Değerli okurlar, günümüzde sıkça rastladığımız durumlardan biri olan ‘’Özgüven Eksikliği’’ hakkında neler biliyoruz?
Özgüven Kavramında Aile Faktörü
Her anne-baba ve bebek arasında bir bağlanma oluşur. Bebekler, daha çok vakit geçirdiği kişi ile değil, ihtiyaçlarını karşılayan kişi ile arasında sağlıklı bir bağ geliştirir. Bağlanma her ne kadar 0-2 yaşları arasında gerçekleşse de, etkileri çocuğun hayatı boyunca devam eder.
Çocuklar büyüdükçe, yeni şeyler keşfetmek isterler ve sorgularlar. Bu süreçte aileyi büyük bir sorumluluk bekler. Çocuklarımızın sorguladığı, keşfetmek istediği bu dönemde onların sorularını cevapsız bırakmamamız gerekir.
Zamanla yeni davranışlar öğrenen çocukların benlik duyguları da artar. Yeni davranışlar kazanmaya başlayan çocuklara karşı ailelerin tutumu oldukça önemlidir. Ailelerin çocuklarına karşı tutarlı ve kararlı davranmaları yerinde bir davranış olacaktır. Çocuklara karşı aşırı koruyucu ya da katı tutumlarda bulunmak, onlarda yetersizlik hissini pekiştirebileceği için özgüvenlerinin zedelenmesine neden olabilir.
İsteklerine Olumsuz Yaklaşmayın!
Yeni davranışlar kazanarak gelişimlerini sürdüren çocuklar, farklı davranışlar geliştirebildikleri gibi birden fazla konuda da aileleriyle iletişim kurmak ve onay almak isterler.
Çocukların isteklerine karşılık verilmesi konusu aileler tarafından sıklıkla merak edilir. Ailelerinden isteklerde bulunan çocuklara karşı doğru bir üslup seçmek gerekir. Ailelerin çocuklarının isteklerine karşı gösterecekleri davranışlar, çocukta özgüven gelişimini doğrudan etkileyecektir.
Çocuğun her istediğini yapmamak, neden yapılmadığı ile ilgili açıklamada bulunmak, çocukla birlikte ortak kurallar koymak oldukça önemlidir.
Çocuklardaki özgüven sorununun öncelikli nedenleri arasında aile içi faktörlerin olduğunu bilerek hareket edilmelidir.
Çocuklar, isteklerini ebeveynleri ile paylaştıklarında şu tepkilerle karşılaşabilirler; ‘’o iş olmaz’’, ‘’bunu kimse yapamadı sen mi yapacaksın?‘’ gibi ifadelerle verilen karşılıklar son derece yanlıştır. Bu gibi olumsuz tepkiler, çocukları özgüveni olmayan, başarısız biri olmaya itebilir.
Olumsuz ifadelerin yerine; ‘’Evet sen bunu başarırsın’’, ‘’Sana güveniyoruz.’’ gibi destekleyici ifadeler kullanılmalıdır. Bu ifadeler çocuğu bir şeyleri yapmak için harekete geçirecek ve motive edecektir. Bir şeyleri yapabildiğini gören çocuğunda özgüveni gelişecektir.
Çocuğunuzun Tavırlarını İnceleyin
Özgüvenini kaybetmiş bir çocuk, akranlarıyla iletişim kurmak ve yeni başarılar elde etmek konusunda güçlük çeker. Çocuğunuzun insanlarla olan iletişimini, hal ve hareketlerini inceleyin. Eğer çocuğunuzda bu gibi durumlar fark ettiyseniz en kısa zamanda bir uzmandan destek almanız faydalı olacaktır.
Özgüvenin Fazlası Zarar!
Bazı ebeveynler çocuklarının her istediğini, her ne olursa yerine getirmeye çalışarak onların özgüvenlerini desteklediklerini düşünebilirler. Bu tutum ve davranışlar aileler tarafından doğru olarak algılansa da bu çocukta istenmedik, olumsuz sonuçlar ortaya çıkaracaktır.
Aşırı özgüven zamanla çocukta farklı bir boyutta özgüven yaratır ve belirli bir zaman sonra çocuk, kendisini ailesinden daha üstün görmeye başlar. Bu durum aileyi çocuğuna karşı pasif bir hale getirebilir.
Aşırı özgüven sorunu çocukların ilerleyen yaşlarla birlikte sosyal hayatlarında birtakım sorunların oluşmasına zemin hazırlayabilir. Aynı zamanda bu çocuklar, iş hayatlarında da birçok zorlukla mücadele etmek zorunda kalabilirler. Bu sebeplerden dolayı çocuklarımızın gelişim çağında, bulundukları gelişim dönemine uygun dengeli pozitif yaklaşım, olumlu anne ve baba tutumları doğru ve sağlıklı gelişim için yerinde olacaktır.
Farkında Ol, Elini Uzat…
Mine Ağır
Özel Eğitim Öğretmeni, Floortime Terapisti
ve Psikoterapist
web site