03.03.2014 - 13:19 | Son Güncellenme:
İHA
Memorial Ankara Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü Dyt. Yüzbaşıoğlu, hamilelikte sağlıklı beslenme hakkında bilgi verdi. Gebelikte kilo alımının 9-15 kilogram aralığında olması gerektiğini belirten Yüzbaşıoğlu, “İdeal vücut ağırlığının üzerinde hamile kalan kadınlar için bu aralık 7-9 kilo şeklinde belirtilmektedir. Hamilelik döneminde dengeli beslenme ve kilo kontrolünü sağlamak için tek yönlü beslenmeden kaçınılmalı, tüm besin gruplarından yeterli miktarda tüketilmelidir” ifadelerini kullandı.
“SÜT GRUBUNDAN GÜNDE 3-4 PORSİYON TÜKETİLMESİ UYGUNDUR”
Süt ve süt ürünlerinin anne ve bebeğin kemik yapısı için çok önemli olduğunu bildiren Yüzbaşıoğlu, şunları kaydetti:
“Bu grupta bulunan besinler süt, yoğurt, ayran ve peynirdir. Süt grubundan günde 3-4 porsiyon tüketilmesi uygundur. Fazla enerji alımını engellemek amacıyla örneğin peynir çeşitlerinde çok yağlı olan tulum, kaşar, koyun peyniri yerine daha az yağlı olan beyaz peynir tercih edilmelidir. Süt ve süt ürünlerinde ise tercih yarım yağlıdan yana olmalı, pastörize sütler yerine günlük sütler tüketilmelidir. Süt grubunun içerdiği kalsiyum ve fosfor bebeğin kemik yapısını oluşturmayı sağlarken, annenin kemik yapısını korur. A vitamini ise;kemik ve doku büyümesine ve gelişmesine yardımcı olur. Hücrelerin gelişiminde temel maddedir, cilt ve mukozaların sağlığının korunmasında önemlidir.”
Et, yumurta ve kurubaklagillerin dengeli bir şekilde tüketilmesi gerektiğini belirten Yüzbaşıoğlu, şunları dedi:
“Yumurta, kırmızı et, beyaz et ve kuru bakliyatın oluşturduğu proteinden zengin bu besin grubundan günde 6-7 porsiyon tüketilmelidir. Özellikle gebelik döneminde etlerin sağlıklı pişirme yöntemleriyle hazırlanması önerilir. Protein kaybını ve fazla kalori alımını azaltmak amacıyla ızgara, fırınlama, haşlama yöntemleri tercih edilirken, yağda kızartma ve doğrudan ateşte pişirme yönteminden kaçınılmalıdır. Beyin gelişimi için önemli olan Omega-3 yağ asitleri açısından zengin olan balığın haftada 2 gün tüketilmesine özen gösterilmelidir. İçerdiği yüksek posa sebebiyle gebelikte gelişen kabızlığı önlemek amacıyla haftada 2-3 defa kuru bakliyat tüketilmelidir. Bu grubun içeriğinde bulunan demir bebekte hemoglobin yapımını sağlar, kansızlığı önler. Çinko ise büyüme ve gelişmeyi sağlar.”
“GÜNLÜK 5 PORSİYON YENMESİ ÖNERİLEN MEYVELERİN, ARA ÖĞÜNLERDE TÜKETİLMESİ, KAN ŞEKERİ SEVİYESİNİ DENGELEMESİ AÇISINDAN ÖNEMLİDİR”
Taze sebze ve meyvelerin bağışıklık sistemini güçlendirdiğini kaydeden Yüzbaşıoğlu, şu bilgileri verdi:
“Günlük 5 porsiyon yenmesi önerilen meyvelerin, ara öğünlerde tüketilmesi, kan şekeri seviyesini dengelemesi açısından önemlidir. Hamilelikte söğüş veya salatalar ana öğünlerde olmazsa olmazlardandır. Ana öğünlerin birinde pişmiş sebze tüketilmesi sağlıklı beslenme açısından önemlidir. Sebze ve meyvelerdeki Cvitamini doku hasarını önler, annede demir emilimini artırır ve bebeğin bağışıklık sistemini geliştirir.Folik asit ise; plasentanın gelişimine yardımcı olarak doğumsal bozuklukların gelişmesini engeller. En iyi kaynakları koyu renkli yeşil sebzeler, kuru bakliyatlar ve yağlı tohumlardır. Günde 6-8 dilim ekmek, 2 porsiyon çorba, 4 yemek kaşığı pilav ya da makarna ideal kilo alımını sağlayacak porsiyon miktarlarıdır. Posa içeriği yüksek olması açısından ekmek çeşidi olarak tam buğday ekmeği, tahıl olarak bulgur tercih edilmesi uygundur. Hamilelik döneminde kilo alımından kaçınmak için yağ tüketimi de ölçülü olmalıdır. Fındık, fıstık, badem, ceviz gibi omega-3 yağ asitlerinden zengin olan yağlı tohumlar ara öğünlerde veya kahvaltıda yenebilir. Yağda eriyen vitaminlerin alımı için yağ grubu önemlidir. İçerdikleri karbonhidrat sebebiyle yüksek enerjiye sahip olan bu grubun hamilelikte fazla tüketilmesi kilo artışına sebep olacağından tüketimi sınırlandırılmalıdır. Tatlı gereksinimini gidermek için sütlü hafif tatlılar tercih edilmeli, ağır hamur tatlılarından kaçınılmalıdır. Kahvaltılarda tercih edilebilecek sağlıklı seçenekler ise bal ve pekmezdir.”
Su tüketimini artırılması gerektiğini bildiren Yüzbaşıoğlu, “Sağlık için çok önemli olan su hamilelikte bir kat daha önem kazanmaktadır. Özellikle hamilelikte artan kabızlığın giderilmesi, ciltteki kurulukların ve çatlakların önlenmesi, idrar yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskinin azaltılması ve bebeğin sağlığı için önemli olan amnion sıvısının korunmasında su aktif rol almaktadır. Bu sebeple gün içerisinde 2,5-3 litre su tüketilmelidir” dedi.