08.10.2013 - 23:02 | Son Güncellenme:
Liposuction (vücuttanyağ alınması) işleminde son trend: VASER
Liposuction ameliyatı, artık herkesin bildiği gibi, önce yağalınacak vücut bölgesinin bazı özel hazırlanmış saline solüsyonlarıylaşişirildikten sonra küçük kanüllerle deride açılan küçük deliklerden girilerekverilen bu sıvının ve aynı zamanda yağın alınması işlemidir. Bu işlem kilovermek ya da beden ölçüsünü azaltmak amacıyla yapılmaz. İşlemin amacı "konturbozukluklarını” ortadan kaldırmaktır. Basenler, bel, karın bölgesi, diz içleri,uyluklar, üst kol bölgesi ve gıdı bölgesi kadın ve erkeklerde bu işlemin en çokuygulandığı alanlardır. Yine erkeklerde pseudojinekomasti durumlarında (erkekmemesinde yağlanma artışı) liposuction başvurulan bir yöntemdir. Vücuttakikontur bozuklukları sadece fazlalık şeklinde olmayabilir. Çöküklükler veasimetrik bozukluklar gibi bazı durumlarda yapılması gereken işlem o bölgedenyağın alınması değil yağ verilmesi olabilir. Bu nedenle bazı doktorlarliposuction (yağ emme) terimi yerine liposculpting (yağ şekillendirme) teriminikullanmayı tercih ederler. Bu durumda bazı yerlerden yağ alınırken bu alınanyağ özel işlemlerden geçirildikten sonra eksiklik olan bölgelereverilebilmektedir.
Uygun hastada doğru şekilde uygulandığı takdirde liposuctionçok fazla komplikasyonu olmayan ve hastanın 1-2 gün içinde iş-ev hayatınadönmesine izin veren bir operasyondur. Hastaların tam aktif yaşantılarına dönmesibiraz daha uzun olabilir ve bu alınan yağın miktarı, nereden alındığı ve nasılalındığına bağlıdır. Yağ alma işlemi mekanik bir işlemdir. Derideki küçükdeliklerden yağ dokusuna sokulan kanüller doktor tarafından ileri geri hareketettirilirken bu kanüllere bağlı bir hortumun ucundaki makina emme işleminigerçekleştirir. İşlem sırasında doktor çeşitli kalınlık, uzunluk, şekil ve uçtipine sahip kanülleri defalarca sokup çıkartarak yağ alınacak bölgeyidüzeltmeye çalışır. Bu işlem hem uygulamayı yapan doktor için oldukça yorucuhem de hasta için oldukça travmatiktir. Hastaların şişlik ve morluklarınınsebebi işte bu emme işlemi sırasında yapılan travmaya bağlıdır ve hastaların enönemli postoperatif şikayetlerine neden olur; ağrı, şişlik, morluk.
Bazan bu şikayetler oldukça uzun sürebilir. Kanüllerinoluşturduğu bu mekanik travma yağ dokusu kadar çevre dokuyu da etkilediği için(sinirler kan damarları konnektif doku) bu tür şikayetler maalesef liposuctionişleminin kaçınılmaz sonucudur.
İşte bu noktada VASER Liposelection (yağ seçici) devreyegirmektedir. Yazının bundan sonraki kısmında VASER diyeceğimiz bu cihaz yağdokusunu kırıp emulsifiye (eritme) etmek için ultrason dalgalarını kullanır vebu sırada çevre dokuyu (sinirler kan damarları konnektif doku) relatif olarakintact bırakır. Bu da ameliyat sonrası dönemin hastalar için daha kolaygeçmesini sağlar. VASER sonrası hastaların ağrı, şişlik ve morluk düzeyleriklasik liposuction yapılmış hastalara göre daha azdır.
VASER işleminde de klasik liposuction da olduğu gibi hastayagenel, lokal veya sedasyon anestezisi yapılır. Ardından yine yağ fazlalığınınolduğu yere özel hazırlanmış sıvılar enjekte edilir ve buraya kadar olan kısmıklasik liposuctiondan farklı değildir. Ardından VASER cihazının özel kendikanülleri yine deriden açılan küçük delikler ile (3-4) mm yağ dokusu içinesokulur. Cihazın ürettiği yüksek frekanslı ses dalgaları yağ dokusu yoğunluğunagöre ayarlanmış olduğu için sadece yağ dokusunda hücrelerin parçalanması veyağın emulsifikasyonuna yol açar. Bu arada çevre doku çok fazlaetkilenmemiştir. Daha sonra yağların eritildiği bu bölgeye hafifçe masajyapılarak yağlar daha önceden verilen solusyona karıştırılıp aynı deliklerdensokulan emme kanülleriyle bu yağ sıvı karışımı dışarı alınır. İşlemliposuctionda olduğu gibi her türlü vücut bölgesine yapılabilir.
Ses dalgaların cilt altı yağ dokusunda yaptığı etki ileVASER sırasında deride de gerilme olur. Deride oluşan bu gerilmenin de VASER’iniyi sonuçlarına katkısı olduğu düşünülmektedir ancak bunun henüz klinikçalışmalarla kanıtlanması gerekmektedir.
VASER, hasta ve işlemi uygulayacak doktor açısından çokavantajları olan bir yöntem olmakla birlikte klasik liposuctiondan daha fazlatecrübe gerektirir. Aslında teknik olarak daha zor bir operasyondur ve dahapahalıdır. Ayrıca aynen liposuctionda olduğu gibi ne "sellülit”leri ne deciltteki çatlaklıkları (striae) azaltmaz. Ayrıca tecrübesiz, plastik cerrahiuzmanlığı olmayan ellerde cilt yanıkları oluşturma gibi tehlikeli birkomplikasyon riski vardır. Ancak tüm bunlara rağmen eğer doğru bir şekildeuygulanırsa hastalar postoperatif (ameliyat sonrası) dönemi çok rahat geçirilerve sonuçlar hasta ve doktor açısından çok tatmin edicidir.