Bu yazıda yıllar evvel okuduğum ve "yazarak istek oluşturma" fikrini ilk ondan ilham alarak geliştirdiğim Pierre Franckh’ın “Doğru İstersen olur” kitabından aldığım notlarımı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bu notlar kitaptan evet ama tamamen benim oluşturduğum notlarımdır. Kaynak göstermeksizin alır kullanırsanız benden aldığınızı anlarım ona göre:)
Doğru istemek nasıl olur? Bunun için önce sistemin nasıl işlediğine ufak bir göz atalım.
Hiçbir şey gördüğümüz gibi değildir.
Madde enerjidir enerjiden oluşur.
Enerji yoksa madde yoktur her düşünce saf enerjidir ve kendisi de enerjiye etki eder.
Enerji maddeyi oluşturuyorsa ve düşünceler saf enerji ise o zaman çevremizde sürekli düşündüğümüz şeyler olmaktadır çünkü biz sürekli düşünürüz.
İstediklerimizi hayatımıza çekmek için ilk olarak şunları yapmalıyız
-Düşüncelerimizin gücünü kullanmak.
-Ne istiyorsak kendimizi buna uygun çekim gücüne yükseltmek.
Ne düşünürsek o, maddeye dönüşür.
Zira her dilek bir enerjidir. Dilek gönderilir ve dilek kendini gerçekleştirmek ister yani maddeye dönüşmek ister. Yayılan düşünceler ne kadar yoğun ise enerji o kadar güçlü olur. Ne kadar güçlü Duygu yüklenirse o kadar itici güç alırlar.
(Maalesef negatiflikleri içinde bu böyledir. Negatif düşünceler de madde değişmek ister bizim ne düşündüğümüz enerjinin umurunda değildir)
“Benzer benzeri çeker” denir buna karşılık değişik olanlar birbirini iter.
Başarı başarıyı çeker, mutsuzluk daha çok mutsuzluğu. (Para da parayı çeker derler bilirsiniz)
Pozitif düşünceler pozitif bir dünya yaratır.
Kullandığımız cümleler “artık çok mutluyum”, “bütün dünya elimin altında”, “her şey yolunda” şeklinde olursa. O zaman her şeyi becerebiliriz.
Ve gerçekten dünya elimizin altındadır zira Evren tüm bu cümleleri yakalar ve işleme sokar.
Titreşim frekansını yükseltmek
Bu radyodaki bir kanalın değiştirilmesi gibi bir şeydir olayları algıladığımız frekansımızı düğmesini birazcık oynatırız.
Ama bunu nasıl yaparız?
Mesela titreşimimizi güzel şeyler düşünerek veya kutsal isimleri seslendirerek yükseltebiliriz veya pozitif afirmasyon cümlelerini tekrarlamak bile düşünsel titreşimlerinizi şimdiye kadar bilmediğiniz alanlara yükseltir.
Ve bu sayede dıştaki görünür dünyada ulaşılması mümkün olmayacak gibi görünen şeylerin hayatımıza girmesine olanak sağlamış oluruz.
Pozitif düşüncelerin, negatif olanlara göre her zaman daha yüksek titreşimi vardır.
Kendimize Arzu edilen frekansa açmadıkça onu anlayamayız da.
Eğer dileklerimiz olmuyorsa çoğu zaman birinci dilekten daha güçlü bir ikinci inancımız vardır.
Günde 10 dakika kadar dileğimizle ilgileniriz, dileğimize güç veririz ama geriye kalan tüm zamanlarda bunu zaten olamayacağına aslında zaten bu dileğimizi karşılayacak şeylerin bizim hakkımız olmadığına inanırız. Şimdi bu durumda hangi dilek daha güçlüdür.
İsteklerinizi yazın.
Böylece isteğiniz güçlenir. Eğer yazarsak isteğimizi açığa çıkarmış oluruz. İsteğimiz o andan itibaren maddeleşmiş olur artık dileğimiz kesinleşmiştir.
Biz değişiriz düşüncelerimiz değişir. Ama yazdığımız şey sabit kalır.
Ve hatta isteğimiz yerine geldiğinde yazdıklarımızı tekrar okuduğumuzda çoğu zaman şaşırtıcı sürprizler ile karşılaşırız.
Hayretler içinde isteğimizin yazılı talimatınızın ne kadar da uygun tam istediğiniz gibi oluştuğunu görürsünüz.
Bu yüzden de doğru kelimeler seçerek ve tamamen olumlu ifadelerle dileği dilemek önemlidir.
Bazı isteklerimizden vazgeçer bunları tekrar değiştirir sonra başka biçimde isteriz. Çoğu zaman tam öyle kastetmemişizdir.
Bir an için bir şey öylesine istemiş biraz sonra yine başka bir şey dilemişizdir.
Evren için bunların hepsi birdir. Ne istenirse o gönderilir belki bizim artık buna ihtiyacımız bile kalmadığı halde
Bu yüzden isteklerinizi yazarak oluşturun, netleştirin ve isteklerinize yön verin.
İsteğinizi yazmaya başlamadan önce bunu kendi çapınızda bir tören merasim haline getirin.
Bunun için özel bir zaman seçin. Huzurlu bir ortam oluşturun, önemli olan gevşeyebilmeniz. Gevşediğimizde hayat çok daha hoş görünür ve bu yüzden isteklerimiz çok daha olumlu bir ruh halinde tasarlanabilir. Ve olumlu düşüncelerde istek enerjimiz için bir “katalizör” görevi yapar.
Önce frekansınızı değiştirin. Hayatın size de bol bol hediyeler vermekte bunların ne kadar harika şeyler olduğunu hissedin.
Dikkatimizi nereye yöneltirsek oraya enerji veririz şükrederek daha fazla enerji verdiğimiz için hayatımızda zaten mevcut olan iyi şeyleri artırırız bilinçli olarak hayatımızdaki güzellikleri yoğunlaştığımızda yaşam gittikçe daha da güzel olur. Kalbimizi Şükran duygusu doldurur. Şükran duygusu insanı saf bir enerji kaynağına dönüştürür. Enerji ne kadar net ve temiz ise tüm dileklerimiz o kadar çabuk ve düzgün gerçekleşir.
Doğru istemenin turbosu “teşekkür etmek.”
İstediğimizi kâğıda döktükten sonra talebimizi teşekkür ile bitirmeliyiz. Bu çok önemlidir!
Teşekkür ettiğimiz an da dileğimiz duyulmuş ve şimdiden beyan edilmiş olur. Zira teşekkür etmek dileğimizi şimdiki zamana çeker.
Bu teşekkür duaların sonundaki "Âmin" ile mukayese edilebilir.
"Âmin" tercüme edildiğinde "Öyle olsun" demektir.
“Âmin” ve “teşekkür” diyerek mühürler ve kapatırız.
Teşekkür etmek tüm şüpheleri ve kaygıları da yok eder. Dileğin gerçekleşeceğine inanılmaktadır. İnsan emindir günlük hayatta da sadece gerçekleşen şeylere teşekkür edilir, ”bunu benim için yaptığına teşekkür ederim”
Bundan sonrasında;
Ne istiyorsak artık bizim sayılır.
Kaynak: Pierre Franckh’ın “Doğru İstersen olur”
Nur Demir
Sevgiler tüüm kalbimden:)
instagram.com/nrlblog/
https://www.facebook.comNrlStyle/