Kolon kanseri, sindirim sisteminde önemli bir görevi olan 1,5 metre uzunluğundaki kalın bağırsağı ve kalın bağırsağın son kısmı olan rektumu etkilemektedir. Kolon kanseri kalın bağırsak içerisinde gelişmiş polip zemininde oluşmaktadır.Bağırsağın içyapısında oluşan kabarıklık büyüyerek ‘polip’ denilen yapıyı ortaya çıkarmaktadır. Bazı poliplerin (adenomatöz polipler) kanser ile olan ilişkisi net olarak kanıtlanmıştır. Bağırsak kanserlerinin \% 90’dan fazlası polip zemininde gelişir ve kanserleşmesi için yaklaşık 8-10 yıl kadar bir süre geçer.
Çağımızın sorunları arasında yer alan obezite ve beslenme alışkanlığındaki düzensizlik özellikle kolon kanserinin nedenleri arasında sayılmaktadır. Yapılan araştırmalarda düzenli egzersizin kolon kanseri riskini azalttığı tespit edilmiştir. Haftada en az 3 gün yapılan egzersiz, kolon kanserine karşı alınabilecek en iyi tedbirdir.
Sigara kullanımı ve aşırı alkol tüketime de kalın bağırsak kanseri riskini artırmaktadır. Yapılan araştırmalarda kalsiyum, D vitamini ve magnezyum takviyelerinin de kalın barsak gelişimi riskini azalttığı ortaya konulmuştur.Az kırmızı et ve daha çok balık tüketmek, düzenli olarak tahıl, fasulye, meyve ve özellikle yeşil yapraklı sebze yemek, kalsiyum açısından zengin süt, yoğurt ya da peynir tüketmek önemlidir. Yemeklerde fazla yağ ya da sıvı yağ kullanmaktan kaçınılmalı, eğer kullanılıyorsa zeytin yağ tercih edilmelidir. Doymamış herhangi bir bitkisel yağ (ayçiçek yağı gibi); domuz yağı ya da tereyağı gibi hayvansal yağlardan çok daha iyidir.
Kolonoskopi ve diğer öneriler kişilerin herhangi bir şikayeti olmadan alması gereken tedbirlerdir. Ancak dışkıda kan görülmesi veya dışkılama alışkanlığındaki değişiklik kolon kanseri açısından yeterli şüpheler arasındadır.Bu tip şikayetleri olan hastalarda zaman geçirilmeden kolon kanserinin olup olmadığı araştırılmalıdır. Özellikle yüksek riskli gruptakilerin düzenli olarak muayene olmaları ve kişiye özel olarak belirlenen kolonoskopi takipleri kolon kanseri ile mücadelede son derece önemlidir.