N.D.: Düşününce neye nazar değer? Güzele, zenginliğe, başarıya, yeni evlenmiş bir çifte veya güzel anlaşan bir çifte, bebeğe, yeni alınan eve, arabaya vs. değil mi? İnsanların hep çok istedikleri şeyler dikkat ederseniz. Dolayısıyla istemsizce arzuladıkları için olabiliyor.
N.D.: Evet, böyle bir iddia var; mavi ve ela gözlü kişilerin gözlerinde daha yıkıcı ışınlar çıktığı söyleniyor. Ama ben duyguların daha etkili olduğunu düşünüyorum.
N.D.: 12. yy düşünürlerinden birisi Fahreddin Razi de bunun ruhi bir mesele olduğunu savunur ve bunu şöyle açıklar: ”Bir şeyi güzel görme esnasında o güzelliğin kaybolacağına dair şiddetli bir korku meydana gelir. Şiddetli korku da, ruhun, kalbin içinde sıkışıp kalmasını iktiza eder. İşte o zaman ruh ve kalp çok ısınır. O zaman, ruh-i bâsirede kuvvetli ve sıcak bir hal meydana gelir. İşte bu ruhun ısınması, gözler aracılığı ile karşı tarafa ulaşarak onu etkilemektedir.” diyor. Burada sevenin kaybetme korkusu farkında olmadan kendi enerjisini olumsuz yönde harekete geçiriyor yani. O güzelliğin kaybolacağına dair şiddetli bir korku meydana geliyor, o korku da kalbi sıkıştırıyor. Ruh ve kalp çok ısınıyor bu hisle. İşte bu sıcaklık göz aracılığıyla karşıya gidebiliyor. Ya da o kişide olan güzelliğe (ya da beğenilen her neyse) istemeden de olsa böyle bir istek meydana geliyor vücutta. Eski düşünürler ve alimler bunu şöyle anlatıyorlar: “Nazarı değen kişinin gözlerinden o esnada zehirli bir ateş, sıcaklık çıkar.” Bazı yılan türlerinde varmış bu, göz attığında aynı şekilde insana nazar gibi tesir edermiş.
N.D.: Aslında yıldız düşüklüğü denilen şey doğum haritanızda gezegenlerin zorlu açılarda çalışması. Mesela Satürn sizi sürekli disipline etmeye çalışırken bunu bazı şeyleri kısıtlayarak yapacaktır. Aslında yıldız düşüklüğü görünüşte kötü gibi dursa da yüksek bilince erişenler daha çok buradan çıkabilir. Yıldızı yüksek dediğimiz çok şanslı olanlar şımarıp kaybedenlerden de olabilir. Ya da aura dediğimiz enerji bedenimizdeki zayıflık nedeniyle enerji kaçağı oluşuyor veya nazara uğramış olabilir diyebilirim. Nasıl anlarız? Eğer hayatımızda normalin üstünde seyir eden olumsuzluk akışı varsa kişi bu noktada tersliği hissediyor, benim -halk içindeki deyim ile- yıldızım düşük galiba diyebiliyor.
N.D.: En başta şunu söylemeliyim bunu sizin adınıza kimse yapamaz. Siz kendinizi yükseltirsiniz. Bunun için de enerji temizliği, su ve toprak ile negatif enerjiyi boşaltmak, dua etmek, manevi çalışmalar, özellikle insanlara yardım etmek, sizde ne çoksa onu paylaşmak mesela, bir şekilde hizmete gönüllü olmak işe yarayabilir. Kendimizi olumsuz duygu durumundan çıkarmak ve frekansı yükseltmek, sık sık doğada yürümek, pozitif insanlarla beraber olmak gerekir. Frekansı düşüren ya da yükselten en önemli şeylerden biri yanımızda, çevremizde bulunan insanların enerjileridir. Olumsuz ve karamsar insanların yanında nasıl yaşam enerjinizin düştüğünü, çok neşeli hayat dolu birinin yanında nasıl enerjinizin yükseldiğini fark etmişsinizdir. Bu uyumlanma doğal olarak gerçekleşir, sizi o kişinin rezonansına çıkarır bir anda.