Genel SağlıkGrip tedavisinde antibiyotiğe dikkat

Grip tedavisinde antibiyotiğe dikkat

04.02.2013 - 18:15 | Son Güncellenme:

Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Hakko, bu soğuk kış günlerinde zaman zaman ölümcül bile olabilen bu hastalıktan korunma yollarını anlatıyor.

Grip tedavisinde antibiyotiğe dikkat

Genellikle endişeye yer vermeyecek bir şekilde seyreden grip, zaman zaman çok ağır bir tabloya da dönüşebiliyor, hatta kişiyi yatağa düşürüp riskli gruplarda ölümcül bile olabiliyor. Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Hakko, bu soğuk kış günlerinde zaman zaman ölümcül bile olabilen bu hastalıktan korunma yollarını anlatıyor. Hakko, özellikle son zamanlarda H1N1 virüsünün tekrar görülmesiyle birlikte kişilerin endişe içinde olduğunu ve ülkemizde görülen virüsün tamamen ortadan kalkmasının zaman aldığını, özellikle de daha önce virüsle temas etmemiş kişilerde görülme ihtimalinin daha yüksek olduğunu belirtti.

Grip, “influenza” virüsünün solunum yoluyla insan vücuduna girmesiyle oluşan ve salgınlara yol açan bir enfeksiyon hastalığı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün verilerine göre, grip her yıl dünya nüfusunun %5’ini etkiliyor. Hastalık, tüm tehlikelerine rağmen ülkemizde genellikle hafife alınıyor. Oysa gribin neden olabileceği komplikasyonlar sonrasında özellikle ileri yaştakiler, çocuklar, kronik hastalığı olanlar ve bağışıklık sistemi baskılanan kişilerde ölüme kadar varabilen ciddi sonuçlar doğurabiliyor.

Grip tedavisinde sıkça yapılan bir hataya da dikkat çeken Dr. Elif Hakko, “Halk arasında antibiyotiklerin gribal enfeksiyon üzerinde etkili olduğu yönünde yanlış bir inanış var. Ancak antibiyotikler mikroplar üzerinde etkili oldukları için grip tedavisinde hiçbir yarar sağlamadıkları gibi zararlı etkilere de sahip olabilirler” diyor.

Gripten korunabilirsiniz

Grip ve korunma yolları hakkında bilgiler veren Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Hakko, gribe neden olan influenza virüsünün; hasta veya taşıyıcı kişilerin hapşırması ya da öksürmesi yoluyla kolaylıkla bulaşabildiğini belirtiyor. Virüs bulaşmış ellerle temas etmek, öpüşmek, ortak eşyaları kullanmak da yine bu virüsün geçmesine neden olan faktörlerden. Hasta kişilerden çevreye saçılan virüs parçacıklarının havada asılı kalabilme yeteneğine sahip olmasının bulaşıcılığı daha da artırdığına dikkat çeken Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Hakko, bu nedenle gribin ev, iş yeri, okul, kreş ve toplu taşıma araçları gibi kapalı mekanlarda çok kolay bulaştığını hatırlatıyor. Uzman Dr. Elif Hakko, korunma yollarını ise şöyle sıralıyor:

• Mevsime uygun giyinmeye özen gösterin
• Terli kalmamaya dikkat edin
• Bol sebze ve meyve tüketin
• Aşırı yorgunluk, alkol, sigara, az ve düzensiz uyku gibi vücut direncinizi düşüren ve kolayca hasta olmanızı sağlayan etkenlerden uzak durun
• Her gün en az 2 litre su için
• Ellerinizi sık sık yıkamayı ihmal etmeyin
• Havanın kurumasını önleyin, nemli olmasını sağlayın

Öksürüklerinizi ciddiye alın

Gribin aniden 39 - 40 dereceye kadar çıkan yüksek ateş, aşırı halsizlik, kuru öksürük, baş ağrısı, şiddetli kas ve eklem ağrılarıyla kişiyi yatağa düşürebilecek kadar ağır seyredebildiğine vurgu yapan Uzman Dr. Elif Hakko, bu tablosuna kimi zaman bulantı, nadiren de kusmanın eşlik edebileceğini ifade ediyor.

Kuru öksürüğe balgam eklendiği takdirde çok dikkatli olunması gerektiğini, zaman kaybetmeden bir hekime başvurulması gerektiğini ifade eden Uzman Dr. Elif Hakko, gribin ardından gelişebilecek tabloyu ise şöyle anlatıyor: “Grip, özellikle çocuklarda, 65 yaş üstündeki bireylerde, kronik hastalığı olanlarda ve bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde larenjit, farenjit, sinüzit ve orta kulak iltihabına dönüşebiliyor. Sonbahar ve kış aylarında çocuklarda görülen orta kulak iltihaplarının yaklaşık 30 - 35’inin nedeni olabiliyor. Daha da önemlisi; zatürree, menenjit, beyin ve kas iltihabı gibi yaşamı tehdit eden veya ölümle sonuçlanan hastalıklar da ortaya çıkabiliyor.

Yatak istirahati önemli

Gribal enfeksiyonlarda yatak istirahatının yanı sıra, gerektiği durumlarda yakınmaları hafifletmeye yönelik tedaviler de uygulanıyor. Örneğin ateş düşürücü ilaçlar verilebiliyor, kas veya eklem ağrılarını gidermek amacıyla ağrı kesicilerden yararlanılıyor. Yeni çıkan bazı ilaçların da, ilk belirtilerin başlamasından sonraki 24 - 48 saat içerisinde alındığında, gribin daha kolay atlatılmasını sağladığını belirten Uzman Dr. Elif Hakko, bağışıklık sistemi güçlü olan çoğu insan için 5 - 7 gün yatak istirahatı ve bol sıvı alımının bile yeterli olabileceğine dikkat çekiyor.

Kış aylarında iş kaybının %31’i gripten

Üstelik grip, sağlık sorunlarının yanı sıra çok yüksek maddi sonuçları da beraberinde getiriyor. Tüm dünyada, bir yıllık iş kaybının %10 - 12’sinden sorumlu tutuluyor. Hatta kış mevsiminde bu oran %31’lere kadar yükselebiliyor. Ülkemizde de her yıl yüz binlerce insanın gribe yakalanması, yüksek ilaç ve hastane harcamalarıyla sonuçlanıyor. Bu olumsuz tablonun üstüne gribin tedavisinin olmadığını da eklersek, ne kadar önemli bir sorunla karşı karşıya olduğumuz daha iyi anlaşılıyor.

Yaş ve cinsiyet ayrımı yapmadan herkesi tehdit eden gribi ve neden olabileceği ciddi komplikasyonları önlemenin tek yolu grip aşısı. Aşılama, gribe bağlı ölümlerde azalmayı sağlamanın yanı sıra, iş ile okula devam sürelerindeki kayıpları önlüyor ve ilaç harcamalarını belirgin şekilde azaltıyor. Ancak aşılamanın yararlı olması için salgın başlamadan önce yani Eylül, Ekim ayları gibi yapılması gerekiyor.

Vücut Kitle İndeksi Hesaplama

Sağlığınızı kontrol altında tutmak için Vücut Kitle İndeksi (VKİ) hesaplama aracını deneyin!

VKİ HESAPLA
Yazarlar