Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Çoğu bebek dünyaya geldiği andan itibaren içine doğduğu coğrafyanın, kültürün gelenekleriyle büyür. Ancak bazıları geleneklere 'meydan okuyan' ebeveynlerin çocukları olduğundan daha farklı kurallara göre yetişir. Konu çocuk büyütmek olduğunda bazılarının kabul edip benimsediği şeyler bazılarının karşı çıktığı oluyor. Tam da bu konuyu özetleyen bir durum İskandinav ülkelerinde yaşanıyor. Türkiye'de bebeklerin kat kat giydirilip zar zor dışarı çıkarıldığı, hatta hiç çıkarılmadığı kış aylarına karşın yılın büyük bir çoğunluğunun soğuk geçtiği bu ülkelerde ebeveynler şu yöntemi uyguluyor: Bebekleri soğukta uyutmak. Çocuk gelişimi için soğukta hatta karda altında uyumak kadar sağlığı güçlendirdiğine inanılan karla yıkama yöntemine de Rusya'da başvuruluyor.
SOĞUKTA BIRAKIP KARDA UYUTUYORLAR
Bebekleri ve çocukları soğuk dahası karlı havalarda dışarıda uyutmak İskandinav ülkelerinde günümüzde hâlâ devam eden bir gelenek. Bu uygulamanın tek amacı, bebeklerin bağışıklığını daha dirençli hale getirmek. Üstelik İskandinav ülkeleri bu uygulamada yalnız değil. Benzer bir yöntemin 1950'li yıllarda SSCB ülkelerinde de uygulandığı görülüyor. Yeni doğan bebekleri karda uyutan ebeveynler ve kreş öğretmenleri bu uygulamanın çok verimli olduğuna inanıyordu. Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından da bazı Kuzey ülkeleri bu geleneği sürdürdü. Hatta yakın bir dönemde de Rusya'da yaşayan birkaç annenin yeni doğan bebeklerini karda yıkadıkları videolara da şahit olduk.
Bir yanda soğukta bebek uyutmanın, yeni doğmuş bir bebeği karla yıkamanın hiçbir zararı olmadığına inananlar... Bir yanda ufacık bir serinlikte, rüzgarda bebeğini dışarı çıkarmayanlar... Peki hangisi doğru yapıyor? İşte uzman gözüyle bu sorunun cevabı.
"Bebek sağlığı ve bakımı konusunda farklı kültürlerde çeşitli uygulamalar, inançlar var. Ancak her zaman güvenli ve sağlıklı yaklaşımların benimsenmesi ve gerektiğinde hekim tavsiyesi alınması önemli" diyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Mine Başıbüyük, "Bu oldukça ilginç ve tartışmalı bir konu. Finlandiya'da yapılmış bir anket çalışması ailelerin çocuklarını uygun şekilde giydirerek soğuk havada dış ortamda uyutmanın güvenli olduğuna inandıklarını ortaya koymuş ancak bu durumun bilimsel olarak tam güvenli olduğu söylenmemiş" yorumunda bulundu.
SOĞUK HAVA BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRİYOR MU?
Dr. Öğr. Üyesi Başıbüyük, bebeklerin bağışıklık sistemlerinin soğuk havayla güçlendiğine dair bilimsel bir kanıtın olmadığını da sözlerine ekledi. Soğuk havanın genel etkilerine bakıldığında metabolizmayı ve kan dolaşımı hızlandırabildiğini, bu durumun vücut direncinin artmasını ve bağışıklık sistemine yarar sağlayabileceğini vurguladı. Ancak soğuk havanın yine de bebekler üzerindeki etkisi konusunda yüzde yüz kesin bir bilgi mevcut değil. Dr. Öğr. Üyesi Mine Başıbüyük, "Bebeklerin dışarıdayken vücut ısısını koruyacak şekilde giyinmesi sağlanmadığında hipotermi riskiyle karşı karşıya kalacakları kesinlikle unutulmamalı" dedi.
"Açık alanların hava kalitesi daha iyi ve mikropların yayılma riski daha düşük olabilir. Ancak bununla birlikte vücutları ve bağışıklık sistemleri henüz gelişmemiş olduğundan soğuk hava koşullarında bebeklerin vücut ısısını koruyabilmeleri için ekstra önlemlerin alınması elzem." - Dr. Öğr. Üyesi Mine Başıbüyük
Bebeklerin soğukta uyutulmalarının bağışıklık sistemini güçlendirdiğini kanıtlayan bir araştırma olmadığı gibi bebeklerin soğuk havada dışarıya çıkarılmamamasını destekleyen bir bilgi de yok. Dr. Öğr. Üyesi Mine Başıbüyük'e göre bebekler soğuk havalarda dışarı çıkarılmadan önce vücut ısısını dengede tutacak şekilde lahana gibi kat kat giydirilmeli. Böylelikle bebekler hem temiz hava alabilir hem de güneş ışığı sayesinde D vitamini sentezlemeleri ve uyku düzenleri olumlu etkilenebilir.
'GELENEK DE OLSA HEKİME SORUN'
Gelelim bebeklerin soğuk suyla dahası karla yıkanmasına. Bu konuda da yine bilimsel kanıt bulunmuyor. Sadece bazı kültürlerde geleneksel yöntem olarak kabul edilip devam ettiriliyor. O nedenle Dr. Öğr. Üyesi Başıbüyük bu uygulamalara başvurulmadan önce bir hekime danışmanın şart olduğunu tekrar hatırlattı.
Dr. Öğr. Üyesi Mine Başıbüyük, bebekleri soğuğa maruz bırakmanın yaratabileceği 3 belirgin zararı şu şekilde sıraladı:
1- Hipotermi
Bebeklerin vücut ısılarını düzenleme yeteneği yetişkinlere göre daha zayıftır. Soğuğa korunmasız şekilde maruz kalmaları, vücut ısısının hızla düşmesine ve hipotermiye yol açabilir.
2- Stres ve huzursuzluk
Soğuk, bebeklerde stres ve huzursuzluk hissi yaratabilir. Bu durum özellikle buna alışkın olmayan veya soğuğa hassas bebeklerde daha belirgindir.
3- Cilt problemleri
Bebeklerin cildi oldukça hassastır. Soğuk; ciltte kuruluk, kaşıntı ve kızarıklıklara neden olabilir. Bebeğin cildini nemlendirici ürünlerle korumak faydalı olabilir.
KADEMELİ ALIŞTIRMA ŞART, BU BELİRTİLER VARSA DİKKAT
Oluşabilecek risklerin yanı sıra Dr. Öğr. Üyesi Başıbüyük, bu yöntemin kesin olarak uygulanması istenirse bebeklerin soğuğa kademeli olarak alıştırılması gerektiğini belirtti. Bebeklerin tepkilerinin dikkatle gözlemlenmesi ve herhangi olumsuz bir reaksiyon durumunda hemen uygulamaya son verilmesi noktasında uyarıda bulunan Mine Başıbüyük, "Her çocuk farklıdır, dolayısıyla her birinin soğuk hava, soğuk su veya kara tepkisi de farklı olabilir" diye konuştu.
Bebekleri soğuktan korumak için eldiven, şapka ve kalın çorapların faydalı olabileceğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Mine Başıbüyük'e göre bir diğer önemli nokta da bebeğin soğuk ortamda verdiği tepkileri izlemek. Bebeklerin ellerinin, ayaklarının ve yüzlerinin soğuması, titreme gibi belirtiler göstermesi halinde hemen ılık bir yere alınıp ısıtılması gerekiyor.