Tarih kitaplarında kadınların hayatları, alışkanlıkları, sorunları ve çözümleriyle ilgili derinlemesine bilgi bulmak pek mümkün değil. Politikacıların hayatları, savaşlar, göçler derken kadın hayatı evvel ezelden beri pek geri planda kalmıştır diyebiliriz.
Aslında kadın hayatıyla ilgili konular ve kadınların hayatındaki en doğal evrelerden biri olan adet dönemi de çok yakın tarihe kadar konuşulması ayıp karşılanan, hastalık olarak görülen bir konu. Hala pek çok kesimde adet dönemi utanılan bir dönem.
Öncelikle şunu netleştirelim. Nefes almak, uyumak, kalbinizin atması, midenizin asit salgılaması ne kadar doğalsa adet görmek de o kadar doğal bir süreç. Lakin bir sorun olarak görülen menstrual kanamalar için yıllarca kadınları rahat ettirecek deyim yerindeyse çözümler üretilmediği aşikar.
Günümüzde ileri teknolojiyle üretilen pedler, tamponlar, menstrual kaplar içinden en güvendiğimizi seçiyoruz, kullanıyoruz. Peki, buraya nasıl geldik? İşte geçmişten günümüze hijyen ürünleri ve yöntemleri...
Adet Kulübesi
Eski medeniyetlerde kadınların adet dönemlerinde oturup kanamanın bitmesini bekledikleri bir kulübe olduğunu biliyor muydunuz?
Elbette o dönemde neredeyse sürekli hale gelen gebelikler, daha uzun emzirme süreleri ve daha sağlıklı beslenme sebebiyle kadınların yılın sadece birkaç döneminde adet gördüğü bilgileri mevcut. Bu sebeple adet döneminde kadınlar bu kulübelere girer ve kanın toprağa akmasına izin verirlerdi.
Uygulamanın sebeplerinden biri de adet görmenin tabu olmasından mütevellit kadınların toplumdan uzaklaştırılmak istenmesiydi.
Yorum yapmadan geçemeyeceğim. Günümüzde bu düşüncenin nispeten iyileştiğini görsek de hala pek çok kesimde "hastalanmak" olarak adlandırılan adet döneminde kadınların örneğin hamur yoğurmasına, turşu kurmasına izin verilmiyor.
Papirüs Ped ve Tamponlar
Eski Mısır'da kadınlar yumuşatılmış papirüslerden derme çatma pedler ve tamponlar yapmaya başladılar. O dönemlerde dünyanın diğer bölgelerinde de kadınlar yün, kağıt, ağaç kabuğu gibi kanı emecek malzemeler kullanıyordu.
Yıkanabilir Pedler
20. yüzyılın başlarında kumaş ve pamuktan üretilen yıkanabilir bezler ve pedlerin kullanımı yaygınlaştı. Günümüzdeki hijyenik pedlerin ilkel hali olan yıkanabilir bezler tahmin edersiniz ki oldukça kullanışsız ve sağlıksız kabul edilebilir.
Adet Kemeri ve Önlüğü
İlk adet önlükleri I. Dünya Savaşı'ndan önce piyasalarda yerini aldı. Bu önlükler eteklerin altına giyiliyor ve lekelenme sorununa çözüm olması bekleniyordu. Modern pedlerden önce yıkanabilir pedler bu kemere veya önlüğe dikiliyordu.
Bandajlar
I. Dünya Savaşı'nda Fransız hemşireler, askerlerin yaralarını sarmak için kullanılan selüloz bandajların kanı pamuktan daha iyi emdiğini görünce asıl değişim başladı ve pamuk yerine selüloz bandajlar kullanılmaya başlandı.
Modern Pedler
Tek kullanımlık modern pedler 1920li yıllarda raflarda yerini alsa da henüz çok ilkel oldukları söylenebilir. Kanat teknolojisi ise ancak 1960'ların sonunda geliştirildi. Yapışkan kanatlar sayesinde pedlerin kayma sorunu çözülmüş oldu.
Artık teknolojinin nimetleri kadınların da hizmetinde olduğundan kokuyu hapseden, tahrişi önleyen, kaymaz ve sıvıyı tamamen içinde tutan pedler ile günlük hayatımıza hiçbir şey olmamış gibi rahatlıkla devam edebiliyoruz.
Geçtiğimiz hafta hijyenik ped teknolojisine daha yakından bakma fırsatı yakalamış biri olarak sizinle gördüğüm, ilgimi çeken bir kaç bilgiyi paylaşmak istiyorum.
P&G'nin davetlisi olarak Frankfurt'taki ArGe merkezine yaptığımız ziyarette Orkid'in ilk kez Türkiye'de satışa sunduğu mikro yastıklı yan bariyer inovasyonu ile yeni Orkid Platinum başta olmak üzere bir ped nasıl üretilir, hangi malzemeler kullanılır ve nasıl test edilir yakından gördüm.
Pedler üretilirken en önemli aşamalardan biri sürekli ciltle temas halinde olacağından ürünün dermatolojik olarak test edilmesi. Ped üretiminde kullanılan her malzeme tek tek test edildikten sonra bu madde bileşenleri birlikte de testlere tabi tutuluyor.
Prototipler laboratuvar ortamında farklı sıvı miktarları karşısında, markanın önceki ürünleriyle veya piyasadaki diğer markaların ürünleriyle de kıyaslanarak sayısız testler gerçekleştiriliyor. İnsan hatasını önlemek adına tüm bu testler robotik kollar ve makinelerle yapılıyor.
Gözlemlerim arasındaki en ilginç şey AGM denilen mikro emici taneciklerdi. Zira bize verilen mikro taneciklere bir kadının adet döneminde 2-3 saatte kaybettiği sıvıyı döktüğümüzde saniyeler içinde emildiğini gördük. Bu mikro taneciklerin pedlerde kullanıldığını fark etmemiş biri olarak bundan sonra regl günlerimde aşağıda neler olduğunu bilecek olmak beni rahatlatıyor.
Adet döneminde kadınlar için bulunan çözümlerin adet kulübelerinden, kemerlerden buraya kadar gelmiş olması çok mutlu edici. Lakin hala toplum olarak sıkıntılarımız olduğu da kabul etmemiz ve çözüm bulmamız gereken bir gerçek.
Büyük şehirlerde durum biraz daha farklı-rahat olabilir, ancak küçük yerleşim yerlerinde marketten ped alırken gazete kağıdına sardırma ihtiyacı duyan milyonlarca kadınımız var. Adet dönemindeyken "Hastayım" cümlesini kuran, adet görmeyi hastalık olarak gören/kabul eden nice kesim var.
Erkeklerin sünnet oluşu göğüs kabartılarak anlatılırken, sünnet olurken sünnetçinin uygulamaları en ince ayrıntısına kadar konuşulurken kadınların hayatındaki en doğal dönemlerden olan regl döneminin bir tabu olması kurtulmamız gereken bir durum.
Demem o ki, adet olduğumuz için "Hasta" olmuyoruz, ancak bu dönemde biz kadınları tecrit edilmesi gereken varlıklar olarak görenlerin ruh sağlığından şüpheliyim.
Not: Başınıza gelen, duyduğunuz ilginç, canınızı sıkan hikayelerinizi, bilgilerinizi benimle paylaşın. Örneğin adet döneminde sizin çevrenizde neleri yapmak sakıncalı kabul ediliyor?
Gizem Aydoğan
Lifestyle Yayınlar Bölüm Şefi