Kemik Erimesi (Osteoporoz) Egzersizle Engellenebilir mi?
Osteoporoz, halk arasında kısaca kemik erimesi olarak ifade edilen, kemik yapının kalitesinin azaldığı, dolayısıyla başta kırık olmak üzere ağrı, postüral değişiklik ve bunun getirdiği solunum sıkıntısı, denge bozukluğu sonucu düşmeler osteoporoz hastalarında en sık görülen komplikasyonlardandır.
Hemingway ”kırık yerlerimizden güçleniriz” diyerek kırık kelimesini yaşamla mücadeleyi vurgulamak için pozitif bir felfesik boyut içinde kavramlaştırsa da, konu osteoporoz olduğunda, bu kırıkların oluşmadan engellenmesi asıl güç olarak tanımlanabilir.
Osteoporoz Egzersiz İlişkisi
Osteoporoz rehabilitasyonunda tartışmalı olan fiziksel aktivite ve egzersizlerin yeri, son yıllarda yapılan araştırmalarla artık kanıtlanmıştır. Egzersiz, kemik kütlesini korumak ve kırıkları önlemek amacı ile yararlanılan önemli bir tedavi unsurudur. Egzersizin yapılan araştırmalarda büyük kemiklerin periostal yapısının büyüklüğünü ve endokortikal değişiklik ile volumetrik yoğunluğunu etkilediği bilinmektedir.
Kemik yüklenmeye bağlı olarak kütlesini artırır. Mekanik yüklenmenin kemik mineral yoğunluğunu hangi mekanizmalarla artırdığı tam olarak aydınlatılmamış olmakla beraber, egzersiz programları ile somatotropin hormonunun arttığı gösterilmiştir. Somatotropinin bir etkisi de osteoblast aktivitesini arttırmaktır.
Fiziksel Aktivite:
1. Olgunlaşma sırasında daha fazla kemik kütlesi artışına
2. Genç erişkinde kemik kütlesinin devamına
3. Yaşlanma sırasında kemik kaybının yavaşlamasına
4. Yaşlılarda düşmenin azalmasına neden olarak osteoporotik kırık riskini azaltır.