Halk arasında “sinüzit” müzmin/kronik bir hastalıkmış gibi algılanır. Oysa hepimiz basit bir nezle ya da gribi takiben sinüzit olabiliriz. Bu duruma “akut sinüzit” denir ve senede bir ya da iki kez bu durum olabilir. Yüz bölgesinde dolgunluk, basınç hissi, iltihaplı burun ve geniz akıntısı, alın-yüz ve baş ağrısı sinüzitin bilinen belirtileridir. Oysa inatçı kronik sinüzitler daha hafif ya da farklı belirtilerle de kendini belli edebilir. Burun tıkanıklığı, geniz akıntısı, balgam, gıcık öksürüğü ve sık hastalanma bunlardan bazılarıdır.
Sinüziti olan hastaların çok az bir bölümü ameliyat gerektirir. Sinüzit ameliyatına karar verme aşamasında sanılanın aksine hastanın yakınmaları, hastalık sırasındaki ve tedaviden sonraki endoskopik muayene bulguları bizler için daha önemlidir. Zira örneğin sinüzit teşhisi için istenmiş bir tomografik görüntüleme, eğer iltihaplı dönemde yapılmışsa bunun sonucu normalde olduğundan daha ileri ve kötü bulgular verir. Zaten bu nedenle sinüzit tedavisinde yoğun çalışan uzmanlar için, sinüzit hastasının en iyi halinde hatta hasta değilken çekilen filmler önem taşır. Bu tip görüntüleme yöntemlerini ameliyat kararı verdikten sonra, ameliyat planını yapmak için kullanırız.
Sinüzit hastalığı tek başına sinüs kanallarının anatomik bozukluklarına bağlı olabileceği gibi bu hastalığı kolaylaştıran başka durumlarla beraber de olabilir. Örneğin burun tıkanıklığına yol açan eğrilikler (deviasyon), burun eti şişmeleri (konka hipertrofisi), alerjik nezle, geniz eti ve hatta burunda yabancı cisimlerin varlığı gibi. Ayrıca kişinin genel sağlık durumu ve sigara kullanımı dahi sinüzit hastalığında belirli rol oynar.
Bu bilgilerin ışığında sinüzit ne zaman ameliyat edilir sorusuna beş altın yanıt verilebilir:
1. Hastanın iltihaplı ya da kronik sinüziti ile ilişkili şikayetleri sık tekrarlıyorsa ve tedavilere rağmen düzelmiyorsa;
2. Burun içerisinin yani mukozanın işleyişini destekleyen tedaviler de fayda etmiyorsa;
3. Sinüzitin tekrarlamasına yol açabilecek belirgin anatomik bozukluklar varsa;
4. Sinüziti kolaylaştıran etkenlerin de tedavi edilmesiyle iyiye gidiş sağlanamıyorsa ameliyat kararı verilir.
5. Zamanlama olarak, hastanın akut iltihaplı olmadığı dönemi; polipli sinüziti olanlarda ise polipleri olabildiğince gerilettikten sonraki dönem tercih edilir. Çünkü bu koşullar tıbbi tedaviler ile sağlandığında sinüzit ameliyatı çok daha konforlu olur ve başarısı yükselir.
Genetik bir hastalığı olanlar ve bazı polipli vakalar dışında sinüzit hastalığının ameliyat sonrası tekrarlama olasılığı yok denecek kadar azdır. Sinüzit ameliyatının başarısı için, sinüzite yol açan ve kolaylaştıran nedenlerin beraber ele alınması, ameliyatın doğru teknik ve araçlar kullanılarak yapılması gerekir. Ayrıca bunların yanında endoskopik deneyim ve güncel sinüs bilgisi eşit derece önem taşır.