramparça olmalarına dikkat edin.) Tron Efsanesi'nde en çok motosikletlere bayıldım. Tasarımları göz alıcı. Bir tane bizde olsa da binip, gezsek...(Batman: Kara Şövalye’nin motosikleti sanki Tron'dakilere benziyor.)

Üç boyutlu film büyüsü

Hollywood'da iki boyutlu çekildikten sonra üç boyutluya dönüştürülen birçok film var. Tron Efsanesi ise zor ve yoğun emek isteyen üç boyutlu teknikle çekildi. Sinemaseverler üç boyutlu filmlerin büyüsüne çoktan kapılmış durumda...