Cildiniz hem içten hem dıştan güzelleştirilebilir
Yaşlanma, yerçekimine, strese, güneşe ve çevresel etkilere bağlı olarak zamanla yüz, boyun ve dekolte bölgesinde oluşan yaşlanma belirtilerinin ve deformasyonların tedavisi için çeşitli mezoterapi teknikleri uygulanabilmektedir.
Özellikle güneş ve çeşitli çevresel etkenler, cilt altı dolaşımın bozulmasına neden olabilir. Vitamin ve mineral ihtiyacının karşılanmaması sonucunda ciltte mat ve cansız görünümün yanı sıra lekeler ve sarkmalar da ortaya çıkabilir.
Cildin vitamin ve mineral ihtiyacının karşılanması, bozulmuş kan dolaşımın düzeltilmesi, azalan destek dokuların yerine konması amacıyla en etkili yöntem olarak yüz mezoterapisi uygulaması yapılabilir.
Yüz mezoterapisi hastanın cilt yapısına göre değişmekle birlikte 2 hafta aralıklarla 2-7 seans yapılabilir. Uygulamadan sonra cilt koruma mezoterapisi önerilerek 1- 3 ayda bir seans uygulama yapılarak cilt koruması mezoterapisi yapılabilir. Koruma mezoterapisi canlı parlak sağlıklı bir cilt için oldukça etkili bir yöntemdir.
Mezoterapi öncesinden cildin ayrıntılı muayenesi yapılır. Cildin ihtiyaçlarına uygun ilaç karışımları hazırlanır. Uygulama bölgesi dezenfekte edilir, hazırlanan ilaç karışımı ince iğneler ile 1 cm aralıklarla cilt içine verilir. Uygulama sırasında soğuk kompres yapılarak ağrı duyusu önlenir. Yüz mezoterapisi uygulaması sonuçları hemen fark edilir hale gelir.
Cildi içeriden de desteklemek gerekir
İlerleyen yaş, sigara kullanımı, aşırı stres, hava kirliliği ve hareketsizlik cilde esneklik ve canlılık veren kolajenin azalmasına neden oluyor. Bu durumda ciltte sarkmalar, kırışıklıklar matlaşma ve kuruluk görülebiliyor. Son dönemlerde cilde kaybettiği kolajeni kazandırmak için kolajen aşısı veya takviye tabletleri kullanılabiliyor. Kolajen aşısı uygulanarak ya da kolajen içerikli tabletler kullanarak cilde daha dolgun ve pürüzsüz bir görünüm verilebilir. Kolajen cilt için çok önemlidir. Deri üç katmandan oluşur: epidermis, dermis ve deri altı doku (hipodermis). Epidermis olarak bilinen en üstteki katman, hücrelerdeki ve dokulardaki su kaybını kontrol eder. Bu koruyucu bariyer olmadan, vücut hızlı bir şekilde dehidre olur yani susuz kalır. Epidermisin hemen altında ikinci kat yani dermis yer alır. Dermis; kan damarları, sinirler ve saç folikülleri içermesine rağmen, öncelikle kolajen adı verilen bir proteinden oluşur. Bu protein, hücrelerin ve kan damarlarının büyümesi için bir çerçeve sağlayan bir lif ağı oluşturur. Dermisin birincil bileşeni olduğundan, kolajen cilt için destek yapısı görevi görür. Hipodermis, daha büyük kan damarlarını ve sinirleri içeren bir yağ ve bağ dokusu tabakasıdır. Ayrıca ter bezleri, yağ ve kolajen hücrelerine de ev sahipliği yapar. Hipodermis, vücudunuzun ısısını ve hayati önem taşıyan iç organlarınızı korumaktan sorumludur.
Kolajen desteğiyle cilt daha sağlıklı ve daha güzel hale getirilebilir. Uzman desteği aracılığıyla ciltteki kolajen kaybı giderilebilir ve mezoterapi uygulamalarıyla cilt daha güzel hale getirilebilir.
Op. Dr. İlsun Aka
Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahisi
www.ilsunaka.com.tr
www.instagram.com/drilsunaka